Last Updated on 9 Mayıs 2017 by Yaşar Çelik
VIALAND PALACE Hotel Genel Müdürü M. Mutlu Özgüler, “Biz burada işletmeciyiz. Şirketimiz Helen Holidays 90’lardan beri Ortadoğu marketinde hizmet veren bir turizm acentesidir. 2014 senesinde Helen Otelcilik olarak yeni bir yapılanmaya gittik ve burası ilk otel işletmemiz oldu. Kriz döneminde biraz askıya alsak ta şu anda yeni otel projelerimiz için çalışmalarımız devam ediyor. Yeni oteller ile Türkiye pazarında büyümeye devam edeceğiz.” dedi.
Turizm Günlüğü / Haber ve Portre Fotoğrafı: Yaşar Çelik
Dünyada ve Türkiye’de bir tema parkı, AVM ve gösteri merkeziyle birleştiren ilk alışveriş, eğlence ve yaşam kompleksi olan VIALAND, Gürsoy Grup ve Via Properties ortaklığında, 650 milyon dolar değerindeki yatırım bedeliyle Mayıs 2013’te açıldı. VIALAND, dünya standartlarındaki eğlence ünitelerine yenilerini katarak ve kompleks içindeki Palace Otel yatırımıyla da büyümesini sürdürüyor. VIALAND PALACE, 101 odası ile başta Ortadoğu pazarı olmak üzere Rus ve Türki Cumhuriyetlerden gelen turistlere hizmet veriyor. Türkiye’de ilk kez eğlence ve perakendeciliği birleştirerek fark yaratan VIALAND, otel yatırımıyla 360 derece entegre perakendeciliği sektöre kazandırarak bir ilke de imza atmış bulunuyor.
Otelin 2014 senesinde tamamlandığı belirterek sözlerine başlayan VIALAND PALACE Hotel Genel Müdürü M. Mutlu Özgüler, kendilerinin VIALAND PALACE Hotel’de işletmeci olduklarının altını çiziyor. Özgüler, “Biz burada işletmeciyiz. Şirketimiz Helen Holidays 90’lardan beri Ortadoğu marketinde hizmet veren bir turizm acentesidir. 2014 senesinde Helen Otelcilik olarak yeni bir yapılanmaya gittik ve burası ilk otel işletmemiz oldu. Kriz döneminde biraz askıya alsak ta şu anda yeni otel projelerimiz için çalışmalarımız devam ediyor. Yeni oteller ile Türkiye pazarında büyümeye devam edeceğiz.” dedi.
2015 senesinin sonuna doğru başlayan ekonomik daralmanın kendilerini de oldukça etkilediğini söyleyen Özgüler, bu daralmaya rağmen otellerinin hitap ettiği pazardan kaynaklı olarak her zaman yüzde 80 dolulukta hizmet verdiğini söyledi.
VIALAND PALACE Hotel Genel Müdürü M. Mutlu Özgüler, açıklamalarına şöyle devam etti:
Otelimiz aslında tamamen farklı bir ürün. Aile odaklı, 60 ve 120 metre kare arasında değişen süit odaları, binanın kendine has yapısı, minimum 4 metre tavan yüksekliği gibi cazip özellikleriyle özellikle çocuklu ailelerin tercihi. Birde otelimiz üstünde yer alan VIALAND gibi bir çekim merkezi varken başta Ortadoğu olmak üzere, Rusya, Türki Cumhuriyetler, Doğu Avrupa, Kuzey Afrika için ilginç ve gelmek istenilen bir ürün oluyor.
NE YAZIK Kİ HERKES ZOR BİR DÖNEM GEÇİRİYOR
Ekonomik durumlardan dolayı 2012- 2013 senesinden beri Rus operasyonları İstanbul’da durmuş durumda, münferit olarak ağırlama şansımız oluyor Rus turistleri otelimizde. Ağırlıklı olarak tüm İstanbul gibi Ortadoğulu turistler üzerinde ilerliyoruz. Ortadoğu pazarı ağırlıklı çalıştığımız için krizden en az etkilenen otellerdeniz. Kriz döneminde bile % 50 doluluk oranı ile devam edebildik. Tabi ki ister istemez krizin domino etkisinden bizden kurtulamadık ve çok etkilendik. İstanbul’u dolduran; Doğu Avrupa, Batı Avrupa, Kuzey Avrupa, Kuzey Amerika, Latin Amerika gibi ülkelerden artık hiç turist gelmiyor. Ne yazık ki incentive ve kongre turizmi de gerçekleşmiyor. Geriye sadece Ortadoğu, İran gibi operasyonlar kalıyor. Bu pazarlarda da fiyatlarda çok ciddi indirimler söz konusu. Eski senelerde otellerde ki %50 dolulukla en azından masrafları ve amortismanı çıkartabiliyorduk. Şimdi fiyatlar o kadar diplerde ki… Ne yazık ki herkes zor bir dönem geçiriyor.
MART VE NİSAN AYINDA BİR HAREKETLİLİK OLDU
Şu anda bir kıpırdanma oldu. Özellikle mart’ın ikinci yarısı ve Nevruz ile başlayan Ortadoğu’nun okul tatilleri ile devam eden nisan boyunca da devam etti bu. Şu an herkes halen kış fiyatları ile devam ediyor.
HEDEFİMİZ 2016’NIN GERİSİNE DÜŞMEMEK
2017’de, 2015’teki rakamları uzaktan yakından, en azından cirosal olarak yakalayacağımızı zannetmiyorum. Zaten otelcilerin de bence hedefi artık 2015 değil, 2016’ın gerisine düşmemektir. Dış politikanın, iç politika malzemesi yapılmasını önler ve ilişkilerimizi güçlendirirsek, tekrar en kısa zamanda kaybettiğimiz pazarlardan bir geri dönüş sağlayacağımızı düşünüyorum.