Kırgızistan’ın turizm potansiyeli hakkında gazetemize bilgi veren Türkiye Cumhuriyeti Bişkek Büyükelçiliği Kültür ve Tanıtma müşaviri Doç. Dr. Nuri Şimşekler, Türki Cumhuriyetler arasında en az nüfusa sahip olan Kırgızistan’ın turizm konusunda Türkiye’nin tecrübelerinden faydalanması gerektiğini söyledi.
2012 yılına kadar Bişkek’te hizmet veren kültür ve tanıtma müşavirliğimiz kapatıldıktan sonra geçen sene resmi gazetede yayınlanan karar ile tekrar açıldı. Henüz kurumsallaşma aşamasında olan kurumun başına bu kez bölge konusunda oldukça tecrübeli bir isim atandı. İki ay önce Türkiye Cumhuriyeti Bişkek Büyükelçiliği Kültür ve Tanıtma müşaviri olarak atanan Doç. Dr. Nuri Şimşekler, Bişkek’ten önce İran’ın Tahran büyükelçiliğinde aynı görevde bulunmuştu.
Kırgızistan’ın batılı ülkeler gibi zengin bir ülke olmadığını söyleyen Şimşekler, Türk Cumhuriyetleri arasında en az nüfusa sahip ve en fakir ülkelerden biri olan ülkenin son üç yıllık turizm istatistikleri hakkında şunları söyledi: “Kırgızistan’dan Türkiye’ye giden turist sayısı 80-85 bin arasında değişiyor. Tüm Kırgızistan nüfusunu 6 milyon olarak kabul edersek bu oran az bir rakam değil. Ama bu 80 bin kişinin çoğu turist olarak Türkiye’ye gitmiyor. Sadece %10-15 ‘lik kısmı özellikle Antalya – Kemer, İzmir ve Muğla bölgesine gidiyorlar.
Bu çerçevede kalan diğer % 85’lik kısım üç amaç için gidiyor.
Birincisi; % 50’si ticaret için gidiyor. Önceden bavul ticareti diye bildiğimiz olayın biraz daha profesyonel şekli. Türkiye’den özellikle giysi, ayakkabı ve ev eşyası gibi malzemeleri getirip burada satıyorlar.
İkincisi; az oranda da olsa lisans ve yüksek lisans eğitimi için gidiyor.
Üçüncüsü; başta Ankara ve İstanbul olmak üzere ev hizmetleri, yaşlı ve çocuk bakımı için buradan çalışma vizesi alarak gidiyorlar.”
EĞİTİM DİLİ TÜRKÇE OLAN MANAS ÜNİVERSİTESİ 25 YILDIR HİZMET VERİYOR
Türkiye’den Kırgızistan’a kim geliyor? Sorumuza ise Şimşekler şu cevabı verdi: “Şu anda Kırgızistan’da Türk nüfusunun 10 bin kadar olduğu söyleniyor. Gelenler genelde ticaret amaçlı olarak geliyorlar. Turistik amaçlı gelenler neredeyse yok denecek kadar az. Diğer gelenler de burada ki Türklerle aile bağı olanlardır. Ayrıca burada Türkiye’nin kurduğu ve tüm bütçesini karşıladığı Manas Üniversitesi var. Bu yıl 25. yılını kutluyor ve bu üniversitenin Türkiye’de ki üniversitelerden hiç bir farkı yok. Öğrenciler yine Türkiye’de yapılan ÖSYM sınavı ile kazanıyorlar mezun olunca da Türkiye’de eş değer diploma sahibi oluyorlar. Kırgızistan açısından eğitim dili yoğun bir şekilde Rusça, ama Manas Üniversitesinde eğitim dili Türkçe. Kırgızların yanı sıra Kazakistan ve Özbekistan gibi çevre ülkelerden gelenler bir yıl Türkçe hazırlık okuyorlar Türkçeyi geçtikten sonra normal bölümde eğitim görüyorlar. Türkiye’den gelenler genelde üniversite için geliyor ve bu sayı yıllık 2 bini buluyor.”
ATALARIMIZ İPEK YOLUNDA KÜLTÜRDE TAŞIDILAR. KERVANIN TAŞIDIĞI BİR KÜLTÜR
Türk Konseyi Modern İpek Yolu Ortak Tur Paketi projesinin bölge ülkelerine katkıları üzerine hakkında ise Şimşekler şunları söyledi: “Biliyorsunuz turizm maddi doygunlukla alakalı bir şey. İnsanlar maddi doygunluğa ulaştıkça farklı turizm alanları tercih ediyor. Artık deniz- güneş-kum turizmi çok standartlaştı. Artık dağ- yayla- kültür turizminde yoğunlaşmalar var. Burada ise hem kültür, hem de tarihi bir turizm var. Ayrıca ceddimiz de yüzyıllar boyu burada sadece ipek taşımamıştır. Tuz, takı, değerli eşyalar da taşımışlar ve bütün bunlarla birlikte bu yollarda kültürde taşımışlar. Kervanın taşıdığı bir kültürde var. Bu coğrafya içerisinde birbirine eş değer çok benzer kültürler de var. Bu insanlar tarihe biraz meyilli ve farklı bir turizm alanına meraklı olan insanlar. Umarız Türk Konseyi Modern İpek Yolu Ortak Tur Paketi projesi bölgeler ve uluslararasındaki turizmi yakın zamanda arttırır. Bizde ülke ve ofis olarak bu projeyi destekliyoruz. Türkiye’nin 30 yıllık turizm tecrübesi tüm Türki Cumhuriyetler için bir rol model oluşturmaktadır. Kırgızistan’da turizm ile alakalı çok az bir alt yapı var. Issık Göl civarında oldukça popüler bir turizm potansiyeli var. Onun dışındaki bölgeler hala bakir. Başta Türk Cumhuriyetleri olmak üzere -ben buna İran’ı da katıyorum – bizim tecrübe ve birikimimizden her zaman istifade etmeleri gerektiğini ve bizimde buna hazır olduğumuzu her zaman dile getiriyoruz.”