Üçüncü havalimanı için güçlü bir Türk Hava Yolları, şart ötesi şart. Ancak sadece THY ile olmayacağı da apaçık belli. Yeni şirketler ‘Buraya yeni havalimanı açılmış hadi uçalım’ diye İstanbul’u tercih etmeyeceklerine göre, “250 havayolu şirketi yeni havalimanına uçmak için sırada bekliyor” ifadeleri çok gerçekçi değil!
Paris’te bile 104 havayolu şirketinin operasyon düzenlediğini göz önüne aldığımızda bu tür açıklamalar hem projenin itibarına yakışmıyor hem de uluslar arası arenada açıklama sahiplerini gülünç duruma düşürüyor.
Atatürk Havalimanı’ndan sefer yapan havayolu şirketi sayısının 52 olduğunu belirten Airporthaber’in yazarı Murat Herdem’in “Üçüncü havalimanı beyaz fil olmasın!” başlıklı yazısı şöyle:
“Yazının yayına girdiği gün itibariyle İstanbul üçüncü havalimanının açılışına tam bir yıl kaldı. Planlandığı gibi giderse önümüzdeki yılın 29 Ekim tarihinde İstanbul’un yeni havalimanına ilk uçak inecek. Şu anda bütün planlar, ilk uçağın ineceği gün hedeflenerek yapılıyor ancak havalimanı inşaatının ilerleme hızı ile kalan süreyi göz önüne aldığımızda açılış tarihinin tutturulabilmesi için biraz daha vites yükseltilmesi gerektiğini düşünüyorum.
Şöyle ki;
2013 yılında ihalesi yapılan üçüncü havalimanında zemin etüt çalışmalarından sonra 2015 yılı Mayıs ayında terminal inşaatına başlandı.
Mayıs ayından Aralık ayına kadar geçen 7 aylık süreçte yüzde 15’lik kısım bitirildi. Sonraki 5 ay içerisinde yani 2016 Nisan ayında, yüzde 8’lik kısım daha bitirildi ve inşaatın yüzde 23’lük kısmı tamamlandı.
Haziran 2016’ya kadar bir yüzde 3’lük kısım daha bitirildi, oldu yüzde 27… Ağustos’ta bir yüzde 3 daha…
Ağustos ayında yüzde 30’u tamamlanan inşaatın 4 ay içinde yüzde 8’lik kısmı daha bitirildi ve Aralık 2016’da yüzde 38’e ulaştı.
2016 Aralık ile Mayıs 2017 arasında yüzde 14 daha tamamlanarak inşaatın toplamının yarısından biraz daha fazlası geçilerek yüzde 52’si bitirildi.
Mayıs-Temmuz arasında yüzde 3’lük bir ilerleme kaydedildi ve yüzde 55’e ulaşıldı. Temmuz ile Ekim arasında ise yüzde 13’lük kısım daha tamamlandı, yüzde 68’i hazır hale geldi.
Ulaştırma Bakanlığı ve üçüncü havalimanını inşa eden İGA yetkilileri tarafından yapılan açıklamalardan derlediğim bu bilgiler ışığında yeni havalimanı inşaatının ilerleme sürecinde zaman zaman dalgalanmalar olduğunu, bazen hızlı bazen de yavaş ilerleme kaydedildiğini görebiliyoruz. Ancak ortalama olarak her ay yüzde 2 ila 3’lük bir kısmın tamamlandığını ve bu ortalama ele alındığında kalan 12 aylık süreç içerisinde aylık yüzde 3’lük ilerleme ortalamasının yakalanması halinde yeni havalimanı için öngörülen açılış tarihinin tutturabileceğini görebiliyoruz. Bunun hesabını mutlaka yapıyorlar ancak kalan yüzde 32’lik ince işçiliğin çok olduğu kısmın tamamlanması için geçmiş aylardaki ortalama inşaat hızının biraz üzerine çıkılması gerekiyor gibi…
Bir başka açıdan üçüncü havalimanı konusuna değinmek istiyorum.
Biliyorsunuz yeni havalimanına ilişkin beklentiler çok yüksek. Nihai yolcu sayısı olarak yılda 150 milyon yolcu hedefleyen havalimanında bu rakamlar yakalanabilecek mi, hem İGA tarafından hem de hükümet tarafından yapılan açıklamalarda vurgulandığı gibi, yeni havalimanı açıldığında havayolu şirketleri buraya uçmak için kuyruğa girecekler mi?
İnşaat bir şekilde biter, havalimanı er ya da geç hizmete girer ancak bence asıl üzerinde kafa yorulması gereken mesele havayolu şirketlerini buraya çekmeyi başarabilmek!
Bugüne kadar hep Atatürk Havalimanı’ndaki kapasite sorununun yabancı havayolu şirketlerinin önündeki en büyük engel olduğu dile getirildi. Öyle bir hava ortaya çıktı ki, sanki bütün yabancı havayolu şirketleri yeni uçuşlar yapmak veya var olan frekanslarını artırmak için kapıda yattılar da biz yer olmadığı için vermedik.
Bununla ilgili çok önemli ve göz ardı edilmemesi gereken karşılaştırmalı birkaç istatistiki bilgi vereceğim.
Atatürk Havalimanı’nda bugün yıllık 60 milyonun üzerinde yolcu ağırlanıyor. Havayolu şirketlerinin frekans büyüklüklerine göre kapasitenin yüzde 76’lık kısmını kullanan Türk Hava Yolları, Atatürk Havalimanı’nda neredeyse 4 yolcudan 3’ünü taşıyor. Atlasglobal’in burada pazar payı yüzde 6, Onur Air’in ise yüzde 4. “Yeni havalimanına uçmak için 250 havayolu sırada bekliyor” sözleri kamuoyunu yanıltmasın. Bugün, Atatürk Havalimanı’na 52 havayolu uçuyor ve onlar içerisinde de yüzde 1’lik pazar payına ulaşabilen yabancı bir havayolu şirketi maalesef bulunmuyor. En yüksek pay yüzde 0.87 ile Suudi Arabistan Havayolları’nda… Onların da hac operasyonları olmasa bu rakamlara ulaşabilmesi mümkün değil!
Atatürk Havalimanı yani dolayısıyla İstanbul, tamamen THY’nin omuzlarında yükseliyor. Allah göstermesin THY tökezlediğinde neler olur tasavvur bile edemiyorum! Peki diğer önemli havalimanlarında durum nasıl?
Mesela Heatrow Havalimanı’nda British Airways’in payı yüzde 52. Dubai’de Emirates’in payı yüzde 45. Atatürk Havalimanı’na hiç uçuşu olmayan American Airlines ve United Airlines gibi büyük şirketlerin Londra’daki payları yüzde 3’ler civarında. SAS, Delta, KLM, Air Canada, Qatar Airways gibi şirketler yüzde 1-2’ler civarında. Dubai’de ise Emirates’in yükünü körfezin ve Asya’nın dev şirketleri yüzde 2-3 gibi paylarla hafifletirken havayolu şirketi sayısı olarak da Atatürk Havalimanı’nın çok üzerinde operasyona ev sahipliği yapmanın avantajını kullanıyor.
O açıdan da Atatürk Havalimanı’nın ciddi eksikliği olduğunu anlayabiliyoruz. Örneğin Atatürk Havalimanı’ndan sefer yapan havayolu şirketi sayısı 52 iken Dubai’de 76, Londra’da 79, Frankfurt’ta 85, Amsterdam’da 91, Paris’te ise 104 havayolu şirketi operasyonun yükünü çekiyor.
Rakamlar ortada… Biraz gerçekçi olmak lazım. Yeni havalimanı projesi çok önemli ancak orası sadece bir havalimanı… İyi pazarlanmadığı takdirde ‘beyaz fil’ olur! ABD’de, Kanada’da, İspanya’da ve belki yakın zamanda Almanya’da bunun örnekleri çok…
Özetle, üçüncü havalimanı için güçlü bir Türk Hava Yolları, şart ötesi şart. Ancak sadece THY ile olmayacağı da apaçık belli. Yeni şirketler ‘Buraya yeni havalimanı açılmış hadi uçalım’ diye İstanbul’u tercih etmeyeceklerine göre, hem ülke olarak cazip hale gelebilmek hem de pazarlama konusunda çok ciddi çalışmalar yapmak gerektiği aşikar. Ancak şu anki tabloda “250 havayolu şirketi yeni havalimanına uçmak için sırada bekliyor” ifadeleri çok gerçekçi değil!
Paris’te bile 104 havayolu şirketinin operasyon düzenlediğini göz önüne aldığımızda popülizm için yapılan bu tür açıklamalar hem projenin itibarına yakışmıyor hem de uluslar arası arenada açıklama sahiplerini gülünç duruma düşürüyor.
Şu bir gerçek ki, şu anda THY dışında sadece üç havayolunun (Korean, Asiana ve Singapur Airlines) transatlantik uçuş yaptığı İstanbul’un gerçek anlamda bölgesel bir hub olması için önümüzde uzun ve zorlu bir süreç bizi bekliyor.
(İstatistiki bilgiler Analist Airport’tan derlenmiştir)”