Last Updated on 9 Temmuz 2024 by Turizm Günlüğü
Bazı şehirleri kış aylarında görmenin hiçbir özelliği yoktur oysa Erzurum tam tersine yaz ve bahar aylarının dışında özellikle kış aylarında görülmesi gereken nadir şehirlerden biridir. Ancak Erzurum’a hangi mevsimde giderseniz gidin sizi bekleyen bir maceraya ortak olacağınızı bilin. İşte Erzurum Gezi Rehberi: Doğu Anadolu’nun Tarih Kokan Şehri haberimiz.
Yazıdaki Başlıklar
Yıllar sonra ayak izlerim üst üste gelmiş midir?
Muhteşem doğası ve tarihinin yanı sıra milli mücadele ve bağımsızlık hareketleri temellerinin bu şehirde atılmasından dolayı siyasi önemi ile de bilinen ve ziyaretçilerine bol alternatifli bir gezi rotasyonu sunan Dadaşlar şehri Erzurum’dayım. 2000’li yıllarda öğrenci olarak geldiğim ve beş yıl kadar kaldığım Erzurum’a sonradan farklı sebeplerden dolayı gelmişsem de şimdi ‘yıllardır defalarca bastığım bu topraklara yeniden ayak basıyorum ve acaba ayak izlerim hiç üst üste denk gelmiş midir?’ düşüncesiyle geziniyorum. Değişen, yenilenen, farklılaşan Erzurum’u tekrar dolaşırken ‘yaşamak için değil ama gezip görmek için harika bir şehir’ düşüncemin ise bu seferde değişmediğini bir kez daha görüyorum.
Erzurum’a hangi mevsimde giderseniz gidin mutlaka sizi bekleyen bir maceraya ortak olacağınızı bilin.
Erzurum’a Ulaşım
Erzurum’a İstanbul’dan Atatürk ve Sabiha Gökçen havalimanlarından birçok firmanın her gün farklı saatlerde uçuşu bulunuyor. Yaklaşık olarak 2 saat süren bir uçuştan sonra Erzurum havalimanına indiğinizde özel firmaların otobüsleri, taksi veya uygun fiyatlı belediye otobüsleri ile şehir merkezine veya otogara kolayca ulaşabiliyorsunuz. Uçak dışında yine çok sayıdaki turizm firmasının 15 saati bulan otobüs yolculuğu ile veya Kars yazımda detaylı olarak bahsettiğim Doğu Ekspresi yolculuğu ile de Erzurum’a ulaşabilirsiniz. Otogar ve tren garından şehir merkezine otobüs ve taksi ile ulaşımınız mümkün. Zamanınız, paranız ve keyfinize göre tercih size kalmış.
Şehir için en önemli uyarımızı yaparak yazımıza devam edelim. Erzurum’a kış aylarında giderseniz yanınıza tabii ki çoook kalın, bahar aylarında giderseniz kalınca, yaz aylarında giderseniz de mutlaka uzun kollu bir şeyler alın. Çift camlı falan değil bildiğiniz çift pencereli bir şehre gidiyorsunuz, ötesini artık siz düşünün.
Kış aylarında ve özellikle kayak için gittiyseniz Palandöken Dağ’ında Dedeman Otel, Dedeman Ski Lodge, Sway Hotels, Palan Otel ve Polat Resort Hotel gibi özel pistlere sahip otellerde konaklayabileceğiniz gibi daha uygun bütçeleri olan Atatürk Üniversitesi konuk evi veya Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü Spor Tesislerinde de konaklayabilirsiniz. Şehir merkezinde ise öğretmen evi, polis evi gibi seçeneklerin dışında iki ve üç yıldızlı oteller veya konukevi seçenekleri de bulunuyor. Konaklama için bakınız: http://www.palandokenotelleri.com.tr
Kayak Tutkunlarının Vazgeçilmezi Palandöken Dağı
Erzurum’un fıkralara bile konu olmuş meşhur kışını bilirsiniz. Damdan dama atlarken donup kalan kedileri, -50’leri görüp çatlayan ısı ölçerleri, çatılardan sarkan/düşen koca koca buzları, lastikleri zincirli otomobillerin yollarla dansı gibi konular her kış haber kanallarının vazgeçilmezlerindendir. Ancak kışın Erzurum’un en önemli özelliği şehre hayat veren kış turizminin cenneti Palandöken Dağı’dır. Ülkemizde sık sık yeni kayak tesisleri açılsa da şehir merkezine çok yakın oluğundan, dağdaki güzel tesislerinden ve kar kalitesi bakımından yerli ve yabancı kayak tutkunlarının her kış vazgeçilmez ziyaret yeri Palandöken Dağı oluyor.
Havalimanına 20 şehir merkezine 5 km mesafede bulunan Palandöken Dağı; 2011 yılında Universiade ve 2017’ de EYOF (http://www.eyof2017erzurum.org/) gibi önemli spor etkinliklerine başarıyla ev sahipliği yapmış. 2018 yılında ise 16-21 Ocak tarihleri arasında Uluslararası Snowboard Şampiyonasına ve üniversiteli gençlerin yoğun katılımı ile 28 Şubat- 04 Mart tarihleri arasında Polat pistinde Koç Spor Fest Türkiye Üniversiteler Kayak ve Snowboard Şampiyonasına ev sahipliği yapacaktır.
Palandöken eteklerine kadar 6 km boyunca ışıklandırılmış olan kayak pisti ile ziyaretçilerine gece kayağı keyfi yaşatan dağ için çeşitli projelerde var. Bu projelerden biri olan ve Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca yürütülen, Avrupa Birliği destekli, Rekabetçi Sektörler Programı’nda yer alan ve turizm bölgelerinde koridor oluşturmaya yönelik Kültür ve Turizm Bakanlığının çalışmalarıyla birleştirilen “Erzurum, Erzincan ve Kars Kış Turizm Koridorunun Geliştirilmesi Projesi” bölgenin turizmdeki rekabet gücünü arttırmayı hedefliyor.
“Erzurum, Erzincan ve Kars Kış Turizm Koridorunun Geliştirilmesi Projesi” bölgenin turizmdeki rekabet gücünü arttırmayı hedefliyor.
Kayak Sezonu Aralık’ta Başlayıp Nisan’da Sona Eriyor
Katip Çelebi Cihannüma adlı eserinde kayalar döküntüsünün ejdere benzediğinden dolayı bu ismi aldığından bahsettiği ‘Ejder’ Palandöken’in zirvesi. Aralık ayında başlayıp neredeyse Nisan ayının ortalarına kadar devam eden kayak sezonu boyunca dağda sürekli lift ve gondollar Ejder’e kadar çıkıyor. Kış aylarında özellikle hafta sonları ve şubat tatili dönemlerinde dağ çok hareketli neredeyse her gün festivaller, konserler ve etkinlikler dağa canlılık katıyor, tabi fiyatlara da. Yaz ayında ise gondollar 10 TL karşılığında sizi zirveye kadar götürüyor, zirvede ise Erzurum manzarası eşliğinde bir şeyler içeceğiniz Küre Cafe sizleri bekliyor, yaz aylarında en hareketli mekan bu kafe olduğundan dolayı dağda başka bir seçeneğiniz yok gibi. Ancak dediğim gibi kış aylarında otellerin dolmasıyla dağda seçenekler artıyor. Yeni açılan ve yaz kış açık olup Palandöken’e çıkarken Kayak Yolu üzerinde bulunan EBB sosyal tesisleri de yemek yeyip bir şeyler içmek için mola vereceğiniz yerlerden biridir.
İstanbul Yedi Tepe, Erzurum Yedi Kapı
Bakmayın siz yazının başlığında 7 kapı yazdığıma, belirli aralıklarla yeni kapıların ortaya çıkmasından dolayı her kaynakta farklı kapı sayısı yazıyor olsa da ben sayı olarak Tebrizkapı, Gürcükapı, Erzincankapı, Karskapı, İstanbulkapı, Yakutiye Belediyesinin yenilediği Yenikapı, Kilisekapı, Kavakkapı (Ardahankapı) ve en son Ağustos 2017’de Erzurum Valiliği bahçesinde bulunan ve yenileme çalışmaları ile gün yüzüne çıkmayı bekleyen Harputkapı ile ( http://www.erzurum.gov.tr/erzurum-tarihine-bir-kapi-daha-aralaniyor ) sayısal olarak 9 kapıda kaldım.
İpek Yolu üzerinde ve Paladöken dağlarının eteklerine kurulu olan Erzurum, stratejik öneminden dolayı birçok savaş ve uygarlık görüp geçirmiş. Bu savaşlarda düşman işgallerinden korumak için şehre iç ve dış kale olmak üzere iki kale yapılmış. İşte yukarıda bahsetmiş olduğum bu kapılar iç kalede üç, dış kalede ise beş kapı olacak şekilde dört ana yönde şehri çevrelemiş.
İpek Yolu üzerinde ve Paladöken dağlarının eteklerine kurulu olan Erzurum, stratejik öneminden dolayı birçok savaş ve uygarlık görüp geçirmiş.
Şu an etrafında hummalı çalışmaların devam ettiği iç kaleye Müzekart veya 5 TL karşılığında girebiliyorsunuz, kalenin içine girerseniz saat kulesine veya surların üzerine çıkıp Erzurum şehir manzarasını farklı bir gözle görebilirsiniz.
Tarihi yerleri yürüyerek gezin
Erzurum merkezde tarihi eserler birbirine yürüme mesafesinde ve hava güzelse yürüyerek gezmek çok keyifli. İlk durağınız Cumhuriyet caddesinin en ucundaki Çifte Minareli Medrese (Hatuniye Medresesi), Selçuklu dönemine ait bu medrese geçen yıl yenileme çalışmalarından dolayı kapalıydı. Bu sefer gittiğimde medrese açılmıştı ancak medresenin içi gelin ve damatlar için vazgeçilmez bir fotoğraf çekim alanı olmuş, şayet rastlarsanız sesleri çıkmayan gelinle damadı şekilden şekle sokan ve yaratıcılıkta sınır tanımayan düğün fotoğrafçılarını izlemenizi tavsiye ederim.
Hemen medresenin yanında yeni açılan Tebrizkapı Sosyal Tesisleri yiyip içebileceğiniz bir tesis dışında el emeği göz nuru ürünleri alabileceğiniz güzel bir çarşı olmuş. Tesisin konumu ise tam anlamıyla harika, düşünün bahçesinde oturduğunuzda Çifte Minareli Medrese, Ulu (Atabey) Cami ve Üç Kümbetleri rahatlıkla, kaleyi ve saat kulesini de ucundan görebileceğiniz bir yerdesiniz.
Çifte Minareli Medrese (Hatuniye Medresesi) Erzurum’da görmeniz gereken ilk durak olmalı.
Mavi Minareli Yakutiye Medresesi
Çifte Minareli Medresenin hemen yanında Ulu (Atabey) Cami, arkasında üç kümbetler ve karşısında Erzurum Kalesi ile kalenin içinde bulunan saat kulesi var. Sırasıyla buraları gezdikten sonra Ulu Caminin arka sokaklarında dolaşıp sonrasında ayran aşı, su böreği, çiriş ve şalgam dolması gibi yöresel yemeklerden yiyebileceğiniz Erzurum Evleri’ne gidebilirsiniz. Yemekten sonra Cumhuriyet Caddesi üzerinde yürüyerek ulaşabileceğiniz Lalapaşa ve Caferiye Camilerini görebilir ve cadde üzerinde rastladığınız koca kazanlı çay hanelerde çay içebilirsiniz. Çaydan sonra beş dakika mesafedeki Yakutiye Medresesi mavi minaresi ile size görsel bir şölen sunuyor medreseye giriş ücretli (ücreti hatırlamıyorum ama cüzi bir fiyat) odaları gezerken aman kafalara dikkat. Medreseyi gezdikten sonra büyük alanda oturabilir ve hatta hava güzelse kendinizi ödüllendirip güneşin keyfini çıkarabilirsiniz.
Erzurum’da bu yıl ilk defa genç rehberler eşliğine gezen çoğunluğunu gençlerin oluşturduğu ve iyi firmalara ait pek çok tur firması gördüm. Geçen yıl yenileme çalışmaları devam eden Çifte Minareli Medrese bu yıl ziyarete açılmış ancak Erzurum Kalesi, tek kümbet ve çevresinin düzenlenmesi devam ediyor olsa da gezilebilecek durumdalar.
Taş han da Erzurum türküleri dinleyip uzak diyarlara gidebilirsiniz
Yakutiye Medresesi’nden sonra aşağıya doğru yürüyüp Rüstempaşa Çarşısı olarak da bilinen Taş Han’a doğru yol aldığınızda Erzurum’un meşhur Oltu taşı teşbihlerini ve çeşitli gümüş takılarını bulabileceğiniz, mistik havası ile etkileyici hana varacaksınız. Erzurum türküleri eşliğinde gezeceğiniz han’da hediyelik eşyalar alabileceğiniz dükkanlar bulabilirsiniz.
Yöresel Tatlar Civil Peynir, Cağ Kebap ve Kadayıf Dolması
Taş Han’dan çıkıp aşağıya doğru yürürseniz civil, çeçil, kerti, tel veya saçak peynir gibi farklı isimlerle anılan Erzurum’a özgü peynirlerin satıldığı şarküterilere ulaşacaksınız. Tavsiyem özellikle yağda yumurtanın üzerinde ve tostta çok lezzetli olan göğermiş (yeşillenmiş) lorlu civil peynirdir ama bu peynir her damak tadına hitap etmeyebilir, neyse ki bu dükkanlarda farklı peynir ve kahvaltılık çeşitleri bolca var elbet damak zevkinize uyan bir peynir bulursunuz. Bir de benden söylemesi bu şarküterilerde bulacağınız aşotu (taze kişniş) konservesi yoğurt/ ayran çorbalarınıza eşsiz bir tat verecektir.
Bu kadar gezmek yeter karnınız acıkmaya başlamıştır artık. Erzurum’da deneyeceğiniz lezzet tabi ki Cağ Kebap olacaktır. Yıllardır bilinen Koç Cağ Kebap ve Migros’un bahçesindeki Çınar Cağ Kebap’ın dışında aslında yıllardır dönerci olarak bilinen Hacıbaba’dan cağ kebap yiyebilir ve peşine ise yine Erzurum’a özgü bir tatlı olan kadayıf dolmasını çay ile tadabilirsiniz.
UNESCO Ödüllü Hoşgörü Pastanesi ‘Hemşin’
Cumhuriyet Caddesi Erzurum’un en ünlü caddesi, çok sayıda banka, mağaza, dükkan, restoran ve kafeye ev sahipliği yapıyor. Caddeden yukarı doğru çıkarken sağınızda kalan Dumlu mağazasının ara sokağında bulunan ve 1995 yılında UNESCO tarafında hoşgörü pastanesi seçilen Hemşin Pastanesi ben öğrenciyken sarı anne fincanlarında gelen salepine bayıldığımız ama asıl sıcak ortamı için sık sık gittiğimiz yerlerden biriydi. Kısa bir aradan sonra tekrardan canlanan pastanenin hikayesi için bakınız. (https://www.f5haber.com/erzurum/unesco-odullu-hemsin-pastanesi-3-yil-sonra-yeniden-haberi-44599/)
Hemşin Pastanesi 1995 yılında UNESCO tarafında hoşgörü pastanesi seçilmiş
6.5 milyon metrekarelik açık alana sahip Atatürk Üniversitesi
Erzurum; Atatürk Üniversitesi’ndeki 200 bini aşkın öğrencisi ile tam bir öğrenci, 9. Kolordu Komutanlığından dolayı ise de tam bir asker şehri ancak ben öğrenciyken esnaf ve halk tarafından en büyük ayrımında öğrenci ve askere yapıldığını biliyorum. Mesela öğrenciye kolay kolay ev kiralanmaz kiralansa bile ederinden fazla kira talep edilir, esnaftan bir şey alacağın zaman ‘alacaksan bak yoksa uğraştırma beni’ paparası yenir, balıkçıdan ücreti ile balıkların temizlenmesi istendiğinde ‘biz temizleyeceksek karılar evde napacak’ azarı yenir gibi şeyler olurdu. Şu an halen öyle mi bilmiyorum ama bu kadar olduğunu sanmıyorum.
Farklı tercihler
Büyük şehirlerin olmazsa olmazları olan avm’lere Erzurumda da rastlayabilirsiniz. terminal caddesinde ki doğunun en büyük avm’si MNG Mall, Yenişehir altyolda ki Forum Erzurum ve Cumhuriyet Caddesinde ki Palerium gibi alışveriş merkezleri kış aylarında kapalı ve sıcak olduğundan dolayı Erzurumluların öncelikli buluşma yerleri. Bu AVM’leri gezip görün diye değil ama bir ihtiyacınız olur ise karşılamanız açısından yazdım. Yoksa kapalı yer tercih edecekseniz şehir merkezindeki Erzurum Arkeoloji Müzesi ve Atatürk evini tavsiye ederim.
Görkemli Tortum Şelalesi
Erzurum merkezinin dışında ilçelerinde de gezebileceğiniz müthiş doğal güzellikler var. Bunların başında Türkiye’nin 11. sakin şehri olan (cittaslow) (http://cittaslowturkiye.org/cittaslow-uzundere/) ve şehir merkezinden veya otogardan bineceğiniz minibüsler ile 1.5 saatte ulaşacağınız Uzundere’deki Tortum Şelalesi geliyor. Ulusal Park ilan edilen şelaleye seyahatiniz suyun zirveye çıktığı Nisan veya Mayıs aylarına denk geliyorsa çok şanslısınız demektir. Şelaledeki demir korkuluklu izleme balkonuna çıkan merdivenlerden geçerken gümbür gümbür su sesi eşliğinde yüzünüze değen su taneciklerinin sizi ne kadar mutlu edeceğine inanamayacaksınız.
Doğa ile iç içe zaman geçirebileceğiniz mavi ile yeşilin buluştuğu Uzundere’de yaban ve kuş gözlemciliğinin yanı sıra kamp kurup trekking yapabilir, bisiklete binebilir veya yanınızda yedek kıyafetleriniz var ise şelalenin aşağısında bulunan gölde yüzebilirsiniz. Ayrıca bu sıralar üzerine yapılacak olan HES projesinin iptal edilmesi ile gündemde olan Tortum Çayı’nda kano, rafting ve yelken sporlarını deneyimleyebilirsiniz. (https://onedio.com/haber/-sakin-kent-in-zaferi-erzurum-daki-tortum-cayi-na-yapilmasi-planlanan-hes-projesi-tepkiler-uzerine-iptal-edildi-803343)
Tortum Şelalesi’nde yüzünüze değen su taneciklerinin sizi ne kadar mutlu edeceğine inanamayacaksınız.
Tortum Şelalesi’ne yakınlarında görmeniz gereken bir diğer yer olan Oşki veya Öşk-Vank Manastırı mimarisi ile Ani örenyerinde ki yapıları andırıyor. Gürcü kültüründe önemli bir eğitim merkezi olarak öne çıkan manastır zamanında yetiştirdiği önemli din adamları ile biliniyor. Bu manastır 1978 yılında T.C. Kültür Bakanlığı tarafından tescil edilerek korunması gereken taşınmaz kültür varlıkları arasına girmiş ve ne zaman hayata geçer bilinmez ama Gürcü ve Türk hükümetleri manastırın yenilenmesi için ortak bir çalışmaya başlama kararı almışlar.
Size doğal bir görsel şölen yaşatacak olan Narman Peri Bacaları, sağlık veya keyif sebebiyle birçok ziyaretçisi bulunan Ilıca Kaplıcaları ile Aşkale Erzurum’da görmeniz gereken diğer yerler olacaktır. Doğa severler içinse İlkbahar’da Tercan- Aşkale- Erzurum tren yolu hattı yürüyüş için harika bir rota. Hadi bakalım şimdiden plan yapmaya başlayanlara kolaylıklar diliyorum.