TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya, hafta sonu katıldığı bir televizyon programında Türkiye turizminin 2018 yaz sezonu durumunu, Türkiye’nin kongre turizmindeki beklentilerini, ucuz tatil yapmanın yollarını, hac ve umre turizmi gibi önemli konuları değerlendirerek gelecek hedeflerinden bahsetti.
Habertürk ekranlarında yayınlanan Sunucu Oylum Talu’nun sunduğu ‘Burası Haftasonu’ adlı programa 5 Mayıs Cumartesi günü konuk olan TÜRSAB Yönetim Kurulu Başkanı Firuz Bağlıkaya, turizm gündemiyle ilgili çeşitli açıklamalarda bulundu.
Haberin Videosunu İzlemek için Tıklayın
2018 SEZONUNDA TURİZM NASIL OLACAK?
Programda 2018 yılı turist sayısına değinen Firuz Bağlıkaya, bu durumun daha fuarlardan ilk sinyallerini verdiğini ve chater sayılarının artışı, yolcu talepleri, erken rezervasyon hızı Türk turizmini 2017’in ortalarından itibaren 2018’in iyi geçeceğine yönelik kendilerini hazırladıklarını belirtti.
“2018’DE 40 MİLYON TURİST HEDEFLİYORUZ”
2018’in ilk üç ayında beklentilerinin gerçekleştiğini de dile getiren Bağlıkaya, bundan sonrası için turist sayısının artarak devam etmesi yönünde olduğunu ve hedeflerini ise 40 milyonun üzerinde turist olarak açıkladı. Böylece Firuz Bağlıkaya, ileri ki dönemler için de daha büyük hedeflerin koyulabileceğinin de ilk işaretini vermiş oldu.
TURİSTİN İYİSİ KÖTÜSÜ OLMAZ!
2016’ın kötü geçtiğini ancak Türkiye turizminin bundan ders çıkartarak ve krizi iyi yöneterek çıktığını, bu yüzden kısa sürede toparlanmaya girdiğini dile getiren Bağlıkaya, her segmentten turistin her ülkeye gittiğini de belirterek Türkiye’nin ağırladığı turist kalitesinin ne her zaman 5 yıldızlı olabileceğini ne de her zaman düşük kalitede turist profili olabileceğini söyledi.
Turizmciler olarak turistlerin birbirlerinin alternatifiymiş gibi gösterilmemesi gerektiğini söyleyen Bağlıkaya, “Turistin iyisi kötüsü olmaz!” diyerek konuşmasına şöyle devam etti:
“Her turistin kendine özel yeri var. Yani işte “Alman turist gelmiyor Çinli turist gelirse şöyle olur dememek” lazım. Çin önemli bir pazar ancak ana pazarları unutmamak gerekiyor. Bunlar Orta Avrupa, Rusya ve Ukrayna. Diğer pazarlarımızı da geliştirmek için her şeyi yapmalıyız. Çin ve Hindistan’da önemli bir pazar onlar içinde hazırlıklı olmak önemli. Tanıtım ve pazarlama faaliyetlerine ara vermeden devam etmek lazım. Ancak onların gelişi bir Alman’ın, bir Fransız’ın, İngiliz’in, Rus’un gelişi kadar hızlı sonuç vermez.
KONGRE TURİZMİ İÇİN ATILIM YAPMAK ŞART!
Almanya’da 2017’de 80 milyon seyahat satışı oldu. Bunun yaklaşık 45 milyonu paket tur. Biz bu orandan 4,5 milyon pay alıyoruz. Yani demek istiyorum ki organize olmuş Alman turistten yüzde 10 çekebiliyoruz. Bunlar daha çok deniz-kum-güneş turizmi için buraya geliyor. Bunun yanı sıra diğer turizm çeşitlerimizi özellikle kongre turizmini yükseltmemiz gerekiyor. Ucuz paket tur satıyoruz’un ilacı bu tür niş segmentler yani kongre, spor, sağlık turizmi gibi çeşitlerle karşılanabilir. Kongreler birkaç sene öncesinden belirlendiği için umuyorum ki 2018’den itibaren bu alanımızı daha iyi bir konuma getireceğiz.”
TÜRKİYE İLE RAKİP OLACAK ÇAPTA TURİZM HAREKETİ OLMASI MÜMKÜN DEĞİL
Şu an ekonomik krizle boğuştuğu ancak turist akını açısından iyi durumda olan Yunanistan’ı da değerlendiren Bağlıkaya, “Avrupa’da bizim esas kanalımız olan Avrupalı turistin arka bahçesi. O taraflara doğru biraz pozitif ayrımcılık yapılıyor. Ama bunlara rağmen bizimle rakip olacak çapta bir turizm hareketinin olması mümkün değil. Tarihi, kültür ve coğrafi olarak rekabet edilmesi zor ülkelerden birisiyiz” dedi.
UCUN TATİL YAPMANIN 3 FORMÜLÜ VAR
Avrupalılar bu konuda çok iyiler tatillerini önceden alıyorlar. Ucuz tatil yapabilmek içinde üç formül bulunuyor. Bunlar;
– Erken rezervasyon yaptıracaksınız,
– Herkesin gittiği ana sezonun biraz dışına çıkacaksınız,
– Herkesin çok yoğun olarak gittiği bölgelerinde biraz dışına çıkacaksınız.
HAC VE UMRE TURİZMİ İÇİN DAHA ÇOK ÇALIŞILACAK
Ramazan ayınında gelmesiyle beraber hac ve umre turizmine de değinen Firuz Bağlıkaya, piyasanın hareketlendiğini ve seyahat acentelerinin uygun paketler hazırlayıp satışa sunduğunu ifade etti. Turisti alan Arabistan bölgesinin kota koyduğunu da hatırlatan Bağlıkaya, seyahat acentelerinin ve Diyanet İşleri Başkanlığı’nın birlikte hareket ettiğini, önümüzdeki senelerde de bu sayının arttırılması için daha çok çalışılacağını belirtti.