Site icon Turizm Günlüğü

Turizmde personel sıkıntısı ne durumda?

13 otel konkordatoya gitti

Türkiye istihdamının içinde hizmet sektörünün payının yüzde 50’yi geçtiğini belirten Artaş Grubu Turizm Yatırımları Koordinatörü Recep Arifoğlu, istihdam yaratmada turizmin öneminin altını çizerek bu yıl içerisinde açılması planlanan yeni otellerle birlikte, kalifiye insan kaynağına ihtiyacın daha da artacağına dikkat çekti.

Turizm alanında çalışacak iş görenler bulmanın oldukça zor bir hale geldiğini de ifade eden Recep Arifoğlu, “Turizmde iş imkânı var, ama ne yazık ki çalışacak personel yok. Turizm sektöründeki hizmetin üretilmesi sürecinde birincil değişken olarak beşeri sermaye karşımıza çıkmaktadır. Beşeri sermayenin niteliğinin yüksek olması, hizmet kalitesini de beraberinde getirecektir” dedi.

Turizm sektörünün büyüyen ve istihdam yaratan sektör konumunda olduğunu belirten Arifoğlu, turizmin tanımını ve özeliklerini şu şekilde aktardı:

Artaş Grubu Turizm Yatırımları Koordinatörü Recep Arifoğlu

“Turizm sektörü, geleneksel tarımsal üretimin gerilediği çoğu gelişmekte olan ülkelerde en önemli endüstri konumundadır. Turizm; yerel ekonomileri hızlı bir şekilde etkilemekte, döviz gelirini arttırmakta ve mevsimlikte olsa istihdam olanağı yaratmaktadır. Turizm sektöründe istihdam, temel sosyal haklardan yoksun insanların temel ekonomi içerisine entegrasyonunu sağlamaktadır. Turizm sektörü, dünyadaki genel ekonomik durgunluğa rağmen tek büyüyen ve istihdam alanı yaratan sektör konumundadır. 21. yüzyılda da büyüme trendinin süreceğine ilişkin araştırma sonuçları bulunmaktadır. Turizm sektöründeki bu gelişme, özellikle bölgesel olarak istihdam olanaklarının artmasına neden olacaktır. Dolayısıyla bir ülkede turizm sektörünün gelişmesi, söz konusu ülke insanlarının bu sektörde istihdam edilmelerine olanak verebileceği gibi, işsizlik sorununun da kendiliğinden ortadan kalkmasında önemli rol oynayabilecektir.”

PERSONEL SIKINTISI YAŞIYORUZ

“Ülkemizde turizm alanında çalışacak iş görenler bulmak oldukça zor bir hale gelmiştir. Her alanda, ciddi istihdam edecek personel sıkıntısı yaşamaktayız. Özetle, hem kalifiye olan, hem çalışmak isteyecek personel bulmakta güçlük çekmekteyiz” diyen Recep Arifoğlu, turizmde personel kaynağı sıkıntısının yaşandığını şöyle anlattı:

“Turizm okullarından mezun olan öğrenciler bu sektörde çalışmak istemiyorlar. İstanbul’da şu an ağırlıklı olarak Orta Doğu ülkelerinden gelen turistleri ağırladığımız için, otellerimizde Arapça bilen personel sıkıntısı yaşamaktayız. Mevcut çalışanlarımız da, Arapça öğrenmeye pek sıcak bakmıyorlar. Bu noktada, yabancıların çalışmasına izin verilmesi önem kazanıyor. Bu arada ülkemizdeki Suriyeliler Arapça biliyorlar. Ancak birçok sosyal imkana ücretsiz ulaşabildikleri için çalışmaya da pek sıcak bakmıyorlar” diye konuştu.

KALİFİYE ELEMANA İHTİYAÇ ARTACAK

Ülkemiz istihdamının içinde hizmet sektörünün payının yüzde 50’yi geçtiğini anlatan Arifoğlu, istihdam yaratmada turizm sektörünün öneminin altını çizerek bu yıl içerisinde açılması planlanan yeni otellerle birlikte, kalifiye insan kaynağına ihtiyacın daha da artacağına dikkat çekti.

Arifoğlu, “Turizmde iş imkânı var, ama ne yazık ki çalışacak personel yok. Turizm sektöründeki hizmetin üretilmesi sürecinde birincil değişken olarak beşeri sermaye karşımıza çıkmaktadır. Beşeri sermayenin niteliğinin yüksek olması, hizmet kalitesini de beraberinde getirecektir” dedi.

ODA FİYATLARINDA YÜZDE 40 ARTIŞ VAR

Bu yıl turizm sektöründeki olumlu göstergelerin devam ettiğini ifade eden Recep Arifoğlu, şunları kaydetti:

“Geçtiğimiz son iki yıla oranla, bu yıl turizmde başarılı bir yıl geçirmekteyiz. Henüz Avrupalı turist sayısında beklenen bir artış olmamasına rağmen, başta Orta Doğu ve Asya ülkeleri olmak üzere diğer pazarlardan gelen turist sayısında artış gözlemlenmektedir. Nitekim geçen yıla oranla, bu yıl İstanbul genelindeki otellerin oda fiyatlarında yaklaşık yüzde 40’lık bir artış yaşanmaktadır. Gerek Bakanlığımız, gerek TÜROB’un aralarında bulunduğu sivil toplum örgütlerimiz ve gerekse özel sektör, Türk turizminin mevcut ve hedef pazarlara tanıtılması noktasında yoğun bir çaba harcamaya devam ediyorlar. Buradan altını çizmeyi istediğim bir konu da şudur. Turizmdeki yoğun çabalarımızın meyvelerini, eğer uzun yıllar almayı istiyorsak, turizm sektöründe standartların oluşturulması gerekiyor. Özetle, sürdürülebilir bir turizm için bakanlık ve yerel yönetimler, standartları yükselterek kontrol edilebilir bir hale getirmelidir. Eğer turizmden uzun yıllar ekmek yemeyi istiyorsak; otellerde, restoranlarda, eğlence mekanlarında, kısaca turizm ile ilgili olan her noktada, hijyen, hizmet kalitesi, fiyat politikası, müşteri memnuniyeti gibi tüm alanlarda belirli standartların oluşması ve uygulanması zaruridir” şeklinde konuştu.

Exit mobile version