Seyahat acenteleri iki gün sonra yürürlüğe girmesi beklenen “Ulaştırma Elektronik Takip ve Denetim Sistemi” (U-ETDS) hakkında bazı maddelerin uygulanabilirliği yönünde endişeli. TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya, sistemin seyahat acentaları için uyum sağlanabilir hale gelinceye kadar bir müddet daha askıda kalacağını dile getirirken, burada asıl sorunun taşıma belgelerinin işlerinin netleştirilmemesinde olduğu belirtiliyor.
tasimadunyasi.com’dan Dr. Zeki Dönmez, ‘Turizm taşımacılığına ayrı yönetmelik’ başlıklı yazısında konu ile ilgili şu eleştiriyi dile getiriyor:
“U-ETDS ile getirilen mecburiyetler karşısında turizm taşımacıları bunlara uymanın zor olduğunu, bu şekilde taşımacılık yapamayacaklarını belirtiyorlar. Haklı da olabilirler. Bunu anlatıp, kendilerine uygun hale getirilmesini isteyebilirler. Bunun yerine kalkıp ayrı bir yönetmelik istiyoruz demenin anlamı yok! Kilit bir nokta şu: Hangi taşıma, hangi belge ile yapılacak? Bu konunun netleştirilmesine ilişkin talebimiz bir kez daha önem kazanıyor. Ne yazık ki, bunun üzerine gidilmiyor. Durum bence, taşıma belgelerinin işlerinin netleştirilmemesi sorununda düğümleniyor.”
TÜRSAB Genel Merkezi’nde yaklaşık 500 seyahat acentesinin katıldığı bilgilendirme toplantısında ele alınan “Ulaştırma Elektronik Takip ve Denetim Sistemi” (U-ETDS) hakkında gelen soruları yanıtlayan T.C. Ulaştırma ve Alt Yapı Bakanlığı adına Karayolu Düzenleme Genel Müdürü Mahmut Gürses, Daire Başkanı Kerim Cicioğlu ile TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya’nın görüşleri TÜRSAB’ın resmi sitesinde şöyle yayınlandı:
Karayolu Düzenleme Genel Müdürü Mahmut Gürses; “U-ETDS ile korsan taşımacılığın önüne geçmeyi, karayollarında yolcu, kargo ve eşya taşımacılığının takip altına alınması amaçlanıyor. Sisteme uyum sürecinde seyahat acentalarına nefes alma imkanı tanınacak. Ancak sistemden kaçış olmayacak. Temel amacımız ulusal güvenlik ve taşıma, turizmi baltalamayacağız. Veri transferini İçişleri Bakanlığı ile çözmeye çalışacağız. 1 Kasım’da yürürlüğe girecek olan U-ETDS’nin yaptırımlarını, turizm faaliyetini engellemeyecek hale gelinceye kadar erteleyeceğiz.”
Karayolu Düzenleme Daire Başkanı Kerim Cicioğlu; “Türkiye’de günde 7 milyon kargo taşınıyor. Kayıtlı 530 bin lisanlı taşıma firması ve 1 milyon 350 bin kayıtlı taşıt var. Türkiye’de taşımacılığı kayıt altına almak kolay değil. Şu ana kadar 35 milyon denetim yapıldı. Sektörün yüzde 95’i kayıt altına alındı. Yüzde 5’ini de almak için çalışıyoruz. Bu taşıtlarda hangi yükün ve kişilerin taşındığını kayıt altına alarak hem güvenlik açıklarını kapatacağız hem de kayıtsız taşımacılığın önüne geçilecek. Sisteme doğru bilgi girişi yapan firmaların aldıkları uyarı cezaları silinerek ödüllendirilecek. A grubu firma statüsü alan firmaların araçları yol denetimlerinde durdurulmayacak.”
TÜRSAB Yönetim Kurulu Başkanı Firuz B. Bağlıkaya; “U-ETDS’nin bizi ilgilendiren kısmı, turistik taşımacılıkla ilgili maddeleri. Ancak seyahat acentalarından istenen bazı şeylerin uygulanması mümkün değil. O nedenle bu sistemin uygulanabilir bir yönetmelik haline gelmesi için Bakanlıkla koordineli bir çalışma yürütüyoruz. Acentaların şikayet ve önerilerini Bakanlıkta yaptığımız toplantılarda dile getiriyoruz. Önümüzdeki hafta bakanlıkta bir toplantı daha yapacağız.”
tasimadunyasi.com’dan Dr. Zeki Dönmez’in ‘Turizm taşımacılığına ayrı yönetmelik’ başlıklı yazısının konuyla ilgili bölümü ise şöyle:
Tarifeli tarifesiz taşıma ayrımı
Yolcu taşımaları esas olarak tarifeli, düzenli, bireysel faydalanmalı yolcu taşımaları şeklinde birinci grup; tarifesiz, düzensiz turizm grup şeklinde ikinci grup olarak ayrılabilir. Tabii bunların her biri için ayrı bir sektör meclisi ve ayrı bir yönetmelik istemek de mümkün. Önemli olan ne getireceği! Turizm taşımaları için ayrı yönetmelik isteği son dönemde geldi. Peki, haklı mıydı? Bence değil. Yönetmeliğin beğenilmeyen yanları her zaman olabilir, düzeltilmesi için müracaat edersiniz, görüşlerinizi savunursunuz, gereği yapılır. Eğer haklılığınızı ispat edemiyorsanız tabii ki sonuç alamazsınız. Yönetmelik değişikliği ile ilişkili olarak en önemli noktanın Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın 1 Kasım’da hayata geçirmeyi hedeflediği Ulaştırma Elektronik Takip ve Denetleme Sistemi (U-ETDS) ile getirilen mecburiyetler olduğunu görüyoruz. Turizm taşımacıları bunlara uyamayacaklarını söylüyorlar; bunlara uymanın zor olduğunu, bu şekilde taşımacılık yapamayacaklarını belirtiyorlar. Haklı da olabilirler. Bunu anlatıp bunun kendilerine uygun hale getirilmesini isteyebilirler. Bunun yerine kalkıp ayrı bir yönetmelik istiyoruz demenin anlamı yok.
Önemli bir konu
Söz konusu turizm taşımaları, Yönetmelikteki B2-D2 belgeleri ile yapılıyor. Ve esas olarak bu B2 ve D2 belgeleri ile yapılacak taşımalar büyükşehir olmayan illerin içi hariç illerarası, şehirlerarası taşımalar ve bunlarda U-ETDS sisteminin uygulanması mümkün. Ancak haklı oldukları bir yer var ki, o da büyükşehirlerde özellikle havaalanı ile şehir arasında olan iliçi taşımalar ve diğer iliçi taşımalar. Peki, bunlara U-ETDS sisteminin uygulanması zorunluluğu yönetmelikte açıkça var mı? Daha da doğrusu bu şehiriçi taşımalar B2-D2 belgeleri ile mi yapılmalı, yoksa belediyeden alınacak belgelerle mi yapılmalı? Belediyeden alınacak belgelerle yapılması halinde belediye bunlara aynı zorunlulukları getiriyorsa uyulması tabii ki zor olabilir. Ancak B2-D2 belgeleri ile yapılması halinde buna uyumdan öteye bu belgelerin kullanılmasının doğru olup olmadığı üzerinde durulmalıdır. Siz kullanılması doğru olmayan belgelerle şehiriçi taşıma yaparsanız, bu belgelerin sorumluluklarıyla baş başa kalırsınız. Bunlar da sıkıntı yaratır. Burada kilit bir nokta şu: Hangi taşıma hangi belge ile yapılacak? Bunun netleştirilmesine ilişkin talebimiz bir kez daha burada önem kazanıyor. Ne yazık ki, bunun üzerine gidilmiyor. B2-D2 belgeli taşımacılar da kendilerinin şehiriçi taşıma yapamayacakları gerçeğinin netleşmesi ihtimali karşısında bunu görmezden geliyorlar. Ama sonuç değişmiyor. Böyle olunca da bunun problemleri ile de karşı karşıya kalıyorlar. Durum bence, taşıma belgelerinin işlerinin netleştirilmemesi sorununda düğümleniyor.”