Site icon Turizm Günlüğü

Gece turlarına ilgi artıyor

AYASOFYA'DA GECE

Gece sessizliğinin hissettirdiği derin sakinlik içinde tarihi solumaya, müthiş hikayeler dinlemeye ne dersiniz?

İstanbul’da bazı müzelerde gece turu yapmak mümkün, en çok tercih edilen de sanat ve mimarlık tarihi bakımından dünyanın en önde gelen anıtlardan biri olan Ayasofya Müzesi.

Ayasofya Müzesi’nde her gün ziyaretçi kalabalığıyla geçiyor. İstanbul’a gelen turistlerin ilk uğrak noktası olan Ayasofya’da grupların biri girip diğeri çıkarken bir hengamedir gidiyor. İşte bazı tur şirketleri de bu kalabalık yüzünden bu özel yapıya gitmek isteyip de vazgeçenler için özel gece turları düzenliyor. “Müzede Bir Gece” konseptiyle yapılan bu turlar için Ayasofya özel olarak açılıyor.

SADECE ACENTEYLE GEZEBİLİRSİNİZ

Ayasofya’nın gündüz ziyaret saati saat 17.00’de bitiyor. Tur şirketlerinin gece gezileri de tam iş çıkışı saati olan 18.00 sonrasında başlıyor. Gece gezme izni sadece A grubu acenteler için geçerli. Yani bireysel olarak gittiğinizde müzeye girmeniz mümkün değil. Hem zaten bu özel yapıyı profesyonel bir turist rehberinin anlatımıyla gece dinlemenin keyfi bambaşka.

BİR FENOMEN OLDU

“Müzede Bir Gece” konseptiyle Sacred7 Travel‘ın organize ettiği turlara rehberlik yapan Saffet Emre Tonguç, hem rehberliği, hem de seyahat yazarlığı ile öne çıkan tanınmış bir isim. Ayasofya’da gece turunu üç senedir yaptıklarını ve gördükleri ilgi üzerine çoğaltarak devam ettiklerini anlatan Tonguç, haftalık ekonomi dergisi PARA’da çıkan haberde bu turun fenomen haline geldiğini; aylar öncesinden satışların kapandığını söylüyor. Tonguç, “Geziye katılanları gece adeta bir masalın içine sokuyorum. Ayasofya’da benim bir hikaye anlatıcısı olarak zaten çok fazla bir şey yapmama gerek yok; çünkü Ayasofya, bin 500 yıldır İstanbul semalarını süsleyen olağanüstü bir mekan” diyor.

Saffet Emre Tonguç

KİŞİ BAŞI ÇİFT BİLET VE EN AZ 50 KİŞİ ŞART

Ayasofya’yı daha önce dünyaca ünlü yüze yakın isme gezdirdiğini anlatan Tonguç, şöyle konuşuyor: “Bill Gates’in oğlundan, ortağı Paul Allen’a, Amerika eski Dışişleri Bakanı Madeleine Albright, Robert Redford, Oprah Winfrey, Kevin Spacey, Calvin Klein, tenisçi Monica Seles’ten dünyanın en ünlü Ceo’larına kadar hepsi için Ayasofya’yı gece açtırmıştık. Çünkü belli bir bağış ve belli sayıda bilet karşılığı, ki adam başı en az iki bilet alınması ve en az 50 kişi olunması gerekiyor, Ayasofya gece ziyarete açtırılabiliyordu. Halka açık tur olarak bunu yapan ilk rehber ben oldum. Şu anda ona yakın acente bu turu yapıyor. Bizim turlarımız hala yok satıyor, tarihlerini aylar öncesinden duyuruyoruz.”

LOUVRE’DEN BİLE KIYMETLİ GEZİ

Tarihi mekanlarda gece tur yapılabilecek dünyada pek bir yer olmadığını savunan Tonguç, “Çünkü dünyada çoğu müzeyi gece gezmek mümkün değil. Turlarımda ben şunun altını hep çiziyorum: Gece Ayasofya’yı gezmek bir Louvre’u, British Museum’u, Metroplitan Müzesi’ni gezmek gibi bir şey ama onların hiçbirisini gece gezemiyorsunuz. Üstelik onlar birkaç yüzyıllık yapılar ama Ayasofya, bin 500 yıllık bir yapı. Dünyanın en görkemli eserlerinden biri. O yüzden burayı kimsecikler yokken gece gezmek çok büyük bir ayrıcalık” diyor.

Kariye Müzesi’nin ve Yerebatan Sarnıcı’nın da gece açtırılabildiğini, onun dışında gece 20.00’ye kadar açık olan tarihi Şerefiye Sarnıcı’nın olduğunu anlatan Tonguç, İstanbul dışında Efes Antik Kenti’ndeki Celcus Kütüphanesi’nin de gece özel açtırabildiğini bildiriyor.

KARİYE MÜZESİ
KARİYE’DE GECE

Sacred7 Travel’da birçok kültür ve tarih turunun rehberliğini yapan Elif Çamlıkaya da gece gezilerinden Ayasofya ve Kariye müzelerine rehberlik ediyor. Mekanların geceleri sadece bir grup için açılmasının avantajlarını şöyle sıralıyor:

“Özellikle Kariye Müzesi gruplar için küçük bir mekan ve son derece güzel mozaikler ve duvar resimleriyle bezeli. Hz. İsa Peygamber’in ve annesi Meryam Ana’nın hayat hikayesi birbiri ardına sıralanmış mozaiklerle kronolojik olarak sergileniyor, arkasından duvar resimleri geliyor. Onları gün içinde kalabalık arasında gördüğünüzde uzun uzun inceleme şansınız yok. Gece sadece sizin için açılmış bir mekanda, sadece size anlatan sesi duyduğunuz ortamda çok daha dikkatinizi yoğunlaştırabilirsiniz. Bütün hikayeyi kopuşlar olmadan, mekanı hissederek daha iyi anlayabilirsiniz. Gündüz çalışıyorsanız, hafta sonu kalabalığı dışında bu mekanlara gitmeniz mümkün değil. Belki buna zaman ayıramıyorsunuz. Gündüz de gidersiniz o ayrı, ama iş çıkışında bambaşka bir deneyim yaşamak isterseniz bu turlar çok cazip.”

Elif Çamlıkaya, Ayasofya’daki özel gece gezilerinde mekan çok büyük olduğu için grubun kişi sayısının yüksek olabileceğini ama Kariye’nin daha küçük olduğu için bunun mümkün olmadığını anlatıyor. Çamlıkaya, “Ayasofya ve Kariye Müzeleri için yaptığımız gece turlarının sonunda hemen yakınlardaki çok güzel restoranlarda lezzetli yemekler eşliğinde değişik bir akşam yaşayabilirsiniz” diye ekliyor.

BAŞKA DENEYİMLERİN PEŞİNDE GECE TURU

Şerif Yenen Travel‘ın sahibi hem acenteci hem rehber Şerif Yenen, turizmde standartların yükseldiğini, klasik turların cazibesini yitirdiğinin altını çiziyor. Kültür gezginlerinin artık sıra dışı etkinlikler peşinde olduğunu kaydeden Yenen, “Zaten Ayasofya’yı hayatında bir kez görmüş ama bir de başka bir deneyim yaşamak isteyenler oluyor. İşte biz de bu kişilere özel gece turları yapıyoruz” diyor.

Gündüzleri Ayasofya’nın binlerce kişiyi ağırladığını, uğultunun yüksek olduğunu hatta kalabalıktan bazen sıkışmaların yaşandığını ifade eden Yenen, şöyle konuşuyor: “Ayasofya’nın eşsiz mozaiklerini ve üzerindeki figürleri, gece pencerelerden vuran ay ışığı altında incelemeyi hayal ettiniz mi? Ayasofya’da gecenin ışığı bambaşka, içerideki müthiş mistik havayı doya doya koklama şansı var. Sizi kimse rahatsız etmiyor. Gündüz olduğu gibi her tarafta selfie çekmeye çalışan insan kalabalığı yok. Rahat rahat fotoğraf çekmeniz mümkün. Ayasofya’ya ait tur rehberinizin anlattığı bilgileri özümsemek de çok daha kolay oluyor, çünkü konsantrenizi bozacak dış etken yok. ”

GÜZEL BİR YEMEKLE DEVAM EDİYOR

Gündüzleri çalıştığı için gidemeyen, hafta sonları da kalabalıkla gezmek istemeyenlerin gece turlarına rağbet ettiğini belirten Yenen, bu müze turuna yine gecenin güzelliklerini önünüze serecek manzarası güzel bir restona gidip yemek yemenin de dahil olduğunu vurguluyor.
Ayasofya ve Kariye Müzeleri’nin yanı sıra Süleymaniye Camii’nde de gece turu yaptıklarını söyleyen Yenen, Mimar Sinan’ın şaheserlerinden biri olan Süleymaniye Camii’nin zaten ibadete açık olduğunu hatırlatarak, profesyonel bir rehberin anlatımıyla bu tarihi mekana da gece turu yapmanın bambaşka bir keyif olduğunu belirtiyor.

BULGAR KİLİSESİ VE TUR-I SİNA MANASTIRI’NDA GÜN BATIMI

Kültür gezginlerinin önde gelen acentelerinden Fest Travel da bu gece turlarını düzenli olarak gerçekleştiriyor. Gezilerin operasyonunu yapan Şenay Savut, “Müzede Bir Gece” gezilerini 2017 yılından bu yana yaptıklarını söylüyor. Bunun Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı müzeler için müsaitliğin alınması ve belli prosedürlerin gerçekleşmesi ile mümkün olabildiğini bildiren Savut, “Biz FEST Travel olarak Adım Adım İstanbul gezilerimiz kapsamında sadece müzeler ile ilgili değil ayrıca Bulgar Kilisesi ve Tur-ı Sina Manastırı, Süleymaniye Külliyesi, Zeyrek Camisi gezilerimizi de gece, gün batımı olarak gerçekleştirdik” diyor.

FARUK PEKİN TURUN REHBERİ

Gezilerin rehberlerinin FEST Travel’ın profesyonel kadrosundan uzmanlarla yaptıklarını aktaran Savut, şunları anlatıyor: “Bulgar Kilisesi ve Tur-ı Sina Manastırı gezilerini Yönetim Kurulu Başkanımız Faruk Pekin ile gerçekleştirdik. Günbatımında Dünyayı Seyreden Külliye Süleymaniye gezilerimizi yine Yönetim Kurulu Başkanımız Faruk Pekin ve tarihçi Necdet Sakaoğlu ile gerçekleştirdik. Bu sene Adım Adım İstanbul gezilerimizin 30. yaşı olması vesilesi ile Yönetim Kurulu Başkanımız Faruk Pekin ve Sanat Tarihçisi Hayri Fehmi Yılmaz’ın danışmanlığı ile Ayasofya’da Bir Gece ve Kariye Müzesi’nde Bir Gece gezilerimizi gerçekleştirmiş bulunuyoruz.”

MOZAİKLER ÇOK DAHA PARLAK VE NET

Böylesine önemli ve muazzam yapıları gecenin sessizlik ve dinginliğinde, kalabalıktan uzak ortamda sadece sizin dahil olduğunuz gruba özel açılmış olduğu hissini yaşamanın bir ayrıcalık olduğunu belirten Savut, şöyle devam ediyor: “Gece ışıklandırması, örneğin Ayasofya Müzesi ve Kariye Müzesi için konuşacak olursak; belli başlı mozaiklerin gündüz olduğundan çok daha parlak ve net olduğunu fark edebiliyor, bilhassa fotoğraf meraklısı gezginler için ayrı bir ortama vesile olduğunu görebiliyorsunuz. Örneğin sadece Türkiye veya İstanbul için değil; dünya kültürel mirası içerisindeki yeri ve önemi tartışmasız olan Ayasofya Müzesi kubbesinin altında sadece kendinizi hayal ettiğinizde bile kalbiniz heyecanla çarpabilir. Kısacası; sadece sizler için anlatan profesyonel rehberiniz ve onun sesi eşliğinde sakin ve kendinizi özel hissederek geçirdiğiniz bir akşam oluyor.”

İstanbul dışında Efes’te ya da Aya İrini’de müzik etkinliklerini izleyip, katıldıklarını vurgulayan Savut, “Ayrıca özel müzelerin de gece etkinliklerine yer vermesi gerektiği fikrindeyim. Böyle ürünlerin hazırlanması veya imkanların sunulmasının ayrıca turizme çok ciddi katkısı olacaktır. Belki özel girişimler ile böyle etkinlikleri planlamak mümkün olabilir; ancak bunun rahat erişebilir olduğunun sunulması daha büyük bir kolaylık sağlayacaktır” diye konuşuyor. (PARA dergisi)

Exit mobile version