Alyamaç Turizm’in Sahibi Cemal Alyamaç, 1618 Sayılı Kanuna yönelik hazırlanan yeni yasa tasarısına ilişkin bir yazı kaleme aldı. Alyamaç, yazısında yeni yasa tasarısı sürecinin uzamasının akıllarda soru işareti yarattığını ifade ederek; bir takım sorular yöneltti.
Alyamaç Turizm’in sahibi ve bir dönem TÜRSAB Yönetim Kurulu Başkanı Firuz Bağlıkaya’nın da danışmanları arasında yer alan Cemal Almayaç; 1618 Sayılı Seyahat Acentaları ve Seyahat Acentaları Birliği Kanunu’nun yerine hazırlanan yeni yasa tasarısına ilişkin “Kültür ve Turizm Bakanlığı ne yapmak istiyor?” başlıklı bir yazı kaleme aldı.
Alyamaç, kaleme aldığı bu yazı kapsamında; “1618 sayılı yasanın yeni halini çok büyük emek ve çabalar ile hemen herkesin kabul edeceği ortak bir noktaya getirilmesine rağmen yeni yasa taslağı Bakanlık’ta niye hala bekletiliyor?” sorusunu sorarak; buna ilişkin değerlendirmelerde bulunuyor.
İşte Alyamaç Turizm’in sahibi Cemal Almayaç’ın kaleme aldığı; “Kültür ve Turizm Bakanlığı ne yapmak istiyor?” başlıklı o yazısı:
—o—
Kültür ve Turizm Bakanlığı ne yapmak istiyor?
En sonda söylenecek cümleyi en başta söylemek âdetimdir. Bu yeni yasamızla ilgili maalesef hiç iyi kokular almıyorum.
Son bir yıldan beri bekliyoruz. Türkiye’de on binden fazla seyahat acentesinin yıllarca özlemle beklediği yasanın çıkacağına olan inancımızdan dolayı yaşadığımız heyecan bugün yerini yavaş yavaş karamsarlığa bırakmaya başladı.
1618 sayılı yasanın yeni halini çok büyük emek ve çabalar ile hemen herkesin kabul edeceği ortak bir noktaya getirilmesine rağmen yeni yasa taslağı Bakanlık’ta niye hala bekletiliyor?
En başından beri sektördeki olaylara hâkim olduğuna inanılan Sayın Bakan yeni hazırlanan yasayla ilgili görüş alışverişinde bulunmak üzere turizm STK’ları ile aylarca süren bir sürü toplantılar yaptı.
Yapılan bu toplantılar verilen bu mesailer sadece görüntü olsun diye mi yapılıyor ya da birilerinin kişisel egolarını gidermek için miydi?
Göreve gelirken turizm sektörünün içinden geldiği için yani bizden biri olduğuna inandığımız için büyük bir sevinç yaşayan turizm sektörü; Sayın Bakanın bizlerin beklentilerine karşılık vereceği umuduyla hala büyük heyecan içinde bekliyor ama bence nafile görünüyor.
Sağdan soldan duyuyorduk inanamıyorduk. Ama bugün görüyoruz ki doğruymuş.
Acenteciliğin ana direğini oluşturan “Transfer” hakkının otellere de verilmek istenmesi nedir? Allah aşkına!
Bildiğim kadarıyla Sayın Bakan turizmin birçok bölümünde iş yapmış ve çalışmıştı ama ilk göz ağrısı olan seyahat acenteciliğiydi. Hatta sahip olduğu otellerin başarısı da o acentesi sayesinde bugünlere geldi.
Ama şu transfer olayında bile görüyoruz ki Sayın Bakan acenteciliğini unutmuş sadece otelci şapkasıyla olaylara bakmaya başlamış gözüküyor.
Eskiden bakanlar turizmci değildi; laf anlatana kadar görev süresi doluyordu.
Şimdiki bakan turizmci diye sevindik ama son olaylardan sonra görüyoruz ki turizmin sadece bir penceresinden bakmak mı istiyor? Ya da baktırılmak isteniyor?
Yağmurdan kaçarken doluya kapılmayız inşallah!
Sayın Bakan gittiği her yerde en geç MAYIS ayı başında yasa meclise gönderilecek demesine rağmen hala yeni yasa taslağımızı meclise göndermedi. Neden?
Oysa bugünlerde Kültür ve Turizm Bakanlığı hazırladığı başka yasa taslaklarını meclise yollamaya başladığını görüyoruz.
Mesela “Kapadokya Bölge Başkanlığı” yasa tasarısı meclise yollanılmış; tabii ki buna çok sevindik ama bizim yani on bin tane acentenin beklediği yasa hala meclise neden gönderilmiyor doğrusu merak ediyoruz!
Aklımda deli sorular dolaşıyor.
Ben ve benim gibi bu işten ekmek yiyen ve binlerce kişiye istihdam sağlayan acentelerimiz soruyor bizim yasamız nerede?
Neden hala meclise gönderilmedi?
Sırf birkaç kişinin kişisel menfaatleri için düzeltmeler mi yapılmak isteniyor?
Ya da “siz itiraz ederseniz biz de sizi böyle bekletiriz” mesajı mı verilmek isteniyor?
Türkiye’deki seyahat acenteciliği yine turizm sektörünün bir başka paydaşları tarafından öldürülmek mi isteniyor?
Yüzlerce ACENTECİ meslektaşımın mesai harcadığı ve çıkması için gece gündüz çalıştığı ve büyük umutlar beslediği yeni yasamız acaba kişisel çekişmelere, kıskançlıklara kurban mı oluyor?
Eğer böyleyse sektör için derin ve ciddi bir hayal kırıklığı bu!
İnşallah ihanete uğramayız ve “SENDE Mİ BRÜTÜS” demeyiz!
Cemal ALYAMAÇ
ALYAMAÇ TURİZM