Last Updated on 31 Mayıs 2019 by Yaşar Çelik
Gezmek ve gezilen yerlerin belli başlı eserlerini görmek artık sıradanlaştı, ‘tailor made/ terzi işi’ turlar revaçta. Kişiye özel tasarlanan bu turlarda hayalinizi hem de cebinize göre gerçekleştirmek garanti.
Günümüz insanları ev ve iş arasında geçen koşturmacalı rutin hayatlarına zaman zaman verdikleri molalarda çıktıkları seyahatlerde farklı şeyler yapmak ister oldu. Tatillerinde konakladıkları otellerden tutun, gezip, gördükleri mekanlara kadar kalabalıklar arasından sıyrılıp sadece kendilerine özel ve sıra dışı hatıralar yaşamak istiyorlar. Herkes için düzenlenen turlar yerine sadece kendilerine özel, hayallerindeki tatilin peşindeler.
İşte tur şirketleri de bu ihtiyaçtan yola çıkarak artık standart tur paketlerinin yanı sıra ‘kişiye özel tatil’ paketleri de hazırlıyorlar. ‘Kişiye Özel Geziler’ başlığı altında gerçekleştirilen, internet sayfalarında bu başlıkla özel bölüm açan acentelerin turlarında ‘hayallerinizdeki geziyi’ yapmak vaat ediliyor. Turizmde bu akıma ‘tailor made” yani Türkçesi ile ‘terzi işi/dikimi’ turlar deniliyor. Yani kişilerin istek ve hayallerine göre programlanmış, tamamen kişiye özel turlar.
Editörümüz Özlem Kapar Bayburs, haftalık ekonomi dergisi PARA için bu işi yapan bazı acentelerle görüşüp özel bir dosya derledi.
Kültür turlarının önde gelen acentelerinden Fest Travel, bunu yapan acentelerin başında geliyor. En az 10 yıldır kişiye özel tatiller organize ettiklerini söyleyen Fest Travel Genel Müdürü Zekeriye Şen, “Yaklaşık 182 ülkeye düzenlediğimiz gezilerin güzergahlarındaki bilgi verisini, özel talepler üzerine, bir terzi gibi işliyoruz” diyor. Şen, heyecanı tetikleyip, gezgin ruhların dikkatini çekmeye odaklandıklarını belirtiyor.
Grup ile gezmek istemeyen, özgür olmayı amaçlayan veya bir güzergahı kendi teması ile süzmek isteyen gezginlere alternatif olduklarını kaydeden Şen, “Son dönemlerde bu kulvarda ciddi bir artış var” diye konuşuyor.
Zekeriye Şen, kişiye özel tatil isteyen misafir profillerini şöyle anlatıyor: “Daha özgür olmak isteyenler, bir zamanlama içerisinde olmak istemeyenler, belli temalara ve özelliklere daha fazla odaklanmak isteyenler”.
PAHALI DEĞİL, CEBİNE GÖRE!
Kişiye özel gezilerin pahalı geziler olarak algılandığını vurgulayan Şen, aslında hiç de böyle olmadığının altını çiziyor. Şen, “Sizin bütçeniz ile birebir orantılı bir kurgu. Yelpazesi oldukça geniş ve her gezi her kişiye göre, aynı güzergah olsa bile, organik olarak değişiklik gösteriyor” yorumunu yapıyor.
Gezginlerin seyahatleri boyunca bazen tek başlarına olmayı tercih ettiklerini, eğer bir rehber ihtiyaçları olursa da yerel rehberleri sevdiklerini aktaran Şen, “Türkiye çıkışlı uzman rehberlik isteyenler de oluyor. Elbette bunun bütçesi de ona göre ek olarak fiyata yansıyor” bilgisini veriyor.
PROFESYONEL FİRMALAR GÜVEN İÇİN TERCİH NEDENİ
Yurt dışı turlarda uzman bir acente olan Prontotour’un da bu alanda çalışan iki bölümü var. Prontotour Yönetim Kurulu Başkanı Ali Onaran, kişiye özel seyahatlerin gruplarla beraber gidip, belli bir programa bağlı kalmak istemeyen misafirlerin başlıca tercihi olduğunu vurguluyor.
Onaran şöyle konuşuyor: “Uçuş ağları genişleyip dünyanın her köşesine ulaşım maddi ve fiziksel olarak erişilebilir olmasıyla böyle bir ihtiyacın doğması ve bu şekilde gezen insan sayısının artması doğal bir evrim olmuştur. Bunun devamında internet nesli gezginlerinin iki seçeneği doğdu. Ya internetten uçak ve otel satın alıp kendi kendilerine organize olmaları veya profesyonel bir firmanın gezinin hedefi olan ülkesini tanıyan elemanlarına organizasyonu teslim etmeleri. Profesyonel firmalar, seyahat güvencesi, doğabilecek sorunların çözümü ve huzur içinde seyahat edebilmek açısından en uygun çözüm olduğu için bu departmanlar kuruldu ve çalışıyorlar.”
Kişiye özel turlar konsepti için iki departmanlarının bulunduğunu söyleyen Onaran, dünyayı denizler ve karalar olmak üzere ikiye ayırdıklarını anlatarak şöyle devam ediyor: “Tüm dünya ülkeleri ve şehirlerinde tatil planlayabiliyoruz. Deniz tatili için tercih edilen bölgelerde (Tayland, Mauritius, Seyşeller, Bali, Maldivler, Sri Lanka, Zanzibar gibi) Dünya Denizleri departmanımız yardımcı oluyor. Web sitemizde örnek program olarak uçak+otel+transferlerden, kısacası bir deniz tatilinde temelde gereken tüm hizmetleri içeren beş gecelik paket programlar sunmamızın yanı sıra kişiye özel otel ve otel odası türü, gece sayısı seçimi için çalışıyoruz. Bu çalışma dünya şehirlerinde de isteklere en uygun cevap verilecek şekilde yapılıyor.”
HER PROFİLE UYGUN SEÇENEK BOL
Bu tür turların fiyatının misafirlerin bütçesine göre ayarlayabildiğini anlatan Onaran, bunun minimum bir bütçe olabildiği gibi iki kişi haftalık bir Güney Afrika programında 42 bin dolara kadar çıkabildiğini ifade ediyor. Onaran şuna vurgu yapıyor: “Her profile uygun seçenek önerebildiğimiz için fiyat aralığı her ülke için çok geniş kapsamlı.”
Kişiye özel geziler için Bali’yi örnek veren Onaran şöyle konuşuyor: “Bali’ye gitmek isteyen misafirler genellikle hangi bölgeleri seçebileceklerini bilmeden gelirler. Biz hangi bölgeleri neden seçebileceklerini izah edip gerekirse birden fazla bölgenin kombinasyonu ile en çok yer gezmelerini sağlarız. Aynı şey örneğin Tayland için geçerli. Misafirler genellikle yakın çevreleri Phuket’e gittiği için Phuket talebi ile gelirler. Kendilerine Phuket’in yakın çevresi izah edilip tek bir bölgeye bağlı kalmadan Phuket + Phi Phi Adası veya Phuket + Krabi kombinasyonu organize edilir. Bunun devamında da bütçelerine uygun ve misafir memnuniyeti yüksek otellerle seyahat tertiplenir.”
Yazıdaki Başlıklar
KÖTÜ SÜRPRİZ İSTEMEYEN TATİLCİ BURADA
Boutique Style Travel Designers, kişiye özel geziler odaklı bir seyahat acentesi. Matiana Travel’in bir alt kuruluşu olan, “kişiye özel” seyahat tasarlayan bir şirket olduklarını bildiren Boutique Style Travel Direktörü Sinem Tosun Sakar, tamamen kişiye özel hazırlanmış yurt içi ve yurt dışı ‘tailor made’ seyahat programları üzerine çalıştıklarını aktarıyor.
Özel seyahat zevkleri olan, var olan tur anlayışlarını tercih etmeyen ve yepyeni keşiflerde bulunmak isteyen, üst düzey hizmet beklentisi olan kişilere hizmet verdiklerini söyleyen Sakar, butik yaklaşımda, sınırlı sayıda kişiyi ağırladıklarını aktarıyor. Sakar şunları ifade ediyor: “Kişiye özel tur trendi ülkemiz için oldukça yeni. Yıllardır gruplar ve paket programlar ile seyahat etmeye alışmış bir toplumu kişiye özel konseptine adapte etmek kolay değil. Ancak bunun büyük de bir ihtiyaç olduğunu görüyoruz. Çünkü belli bir seyahat bütçesine sahip, özel zevkleri olan ve seyahatinde kötü sürprizlerle karşılaşmak istemeyen çok ciddi bir kesimin ülkemizde var olduğunu da biliyoruz.”
AMAZON’DA ULTRA LÜKS CRUİSE!
Sinem Tosun Sakar, kişiye özel düzenledikleri gezilerden bazılarını şöyle anlatıyor: “Örneğin; Venedik’te San Marco kilisesinde özel piyano dinletisi, Çin seddinde özel akşam yemeği, Japonya’da “Geyşa ile bir gün”, İskoçya & İrlanda’da özel Bourbon Viski turu, Roma’da Collesium’da klasik müzik dinletisi eşliğinde özel akşam yemeği veya parti, Amazon nehrinde ultra lüks cruise, Şato’da düğün, Broadway’e VIP katılım ve sonrasında kuliste hayranı olduğunuz ünlülerle tanışma, Oscar ödül törenleri, Cannes Film Festivali ve Victoria’s Secret Yılbaşı defilesine VIP katılım ve after partilerine özel davetiye, Bordoux’da Şato’da konaklama ve bağ bozumu tecrübesi, Rio karnavalına özel locada katılım, Çin Seddi’nde özel davet, Brezilya Corcovado tepesinde gündoğumda kahvaltı,dünyanın en ünlü müzik festivallerine VIP katılım ve sanatçılarla tanışma, en ünlü moda haftalarına VIP davet ve ünlü moda danışmanlarıyla özel alışveriş turu gibi birbirinden tamamen farklı ve farklı zevklere hitap eden organizasyonlar gerçekleştiriyoruz.”
EYFEL’İN FOTOĞRAFI ARTIK BİR ANI DEĞİL
Deneyim odaklı seyahati hedefleyen Dünya Değişmeden acentesinin sahibi Tulga Ozan, misafirlerini götürdükleri destinasyonlarda yerel hayata dahil ederek günlük hayatın derinliklerinde bir seyahate çıkardıklarını vurguluyor. Dünya Değişmeden’in ‘Kendin Gez’ başlığı altında bir bölümü var.
“Günümüzün değişen turizm trendlerinde Paris’e gidip Eyfel’in fotoğrafını çekmek artık bir anı yaratmıyor” diyen Ozan, artık seyahat severlerin kendi rotalarını çizdiklerini ve bazı uzman acentelerden profesyonel destek aldıklarını anlatıyor. Ozan şöyle konuşuyor:
“Kuzey Kore’de, Küba’da, Afrika’da her yerde kişiye özel programlar hazırlayabiliyoruz. Bize gelenlere önce nerede, ne yaşamak istediklerini soruyoruz. Mesela Tanzanya’ya gitmek isteyip gelen birine biz nedenini sorup, orada bu hayal ettiği deneyimi neden yaşayamayacağını anlatıyor ve onu başka bir destinasyona yönledirip hayalini yaşamasını sağlayabiliyoruz. Önemli olan nereye seyahat ettiğiniz değil, ne yapmak, neyi yaşamak istediğiniz. Bizim için önemli soru bu: ‘Ne yaşamak istiyorsunuz?’. Bu sorunun cevabını alınca mümkün olan en uygun seyahati planlıyoruz.”
Seyahatlerde sadece mekanların fotoğrafını çekmek yerine, o bölgeye has bireysel bir şeyi deneyimlemeyi hedef koyduklarını anlatan Tulga Ozan, şunları ifade ediyor: “Bir geziye bireysel gitmek yerine profesyonel bir acenteyle gitmenin bazı özel farkları var. Biz, birden çok deneyimi aynı anda kombine edebiliyoruz; aslında yaşayacakları anıyı önden hazırlıyoruz. Donanımlı ve profesyonel rehber kadromuz zaten dünyanın birçok noktasında bu talep edilen deneyimleri yaşamış ve çok iyi bilen kişiler oluyor; bundan dolayı gezginleri çok pencereli bir seyahate çıkarabiliyorlar. Yoksa rehber sadece çevirmen değildir, hatta bizimle gelen misafirlerimizin çoğu zaten yabancı dil biliyor oluyor, işte bizimle seyahat edenlere hem bilgi olarak konfor sağlarken hem de gördükleri, yaşadıkları hakkında farklı bakış açıları sağlıyoruz.”
Kuzey Kore vizesi veren tek yetkili acente olduklarını da bildiren Ozan, bu ülkenin adeta bir zaman tüneli yaşattığını vurguluyor. 1989 öncesi Doğu Bloğu ülkesi modelini dünyada yaşayabileceğiniz tek ülkenin Kuzey Kore kaldığını kaydeden Tulga Ozan, birkaç sene sonra çok hızlı bir değişime gireceğini savunarak mutlaka görülmesi gereken bir yer olduğunun altını çiziyor. “Kuzey Kore şu anki haliyle çok heyecan verici bir ülke. Kişiye özel harika deneyimler sizi bekliyor” yorumunu yapıyor.
İstanbul Rehberler Odası Başkanı Sedat Bornovalı anlatıyor
UZMAN BİR REHBERLE GEZMENİN FARKI
“Kişiye özel geziler kuşkusuz her zaman vardı ancak son zamanlarda biraz daha öne çıktı. Öncelikle, internetin yayılmasıyla zamanında başlı başına statü sembolü sayılabilen gezmek ve gezilen yerlerin belli başlı eserlerini görmek artık sıradan sayılabilmeye başladı. Ayırt edici geziler yapma isteği oluşunca da en standart programlar yetmez hale geldi. Kişiye özel programların öne çıkma sebeplerinden bir tanesi bu.
Ayrıca bu şekilde seyahat etmiş, şehir içi geziler dahil olmak üzere birçok destinasyonu zaten görmüş olan kişiler artık en belirgin ziyaret yerlerini hızla gözden geçirip hepsi hakkında bir miktar bilgilendikleri gezilerin ardından, bazen bir süre sonra, en çok akıllarında kalan ve mutlaka daha fazla zaman ve derin bilgiyi hak eden anıtlara, eserlere, kültür ve doğa varlıklarına odaklanabilecek şekilde aynı yerlere dönmeyi, buraların tadını tam anlamıyla çıkarabilmeyi diliyorlar.
Bu deneyimi kimlerle paylaşmak isteyeceklerine dair de kafalarında bir fikir belirmiş oluyor. Örneğin, yürümeyi, alışverişi, tarihi, gastronomiyi seven/sevmeyen dostlarını ilk ziyaretlerinde akıllarına getirip sonraki gezide kısıtlı bir ekip şeklinde sadece belirli deneyimlere odaklanarak yeni bir grup oluşturup gezmeyi arzuluyorlar. Yani kişi dediğimiz zaman kuşkusuz sadece münferit gezileri düşünmemiz yeterli olmaz. Daha ziyade “butik” veya “tailor made” tabir ettiğimiz kavramlar çağrışım yapmalı.
Bu durumda da kuşkusuz arzu edilen destinasyona veya gezi türüne emek vermiş bir rehberle irtibata geçerek hangi güzelliklerin üzerinde ne kadar durulacağı, nasıl bir araya getirilecekleri en temel unsur hale geliyor. Böylesi bir odaklanış bazen yarım gün veya tam gün bir tek tarihi eserde zaman geçirmek, arka planındaki tüm kültür birikimiyle birlikte burayı tam anlamıyla kavramaya çalışmak şeklinde de kendini gösterebiliyor.
Bazı yurt dışı destinasyonlarda çok zamandır bu konuda uzmanlaşmış, bu tür gezileri alışkanlık haline getirmiş yerel acentalar var. Bizde de son yıllarda bu yönde gelişmeler hızla ilerliyor. Yurt dışındaki turlar bazen tam yabancıların belirlediği şekilde uygulanıyor bazen müşteri talebine göre daha da özelleştiriliyor.
Bu turların yürütülmesinde kuşkusuz her rehberin her konuda uzman olmasına olanak yok. Ancak uzmanlık alanlarını tanıtmayı başaran rehberler bu alanda bir adım öne çıkıyor ve programlarda belirleyici oluyor.