Yangın sezonu açıldı!

Yangın

Last Updated on 2 Temmuz 2019 by Yaşar Çelik

Her sektörde olduğu gibi, turizm sektöründe de en çok iş yapılan, hareketli sezon, yani yaz sezonu başladı. Tabii bununla birlikte ‘Yangın Sezonu’ da yeni oyunlar için perdelerini açtı. Mazide bunca kötü anı varken, Orman alanlarının yanıp kül olması, büyümesi onlarca yıl süren ağaçların kötü kaderine ‘Dur!’ denmesi gerektiğini düşünüyor insan.

Doğa katliamlarına sebebiyet veren ve dünyanın her yerinde meydana gelebilecek bu felaket olayları genelde faili meçhul olarak kalır. Sonrasında her şey olup bittikten ve iş işten geçtikten sonra, konu enine boyuna incelenir. Kriz masaları kurulur, soruşturmalar açılır, bilinmezlikler baş gösterir, kimilerinin kelleleri istenir, itirazlar, suçlamalar, çekimser kalanlar, hedef gösterenler, hedef tahtasına girenler, idam sehpasına çıkarılanlar, aradan sıvışıp tüyenler, suçunu kabul etmeyenler ve hedef saptıranlar olur. Tüm bunlar olurken sonuç itibariyle zaten iş işten geçmiştir. Sonucun meydana getirdiği erozyondan sonra, durumu tekrar eski haline getirerek hadiseyi yap-boz modeli olarak düşünenler aslında fena halde yanılırlar. Saydıklarımız, doğa ve tabiat örtüsüne zarar veren, yenilenmesi ve düzeltilmesi uzun yıllar alabilecek bir süreçtir.

Akıllı toplumlar hatalarından ders alan, medeni ve çağdaş anlayış ile çalışan ve üreten toplumlardır. Onlar, önceden yaşadıkları olumsuzlukları tekrar yaşamamak adına önlemler alır, bunu kanunlar ile yasalaştırır, bakım, kontrol ve koruma unsurları oluşturarak, bu modeli her geçen zaman diliminde modern metotlarda destekler. Yasaların kabul ettiği kriterlerin uygulanması aşamasında sivil toplum örgütlerinin desteği alınır, toplum bilinçlendirilir, eğitim kurumlarında olarak işlenir.Bir bütündür Vatan, medeniyet seviyesine erişmiş milletler için. Her metrekaresi birdir, bütünü tamamlayan. Coğrafi yapısı ne olursa olsun, burada meydana gelebilecek olası felaketler için kriz ekipleri teyakkuz halindedir. Özellikle sezonu gelen felaketler öncesinde, koruma faaliyetleri arttırılır. Sorumluk hangi resmi kurumda olursa olsun, bu çalışmalara sivil örgütler ve gönüllü vatandaşlarda dâhil edilir.

Bunlar; anlayacağınız gibi modern ve gelişmiş toplumlarda sıklıkta görülebilecek olaylardır. Çok mu zordur tüm bunları hayata geçirmek? Hayır, kesinlikle zor değildir. Bu sadece ve sadece iyi organize olmanın ve hareket etmenin temel unsurlarını hayata geçiren faaliyetler bütünüdür. Aslında Ülkemizdeki uygulamalarda modern toplumların seviyesindedir. Modern olmayan ve medeniyet seviyesine henüz erişememiş toplumlarda ise bunun tam tersi olur.

Neler yapılabilir peki, tüm bunların önüne geçmek veya önceden hazırlıklı olarak, zarar ve zayiatın büyümesini engellemek adına? Hele hele Türkiye gibi bir Ülkede her sene yaşanan, adı yangın olan felaketin önüne geçmek için kanun maddeleri ile asgari önlemlerin alınması kaçınılmazdır. Konu ile ilgili olarak belki de mevcut kanun ve mevzuatların güncellenmesi gerekli olabilir.Yangın olasılıklarını asgari seviyede kontrol altına almak amacı ile acaba bu güne kadar yetkili kurum, yani Tarım ve Orman Bakanlığı yetkililerinin bir A, B ve hatta C planları var mıdır?

Buna göre;

MEVCUT KANUN MADDELERİNİN YENİDEN DÜZENLENMESİ

1.Mevcut Orman koruma kanun maddeleri taslağının yeniden günümüz esaslarına göre güncellenmesi(Tarım ve Orman Bakanlığı / ORMAN KANUNU / Kanun Numarası: 6831 / Kanun Kabul Tarihi: 31.08.1956 – Resmi Gazete Tarihi: 08.09.1956 Sayısı: 9402) kolay anlaşılması, uygulanabilirliği ve ceza-i Hüküm şartları arttırılmalıdır / Madde 91 – (değişik madde: 23.09.1983 – 2896/36 MD.
Değişik madde: 23.01.2008–5728 S.K./198.mad.)

2.Kanunların pratik uygulanabilirlik esaslarına göre düzenlenmesi(mevcut kanun maddelerinin bazıları 1956 yılından sonra birçok kez düzenlenmiş, ancak birbirlerini tamamlayıcı etkilerinin olması, açık yorumlara sebebiyet vermektedir)

YANGIN SÖNDÜRME / MÜDAHALEİSTASYONVE EKİPMANLARI

1.Hükümetin Tarım ve Orman Bakanlığı bütçesini arttırmak suretiyle, yurt genelinde ihtiyaç olan araç ve gerekçelerin alımı ve tahsis etmesini sağlanması.
2.Aktarılan bütçe ile mevut olan söndürme ve müdahale istasyonlarının ihtiyaç olan çeşitli ekipmanlar ile yeniden düzenlenmesi.
3.Teknolojik araç ve gerekçelerle müdahalelerden kısa süre netice alınacak hale gelinmesi.
4.Yangın Söndürme istasyonlarının il, ilçe ve beldelere göre yeni düzenlenmeleri, ihtiyaca uygun hale getirilmesi, bölgelere yapılacak müdahaleye göre uygun noktaların belirlenerek oluşturulması.
5.Her istasyona başlıca demirbaş araç ve gereç tahsisinin yapılması. Müdahale esnasında öncelikli olarak başka bir yerden talep edilmesinin ve zaman kaybının önlenmesinin sağlanması.
6.Yurt dışından yangın söndürme uçakları kiralanması neticesinde meydana gelen masrafların asgariye indirilmesi amacı ile bu tarz müdahaleler için üretilmiş uçakların leasing usulü ile satın alınması.
7.Yerel yönetimler, kendi bünyelerinde oluşturdukları yangın söndürme ve müdahale birimlerini tekrar gözden geçirmeli, eksik, amacına uygun olmayan araç ve gereçlerini tedarik etmelidir.

PERSONEL TAHSİSİ

İstasyon görevlileri
1.İstasyonlarda görevlendirilecek yer hizmetleri ve kara lojistik personelinin asgari bir eğitim seviyesi şartı koyulması (en az lise mezunu) ve buna göre sınavla personel alınması.
2.Hava ve kara lojistik Personelinin birbirleriyle gösterecekleri çalışma uyumunu arttırmak amacı ile sürekli eğitilmesi, mesleki tatbikatlar ile diri tutulmasının sağlanması.

YANGIN KONTROL EKİPLERİ

1.Bölge istasyonlarına bağlı çalışacak ekipler, sorumlu oldukları bölgede, kendi kontrol noktalarını sürekli gözlem altında tutmak suretiyle görev yapacaklardır.
2.Kontrol ettikleri bölgeyi mobil bir görev anlayışı ile kontrol edecek ve olası tehlikeli durumlarda müdahale etmeleri sağlanacaktır. Özellikle Ormanlık bölgelere yakın köylerde, burada yaşayan vatandaşları yangınlara karşı önleyici ve bilinçlendirici faaliyetlerde bulunacaklardır (anız yakılmaması, tarlaların temizlik aşamasından sonra oluşan kurumuş otların yakılmadan buradan naklinin sağlanması)

Ormanlık bölgede mevcut olan ve yangına sebebiyet verebilecek her türlü malzeme ve nesnenin tehlike arz etmesinin önlenmesi sağlanmalıdır (elektrik kabloları, çöp yığınları, metal ve cam atıklar)

3.İstasyon görevlilerine özellikle yaz döneminde sivil savunma görevlileri de eşlik ederek görev yapacak, personel sayısının arttırılması ile kontrolün daha sağlıklı hale getirilmesi sağlanacaktır. Bu çalışmalara stajyer öğrencilerinde katılması, burada yapılan uygulamalar hakkında bilgi verilmesi, ileriye yönelik personel tahsislerine katkı sağlayacaktır.

Görüldüğü gibi, mevcut düzenlemelerin yeniden ele alınarak güncellenmesi yetkililerin hareket ve kabiliyet alanlarını genişletecektir. Yangın felaketleri neticede hepimizi üzdüğü gibi Ülkemize büyük zararlar vermektedir.

Yoksa sadece gidenlerin arkasından çaresizce bakanlar gibi olayları izlemekle mi yetineceğiz? Her sene onlarca yangın felaketlerinin yaşandığı Ülkemizde yanan ağaçlar bizim değil midir? Orman yangınlarının sadece Ülkemize has bir felaket olmadığını düşünerek kendimizi teselli edebiliriz belki. Ancak yanan ağacın dini, imanı ve milliyeti olmadığına göre yeryüzündeki tüm ağaçlar bizimdir. Komşu Ülkelerde meydana gelen yangın felaketleri bizleri sevindirmez, aksine üzer ve hüzünlendirir. Derde çare olmak ister insan, elinden bir şey gelmese de. Bir ağaç gölgesine sığınıp rüzgâra eşlik eden yaprak sesine kulak vermek isteriz çaresizce.

Sevgi ile kalın

Can Bekin