Yunus Emre Enstitüsü ve Avustralya Türk Dostluk Birliği (ATMA) ortaklığıyla düzenlenen 3. Avustralya Türk Film Festivali, Organize İşler: Sazan Sarmalı ve Öldür Beni Sevgilim gibi Türk sinemasının son zamanlarda başarı kazanmış filmleriyle 15 Eylül’e kadar Avustralyalı sinemaseverlerle buluşmaya devam ediyor.
Avustralya’nın Sydney ve Melbourne kentlerinde gerçekleştirilen festivalin Sydney’deki açılışında, Yunus Emre Enstitüsünün davetlisi olarak Avustralya’ya gelen Diriliş Ertuğrul dizisindeki Halime Hatun karakteriyle büyük beğeni toplayan Esra Bilgiç de yer aldı. Başarılı oyuncu, ayrıca festival kapsamında yapılan sinema panelinde hayranlarıyla bir araya geldi.
BAŞARILI TÜRK FİLMLERİ AVUSTRALYALI SİNEMASEVERLERİN KARŞISINDA
Türkiye ile Dünya ülkeleri arasındaki dostluğun ve kültürel bağların pekişmesi amacıyla faaliyet gösteren Yunus Emre Enstitüsü ve Avustralya Türk Dostluk Birliği (ATMA) ortaklığıyla Dışişleri Bakanlığı Sidney Başkonsolosluğunun destekleriyle düzenlenen festival kapsamında Sydney ve Melbourne şehirlerinde 10 gün boyunca Organize İşler: Sazan Sarmalı, Can Dostlar, Öldür Beni Sevgilim gibi başarılı filmler Avustralya’daki sinemaseverlerle buluşuyor. Ayrıca Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinemalar Genel Müdürlüğünün de katkılarıyla Üç Yol, Rüya ve Semih Kaplanoğlu’nun yönetmenliğinin yaptığı Buğday filmi de Avustralyalı sinemaseverlerle buluşuyor.
Festivale İşçi Partisinden Yeni Güney Galler Eyalet Parlamentosuna giren ilk Müslüman milletvekili Jihad Dip’in yanı sıra birçok yabancı misyon temsilcilikleri, yabancı kültür enstitülerinin temsilcileri, sanat, siyaset ve iş dünyasından çok sayıda davetli katıldı.
BAŞARILI OYUNCUDAN ÖNEMLİ YORUM
Festivalin galasında, Diriliş Ertuğrul dizisindeki Halime Hatun karakteriyle izleyicilerin beğenisini kazanan Esra Bilgiç yer aldı. Bu yıl üçüncüsü düzenlenen festivale Yunus Emre Enstitüsünün davetlisi olarak Avustralya’ya gelen başarılı oyuncu Esra Bilgiç; “Yunus Emre Enstitüsü ile yaptığımız işlerden üçüncüsü. Daha önce Londra’da buluştuk. Sonra İstanbul Şehir Üniversitesinde bir araya geldik. Şimdi de YEE ve birçok sponsorun desteğiyle Avustralya Sidney’de Türk Film Festivali’nde buluştuk. Çok uzun süren bir yolculuk ardından buraya geldik. Bizim için yorucu geçti ama çok keyifliydi. Güzel filmler izledik. Film hakkında ve Türk sineması hakkında çok güzel sohbetler ettik.
Yunus Emre Enstitüsü ve yerel sponsorlarla gerçekleşen bu tür etkinlikler bize oyunculuk anlamında hem de oyuncu olarak etkilediğimiz insanlarla buluşma noktasında ve o sıcaklığı birbirimize geçirebilme anlamında büyük bir imkan sağlıyor. Bundan sonra, dizilerin ve sinema filmlerinin dünyada izlenildiği her yerde bu tür festivallerde bulunmak istiyorum. Çünkü Türk dizilerini filmlerini izleyen seyircilerle buluşmak bizim için daha farklı vizyonlar, kapılar ve pencereler açıyor.
Bugün burada tanıştığım insanlar dünyaca ünlü yazarlar ve kısa film yönetmenleriydi, aynı zamanda Avustralya için de çok önemli isimlerdi. Türk olmaları da bizim için ayrıca gurur kaynağı. Onlarla tanışıp Türk sineması Türk dizileri ve yabancı yapımlar arasındaki farkı konuşmak da bizim kafamızda başka şeyler canlandırıyor.”
ÖDÜLLÜ YÖNETMENLERLE BİR ARADA
Festival kapsamında Sydney Morning Herald Gazetesinin başyazarlarından Garry Maddox’un moderatörlüğünde gerçekleşen, sevilen oyuncu Esra Bilgiç’in yanı sıra uluslararası ödüllere sahip yönetmen Serhat Caradee ve genç Avustralyalı Türk yönetmen Mert Berdilek katılımıyla düzenlenen sinema panelinde, sinemaseverler sinemaya dair merak ettiklerini sorma ve katılımcıların tecrübelerini birinci ağızdan dinleme fırsatı yakaladılar.
“Türk dizi ve filmlerinin Türkiye’ye olan etkisi çok büyük”
İnternet platformlarındaki Türk dizi ve filmlerinin Türkiye’ye olan etkisine yönelik yöneltilen soruya cevaben Esra Bilgiç; “Türkiye özellikle de İstanbul başka hisler uyandıran yapıya sahip farklı bir yer. Tıpkı ‘taşı toprağı altın’ deyişindeki gibi bambaşka bir havaya sahip çok büyülü bir şehir. Böyle bir güzellik içerisinde çekilen ve gerçekten konusu iyi olan bir iş izledikleri zaman hem ülkeye merakları hem de işe merakları daha da artıyor. İnternet üzerinden yayın yapan uluslararası platfotmların yapımlarının Türkiye’de başarılı olmasına ve bu hızlı büyüme içerisinde Türk senaryolarına yer verilmesinden büyük bir memnuniyet duyuyorum. Böylelikle biz kendi ülkemizi kendi kültürümüzü kendi yeteneğimizi ve senaryomuzu dünyaya ulaştırma şansı sağlıyoruz. Bu bizi daha geleneksel olmaktan daha ulusal olmamızı sağlıyor. Buna benzer platfomların sinema endüstrisine çok büyük katkıları oluyor. Belki benim de gelecekteki işlerimden birisi bu platformlardan birinde olacak” dedi.
Yunus Emre Enstitüsü kültürel etkinliklerine devam ediyor
Avustralya’da geçtiğimiz yıl faaliyetlerine başlayan Yunus Emre Enstitüsü Melbourne şehrinin yanı sıra diğer eyaletlerdeki Sidney, Kanbera, Brisbane, Perth, Adelaide, Hobart şehirlerinde de film haftaları, paneller, sergiler, konserler, festivaller, el sanatı atölye çalışmaları gibi etkinliklerini sürdürecek. Ayrıca Yunus Emre Enstitüsünün modelinin uygulanacağı yetişkinlere yönelik Türkçe kursları da Uluslararası Avustralya Maarif Okulu bünyesinde Ekim ayında başlanacak.
Yunus Emre Enstitüsünün Avustralya genelinde tüm faaliyetleri “Yunus Emre Enstitüsü Melbourne” hesaplarından takip edilebilir.