Göbeklitepe’yi kim keşfetti?

Şanlıurfa’nın Göbeklitepe Arkeolojik Alanı Türkiye’nin 18’inci varlığı olarak UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne kaydedildi.

Last Updated on 16 Ocak 2020 by Turizm Günlüğü

Dünyanın günümüze ulaşan en eski tapınağı olarak bilinen Şanlıurfa’daki Göbeklitepe’nin keşfedilmesinde rol oynayan Mahmut Yıldız, bu büyük keşfin hikayesini Redbull.com’a anlattı.

Tarlasını sürerken tarihi kalıntılar bulan tarlanın eski sahibi, şimdiki bekçisi Mahmut Yıldız, hikâyeyi ve yeni gelişmeleri bakın nasıl anlatmış.

Göbeklitepe’nin keşfedilmesinde rol oynayan Mahmut Yıldız

Amcası ile tarlasını sürerken tarihi kalıntılar buldu

Mahmut Yıldız, keşfin başlangıcını şu sözlerle anlattı: “Biz tarlayı sürerken buranın altında harabe ya da köy olduğunu tahmin ediyorduk çıkan taşlardan. Şanlıurfa halkı da gelip burada dilek diliyordu. Hastaların gelip burada şifa bulduğunu söylenirdi. Çocuğu olmayanlar gelip kurban keserdi. Davar sahipleri de burada kurban kesip yemek dağıtıyordu, hayvanları herhangi bir hastalığa yakalanmasın diye. Biz amcamla tarlayı sürüyorduk. Birkaç sene sürünce tarlada taşlar yüzeye çıkmaya başladı. Taşları kenara koyuyorduk çalışmak için. Traktör girmezdi zaten buraya, öküzlerle sürüyorduk. Taşları kenara atarken iki tane resimli taşı fark ettik. Biri yarım insan boyunda bir kertenkele. Sonra bunlar Şanlıurfa’da müzeye verildi. 7-8 sene orada kaldı. Sonra Alman arkeologlar onu görünce 1993’te gelip kazı başlattı.”

‘Dünyanın her yerinden insanlar bize teşekkür ediyor’

Şimdi Göbeklitepe arazisine bekçilik yapan Mahmut Yıldız’ın bir başka ismi daha var, o da ‘Tarihin Bekçisi’. Yıldız buna ilişkin, “Her cefanın sonunda sefa vardır. Biz de bu tarlada çalışırken çok cefa çekerdik. O cefadan kurtulduk ama tarla da elimizden gitti. Devlet burayı kamulaştırdı, Almanya’dan gelip kazı yaptılar. Şimdi de dünya kültür mirasına girdi. Tabii gurur duyuyorum. Dünyanın her tarafından gelen insanlar teşekkür ediyor bize. Güzel bir şey bu. O cefanın karşılığını yaşıyoruz” dedi.

#TGilekeşfet haber önerisi: İnsanlığın ilk anıtsal tapınağı Göbeklitepe Netflix’in fantastik dizisinde

‘Kazı çalışmalarının artırılması lazım’

Göbeklitepe’nin dünyaya daha fazla tanıtılması için gündemde olan projelerden de bahseden Yıldız, “Buranın eksikleri var. Kazıyı hızlandırmak lazım. Senede 40-45 gün çalışma yapılıyordu önceden. Şimdi üç aya çıktı bu süre. Bu inşallah 6 aya kadar çıkar. Ne kadar kazılsa o kadar iyi şeyler de çıkar” diye konuştu.

Red Bull Amaphiko Connect etkinliğinde daha iyi bir dünya inşa etmek için emek veren 12 sosyal girişimci ile bir araya gelecek olan Mahmut Yıldız, katılımcılara da bir öneride bulundu: “Her şeyin ciddiyetini anlamak, doğrusunu öğrenmek lazım. İşin gerçeği neyse, kimin emeği geçmişse unutmamak lazım. Yabancı olsun, tarla sahibi olsun. Her şey çalışmakla oluyor. Oturduğum yerde kazanç sağlayayım diye bir şey olmaz. Bir iş ne kadar zorsa o kadar güzel şeylere sebebiyet verir.”

Toplumsal sorunlara çözüm üretmek isteyen sosyal girişimcileri bir araya getirerek, projelerine destek olmayı ve onları her anlamda geliştirmeyi amaçlayan bir platform olan Red Bull Amaphiko’nun eğitim programı Red Bull Amaphiko Connect, bu yıl Göbeklitepe’de gerçekleşecek. 24-25 Eylül 2019 tarihlerinde düzenlenecek olan programda sosyal girişimciler hem projelerini geliştirmek için bir arada olacak hem de tarihin en önemli dönüm noktalarından birine şahitlik eden Göbeklitepe’de çok özel seanslara da yer verecek olan özenle hazırlanmış bir eğitimin tadını çıkaracak.

1990’lı yıllarda keşfedildiği tarihten beri dünya tarihini yeniden şekillendirmesi beklenen ve her geçen gün yeni bir bilgiyle bilinmeyenleri gün ışığına çıkaran Göbeklitepe, bu sebeple insanlığın sıfır noktası olarak anılıyor.