Last Updated on 21 Ekim 2020 by Sahra Gülal
1 Aralık’ta gerçekleştirilecek seçimler öncesi TÜRSAB TV’de “Biz Bize: Adaylar Anlatıyor” programına katılan TÜRSAB Başkan adaylarından Lite Turizm’in sahibi Tansu Demir, süreç ile ilgili önemli değerlendirmelerde bulundu.
TURSAPNET Kurucu Moderatörü Cemal Kızıltan‘ın moderatörlüğünde gerçekleştirilen “Biz Bize: Adaylar Anlatıyor” programında “adaylık, ekip örgütlenmesi, acentelerin denetlenmesi, kurumsallaşma” gibi birçok konuya değinen Tansu Demir’in açıklamalarından dikkat çeken o başlıklar şöyle:
Neden aday oldunuz?: Bu konuyu çok sorguladım. Çünkü işin doğrusu aday olmanın getireceği avantajlar olduğu gibi dezavantajları da çok. Bildiğiniz gibi herhangi bir şeye adaylık sponsorluk gerektiriyor. Ama ben çağımızın teknolojik değerlerine güvendim. Hem aktif olarak hem de sosyal medya aracılığıyla meslektaşlarıma ulaşacağımı düşündüm. Temel çıkış noktamızın bir diğer sebebi ise şuydu: Öz güven cesareti vermek! TÜRSAB 8 bin 500 üyesinin yüzde 90’ı KOBİ. Yani benim gibi ölçekli acenteler. Biz 8 bin 500 kişilik bir apartmanda yaşıyoruz ancak karşı villadan seçiyoruz ve derdimizi onlara anlatıyoruz. Biz dedik ki “biz yaşıyoruz, biz çözelim.”
Ekibiniz ve BTK’lardaki örgütlenmeniz hakkında bilgi almak isteriz: Yaklaşık 50 kişilik bir temel kadroyuz. Kendi aramızda bir whatsapp grubumuz var ve buranın içerisinde çok ünlü insanlar yok. Hepimiz genç turizmciler olarak yer alıyoruz. Temel skalamızda genç jenerasyon var. Ve zaten etki alanımıza baktığımızda bize gönül verenler genç jenerasyon. Yani turizmin geleceği… İnsanlar böyle bir değişim istiyor. Dokunabileceği ve güvenebileceği bir başkan istiyor. Ekibimizde kendi alanında düzgün, işinde gücünde insanlar var. Biz şuna önem verdik: İşini iyi yapmasına, hayatla ilgili bir pürüzü olmamasına, kendiyle barışık olmasına… Kadın adaylarımız çok olsun istiyoruz ancak zaman ayırmaları oldukça zor görünüyor. İyi ve sürekli bize katkı sağlayan kadın meslektaşlarımız var ancak belki de hayatın getirdiği sorumlulukların fazla olması nedeniyle ilgilenemiyorlar.
TÜRSAB amir mi, memur mu?: Belki yerine göre ikisi de. Biz diyoruz ki temelde TÜRSAB’ı sendika gibi yöneteceğiz. Delegemin haksız olduğunda bile hakkını savunan bir yapıda olacağım. Çünkü temel çıkış noktam biz sektörün en zahmetli yerinde olmamız. Paydaşlarımıza saygımız var ancak ekonomik dalgalanmalar bizi vuruyor. İstihdam sorunlarımız var. İş yükümüz arttığı zaman istihdamı arttırıyoruz, iş bir anda düşünce o personel yok oluyor. Çıkarma maliyetleri büyük. Acentelerde bu dengeyi sağlamak çok zor. Çünkü yaşadığımız ülke stabil değil. Her şeyden etkilenebilen bir ülkeyiz. Coğrafik olarak sıkıntımız büyük. Ve bu sorunların ilk negatif etkileri direkt turizm sektörüne yansıyor. Bütün kırılmaları biz yaşıyoruz. O yüzden TÜRSAb amir mi, memur mu olmalı yolundan çıktık: Ve bence memur olmalı. Hizmette memur ama temsilde amir olmalı.
“TÜRSAB, üyesi acenteleri denetleyeceğine kaçak acenteleri denetlesin” diye bir beyanınız var ancak bu denetleme sürecinin bir prosedüre göre gerçekleştiğini biliyoruz. Bu konuda yapılmayanlar ve denetim önerileriniz neler?: Ben bu ifadeyi kullanırken şunu kastettim: Denetim bizde yasal olarak da kaçağı tek başımıza denetleyebilme şansımız yok. Birincisi tek başımıza denetleyebilir olmamız lazım. İkincisi de denetlemede çok aşırıya gidilince insanlara da yazık. Çok şikayetler geliyor. Tabii ki de denetimler olsun. Ama kaçakların bir ayracı var. Her TÜRSAB aracını denetlemek insanlara zulüm. Aracınız turist dolu dakika bir gol bir aracınız durduruluyor. Görünüm olarak çok kötü. Çünkü turist bunu TÜRSAB olarak değil, bir özgürlük kısıtlaması olarak düşünüyor. Militer bir hadise gibi algılıyor bunu.
Barkod uygulaması var. Bu QR kod uygulamasını daha işlevsel hale getirmek lazım. Kontratı, acente belgesi ve rehber kodu girildiği zaman direkt geçebilmesi lazım. Ancak taradığınızda şu an sadece şirket ismi gözüküyor. Biz bu sorunu teknolojiyle aşabileceğimizi düşünüyoruz. Yurt dışında durdurma gibi bir uygulama söz konusu değil. İşini düzgün yapanlara alanın daha rahatlaştırılması gerektiğini düşünüyorum.
Hayalinizdeki kurumsallaşma olgusu: Daire başkanlıklarını yeniden yapılandırmamız gerekiyor. İnsana dayalı sistem olmaz. Mobil ve ortak bir sisteme geçebiliriz. Bizde her şey çok insana bağlı ve ben bunu çok sağlıksız görüyorum. Proje Daire Başkanlığımız, Dijital Daire Başkanlığımız, TÜRSAB’ın büyük bir kütüphanesi yok. Her şeyin standartını belirleyeceksiniz, şahsa bağlı olmayacak. Güçlü bir profesyonel kadro, bu kadroya yön verecek, vizyonu ile destekleyecek yönetecek olan bir temsil heyeti ve teknik donanım.
18 senelik bir yönetim vardı. 18-20 aylık başka bir yönetim var. Yapılan eleştirileri yeni yönetime mal eden arkadaşlarımıza nasıl bakıyorsunuz. Bu başarısızlıklarda kimlerin payı var?: Haksızlık yapmamak lazım. Herkesin payı var. Mudahil olmadığımız ve çok geç fark ettiğimiz için belki bizimde payımız vardır. Rasyonel gerçeklerle hayatı değerlendirmek lazım. 18 aylık yönetimin payı 18 aylıktır. 20 yıllık yönetimin payı 20 yıllıktır.
Genç arkadaşlar niye kendileri aday olmuyor?: Sanırım biraz tanınırlığın getirmiş olduğu bir avantaj var. Biz iki dönem değişim hareketinde sahada çalıştık. Yeni birinin yüzünün tanınması ve bedeli çok uzun. Bir de bizde jenerasyon olarak yakınız. Her akşam fikir paylaşıyoruz. Bu önemli bir sorumluluk. İşinizi gücünüzü bırakıyorsunuz.
Proje Daire Başkanlığı ne iş yapacak?: Bu başkanlığı TÜRSAB içerisinde kuracağız. Üyeler için KOSGEB, İŞKUR…vb. bunlarla görüşmeler yapacağız. Projelendirme gerekiyor. Bu olmazsa karşılığı da olmuyor.
TÜRSAB TV’de yayınlanan “Biz Bize: Adaylar Anlatıyor” programı izleyen seyirciler de TÜRSAB Başkan adayı Tansu Demir’e sorular yöneltti. İşte izleyicilerden gelen sorular ve Tansu Demir’in cevapları:
Firuz Bey size birçok görev vermiş peki bu yol ayrımı nasıl gerçekleşti?: Başkanla hiçbir zaman kötü ilişkimiz olmadı. Saygı ve sevgi içerisinde bir süreç geçirdik. Aynı çizgide buluşmak zorunda değiliz hayatta. Arkadaşlığımız, dostluğumuz herkesle ve başkanımızla bakidir. Ama bu yönetimsel şeyler daha farklı konular.
Havalimanlarındaki güvenlik kontrolleri kaldırılmalı mı, birkaç terörist için bütün insanlar denetlenmeli mi?: Bu tartışılabilir bir konu. Mesele Avrupa’daki çok havalimanında güvenlik kontrolü yok, direkt geçiyorsunuz. Kaçak tur alanında bir soru gibi geldiği için benim demek istediğim; bizim kendi meslektaşlarımızın denetlenmesinde çok aşırıya gitmemekti.
Servis bedelleri ve bankaların uyguladığı mil puanlarıyla ilgili haksız rekabeti önlemek adına çözüm öneriniz var mı?: Bu çok zor. Bir süreç gerektiriyor. Thomas Cook niye battı; Çünkü turizm tüketicisinin turizme bakış açısı değişti. Tüketici paketini artık kendisi hazırlıyor.
ISO 9001: Mevcut sistem entegrasyonu içerisindedir. Yani kalite standartı. Biz onu bütün acentelerimize vereceğiz. 6 ay içerisinde tüm acentelerimizi ISO belgeli yapacağız.
Rehberlerin almış olduğu yüksek ücretleri nasıl önlemeyi düşünüyorsunuz?: Birincisi rehber bulma sorununu aşalım. Rehber arkadaşlarımız haksızlık etmeyelim. Bütün yıl tur bulamıyorlar. Belli dönemsel bir iş kolu bu. Onları öyle değerlendirmek lazım.
TÜRSAB TV’deki “Biz Bize: Adaylar Anlatıyor” programına katılacak olan diğer Başkan adayları ve detaylar şöyle:
- 11 Kasım Pazartesi saat 15.00 – Selam Turizm’in sahibi Hasan Erdem
- 19 Kasım Salı saat 15.00 – Detur’un sahibi ve TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya
TÜRSAB 24’üncü Olağan Genel Kurulu‘nun birinci toplantısı 25-26 Kasım 2019 günü saat 10:00’da gerçekleşecek. Ancak birinci toplantıda çoğunluk sağlanamaz ise ikinci toplantı 30 Kasım 2019 Cumartesi günü saat 09:00’da yapılacak. Toplantılar İstanbul Kongre Merkezi (ICC) Rumeli Oditoryumu- Darülbedai Cad. No:3 Şişli-Maçka adresinde düzenlenecek.
Merakla beklenen seçimler ise 01 Aralık 2019 Pazar günü İstanbul Lütfü Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı – Rumeli Salonu, Harbiye adresinde aynı saatte yapılacak.
TÜRSAB Başkan adaylarından Lite Turizm’in sahibi Tansu Demir, Cemal Kızıltan’ın sorularını yanıtladığı “Biz Bize” programının tamamını aşağıdaki videodan izleyebilirsiniz.