Son günlerde özellikle 9+1 ile taşımacılık yapan seyahat acentası araçlarına yönelik Taksiciler tarafından yapılanan saldırılara ilişkin Türkiye Seyahat Acantaları Birliği’nden (TÜRSAB) bir açıklama geldi.
Açıklamada son günlerde sıklaşan saldırıların turizm ve turizmcilerden çok ülkeye zarar verdiği; “Seyahat acentalarının müşterilerine sundukları taşıma hizmeti organize seyahatin bir parçası olduğu, Turizm Bakanlığının bir an önce bu konuya sahip çıkarak seyahat acentalarının faaliyetlerini güvenle yapabilmelerini sağlaması, İstanbul’da turizme büyük darbe vuran bu olayların İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve ilgili diğer makamlarca alınacak önlemlerle daha fazla zarar vermeden bir an önce önlenmesi en büyük dileğimiz ve tüm seyahat acentaları adına talebimizdir” ifadeleri yer aldı.
Açıklamanın tam metni:
“KAMUOYUNA AÇIKLAMA
İstanbul’da son günlerde seyahat acentalarına karşı sıklaşan ve taciz boyutundan saldırı boyutuna evrilen davranışlar turizmcilerden çok turizme, bir başka deyişle ülkemize zarar veriyor.
Her gün bir yenisine şahit olduğumuz olaylarda bilinçsizce hareket ederek , ülke imajına zarar verecek düşüncesiz eylemlerde bulunarak turist taşıyan araçların yolunu kesmek, tek amacı turiste hizmet vermek olan seyahat acentası çalışanlarını darp etmek ve böylece ülkemize eğlenmek, huzurla gezmek için gelen turistleri rahatsız etmek suretiyle telafisi imkânsız zararlara yol açmaktadır.
Kamuoyunun bilmesi gereken en önemli husus; turizm faaliyetleri içinde, bu faaliyetlerin ayrılmaz parçası olan ulaşım hizmeti, taksicilik ve/veya toplu taşıma ile verilen hizmetlerin ikamesi değildir. Seyahat acentalarının müşterilerine sundukları taşıma hizmeti organize seyahatin bir parçası olup salt taşımadan ibaret bir hizmet söz konusu değildir. Bu nedenle kendi mesleğine de zarar verenlerin sandıkları, anladıkları gibi taksi hizmeti alacak kişilere sunulan alternatif taşıma hizmeti gibi değerlendirilemez. Seyahat acentaları tarafından sunulan transfer ve tur kapsamındaki taşıma faaliyetinin tabi olduğu mevzuat, standart ve kurallar mevcut olup, bu hizmet organize bir faaliyet olarak turiste sunulur. Ancak, maalesef bu konuda bazı taksiciler gibi başka makamlarca da bu konuda hatalı uygulama örnekleri sıkça karşımıza çıkmaya devam etmekte, bir an önce çözüm kavuşturulmadığı takdirde ülkenin geleceği olarak kabul edilen turizm sektörü bu nedenle büyük kan kaybına uğrayacaktır.
Kısaca özetmeye çalıştığımız hususlar, ülkemizde turizmin otoritesi Kültür ve Turizm Bakanlığımız tarafından koordine edilecek çalışmalarla önlenmelidir. Bakanlığımızın bir an önce bu konuya sahip çıkarak seyahat acentalarının faaliyetlerini güvenle yapabilmelerini sağlaması, başta emniyet teşkilatı olmak üzere ilgili birimleri bu konuda bilgilendirmesi doğal olarak en büyük beklentimizdir.
TÜRSAB, sabırla ve kararlılıkla konunun takipçisi olmaya, kalıcı çözümlerin hayata geçirilmesi için var gücüyle çalışmaya devam etmektedir. Başta emniyet teşkilatı olmak üzere, ilgili tüm birimlerin gerekli önlemleri alacaklarına, failleri tespit ederek yargıya teslim edeceklerine, bu kendini bilmezlerin kendi meslek örgütlerince de gerekli yaptırımlarla cezalandırılacağına inanıyor, turizme ve ülkemize zarar veren vandalların taksici esnafını kesinlikle temsil etmediğini biliyoruz.
İstanbul’da turizme büyük darbe vuran bu olayların İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve ilgili diğer makamlarca alınacak önlemlerle daha fazla zarar vermeden bir an önce önlenmesi en büyük dileğimiz ve tüm seyahat acentaları adına talebimizdir.
Kamuoyuna saygıyla duyururuz.”