Site icon Turizm Günlüğü

Otellerin salgının üstesinden gelmeleri için 5 neden

COVID-19 pandemisinin ardından turizm ve seyahat hareketleri yeniden başlayacak. İşte konaklama sektörü temsilcilerinin karamsarlığa kapılmamaları için 5 neden… 

1. İyileşme ile seyahat talebi her zamankinden daha yüksek olacak

Hiçbir şey garanti edilemese de, insanların tekrar seyahat etmek için umutsuz olmadıkları, günlerini pandemi sonrası dünyayı hayal etmekle geçirdikleri bir gerçek. Aylardır evlerinde karantinaya alındılar ve muhtemelen bu süre içinde planlanan yolculuklarından birkaçını olmasa da en azından birini iptal etmek zorunda kaldılar. Birçok insanın moral seviyesi düşük ve ilham ve neşe bulmanın yollarını aramak ilk seyahatten geçiyor.

Tabi ki bu toparlanmanın ne kadar hızlı gerçekleşeceği, ekonomik toparlanma ve işsizlik rakamlarının tersine çevrilmesi de dahil olmak üzere çeşitli faktörlere bağlı olacak. Ama kesin olan bir şey var: İyi zamanlar geri gelecek ve oteller büyük olasılıkla yeni fırsatlara ev sahipliği yapacak.

2. Dijitalleşme ve ayakta kalmanın hediyesi

Seyahat deneyimlerinin imkansız olduğu bu zamanda, otelcilerin markalarını canlı tutmak ve tüketicilerini meşgul etmek için çevrimiçi olmaktan başka seçeneği yok. Otelciler uzun zamandır zaten dijital alana ciddi bir yatırım yapıyor , ancak bazıları var ki sosyal medya paylaşımlarını durdurdu, otel telefonlarına cevap vermiyor, maillere dönmüyor ve dijitalleşmeyi sadece rezervasyon alanında kullanarak, değişime karşı kötü bir şekilde direnç gösteriyorlar. Kreatif ajans çalışmaları ve dijital pazarlama söz konusu olduğunda uzun zamandır zihniyetlerde önemli bir değişiklik vardı. Otel kapanışları sırasında kaybedilen zamanı telafi etmek için, rakipler, web sitelerini güncelliyor, rezervasyon motoru deneyimini geliştiriyor veya akılda kalmak ve bağlantı kurmak için içerik pazarlama çabalarını artırıyor. Değişime ayak uyduranlar proaktif olmak için dijital çabalarını ikiye katlıyor. İşlerin iyiye doğru gidişatında, turizm iyileştikten sonra rakipleriniz, kendilerini rekabetten ayırmak için mümkün olan her fırsatı yakalama yarışında olacak ve oteliniz için krizi fırsata çevirmek için gün yarın değil “bugün”.

3. Birçok otelci geçmiş hatalarından dersler aldı

Çoğu, özellikle de deneyimli ve lider pozisyonlarında olanlar, COVID-19 ‘un küresel bir kriz örneğinin ilki olmadığını biliyor.

Daha önceki kriz zamanlarında yapılan bir hata olan fiyatları düşürüp, yapay talep yaratmaya çalışmak yerine, bunun yerine doluluktan ödün vererek, kontrol edebilecekleri bir şeyi tutuyorlar: fiyatlandırma.

Deneyimlerine dayanan otelciler, fiyatlarını koruyan otellerin durgunluklardan kurtulmak için çok daha kolay (ve daha hızlı) bir zamana sahip olduklarını biliyorlar, oysa fiyat düşürücüler karlılığı yeniden oluşturmak için yorucu bir savaşla karşı karşıya. Öğrenilen diğer bir ders satış ve pazarlamanın etkisi. Zorlu mali zamanlarda bile, bu kanallar sadakati koruma, gelecekteki konuklarla bağlantı kurma ve yeni pazar payı kazanma konusunda çok önemli bir rol oynuyor. Bu ek maliyet ve iş gücü gibi görünebilir ancak birçok otelci sadakat çabasının önemini geçen zamanda öğrendi. Aslında, şimdi proaktif bir satış ve pazarlama stratejisine sahip olmak için tartışmasız en önemli zaman – bu şekilde, seyahat dünyası düzeldiğinde, otelinizi ayağa kaldırmak için iyi bir konumda olacaksınız.

4. İç turizm ayakta kalmamızı sağlayacak

COVID-19’un kalıcı psikolojik etkileri insanları bir süre uzun mesafeli seyahatlerden uzaklaştırsa bile, otel odalarına olan talebin önümüzdeki dönemlerde tırmanacağı şüphesiz. İnsanlar uzaklara seyahat etmekten çekiniyorsa, planları farklı bir şekil alabilir. Pazarlama stratejilerimizi kısa mesafeli seyahatleri hedef alacak misafirleri ön planda tutacak şekilde ayarlarsak, dünya uluslararası ve uzun mesafeli seyahat cesaretini yeniden kazanana dek otelleri karlı tutabiliriz.

5. Çin iyileşme işaretleri gösteriyor

Olumlu bir şekilde bitirmek için, tek yapmamız gereken Çin’in bazı kısımlarına ve seyahat talebinde yavaş ama istikrarlı bir şekilde büyümeye başladığına odaklanmak. STR verilerine göre, Çin otelleri 28 Mart’ta günlük %31.8 doluluk oranına ulaştı. 2 binden fazla otel işleten Çin’li firma Huazhu Group, doluluk oranının sadece birkaç hafta önce tek haneli doluluk oranından %62’ye ulaştığını bildirdi.

Turizm bugüne kadar her krizi atlattığı gibi bunu da atlatırken, karamsar tablo ile günlerini harcayanlar inandıkları tabloları yaşayabilir. Çünkü ne yazık ki geleceğe bakarken Negatifte Kalmak, Korona Virüste Pozitif kalmak kadar tehlikeli.

Exit mobile version