Last Updated on 13 Haziran 2020 by Turizm Günlüğü
Yaklaşık 3 aylık bir zorunlu evde kalma halinden sonra, kimilerimiz hala tedirgin ve yeni normale adapte olmaya zorlanıyor. Kimileri ise, kendine göre farklı gerekçeler ile bu normalleşme sürecine anında uyum sağlayabildi.
Ben ne yalan söyleyeyim; herkesin merakla beklediği bu “yeni normal” hayat şartlarına gerektiği gibi uyulmadığını gözlemleyip, hala mümkün olduğunca kendi kabuğunda yaşamaya çalışan kesimdenim.
Öte yandan, iç güdülerim ve korkularımı bir yana bırakıp mantığımı devreye sokmaya çalışıyor ve kendime her sabah uyandığımda, gerek ekonomik gerekse toplumların ruh sağlıkları açısından bir şekilde bu yeni dünya düzenine adapte olmam gerektiğini fısıldıyorum usul usul…
Hemen hemen her sektör kan ağlarken daha fazla evde kalamayız; Evet!
Sağlığımız için evlerimize sığındığımız bu süreçte, birçoğumuz evlerimizi mini birer ofise dönüştürdü ve bazıları için hayat eskisinden daha da konforlu bir hal aldı. Bizim gibi işlerini ne kadar olduğunu bilmediği bir süre için bile olsa, evindeki rahat köşesinden sürdürebilenlerin dışında, sayıları tahmin edemeyeceğimiz kadar çok olan bir kesim için hayat bu süreçte maalesef tamamen durmak zorunda kaldı. Evde kalma sürecinden en çok etkilenen sektörlerin başında gelen turizm sektörü, başı sonu belli olmayan bir darboğazın içinde savruluyor 3 aydır. Ekonomik açıdan daha büyük darboğazlara girmeden önce, elbette önlemlerimizi alarak ve salgın ile ilgili sayısal verilerin düşüşe geçmesi ile, eski çalışma rutinlerimize geri dönmemiz şart, orası yadsınamaz! Ancak; global bir sorun haline gelen Corona Salgını, bir şekilde sona erse de, bana göre ‘tatil’ fikri bir süreliğine yapılacaklar listemizde lig düşmüştü. Yeni normal hayat rutinlerimizi oluştururken, eskisi kadar rahat olamayacağız, eskisi kadar eğlence ve tatil peşinde koşamayacağımızı düşünüyordum. Normalleşmenin ikinci haftasını geride bırakırken, kabul etmeliyim ki, bu öngörümde yanılmışım!
Biz tatile gitmeye çoktan hazırız da konaklama yerleri buna hazır mı?
Bir İzmirli olarak, tüm kış boyunca hayalini kurduğum “uzanmışım kumsala, güneş damlar içime” ruh hali, her ne kadar benim için bu yaz pek mümkün gözükmese de, aksini düşünenler bu derece fazla sayıdayken, bir tasarımcı olarak, normalleşme sürecine oteller&pansiyonlar&restoranlar da bizler kadar hazır mı merak ettim. Bu bağlamda, elimize ulaşan veriler ve bir takım kişisel araştırmalarıma dayanarak söyleyebilirim ki evlerimizi nasıl eskisinden daha dezenfekte hale soktuysak, şu an tüm iyi işletmeler de bunun peşinde. Ağırlayacağı misafir sayısını yarı yarıya azaltmaktan korkmadan, tüm ortak alanlarda sosyal mesafe kurallarını uygulayan birçok aklı başında işletme gerçekten var.
Big Chef’s Mekan Tasarımları ve Lezzetlerinin Ardından Aldığı Önlemler ile de Mutlu Ediyor
İlk restoranını açtığı günden bugüne koruduğu lezzet ve tasarım kalitesi ile, her daim sevdiğim ve takdir ettiğim restoran zincirlerinden biri olan Big Chef’s, normalleşme sürecine dair geliştirdiği yeni sistemi ile de beni gülümsetti. Bir iş toplantısı nedeniyle ziyaret ettiğimiz Metropol AVM Big Chef’s, artık tüm misafirlerini dezenfektan ve maskelerin yer aldığı, “hijyen önemli” vurgusu yapan bir stand ile karşılıyor.
Koşullar ne olursa olsun maskesiz hiç bir misafirini içeri kabul etmeyen işletme, maskesini bir şekilde unutanlar(!) için de tek kullanımlık maskelerinden temin ediyor. İçeride tüm büyük masaların kullanım dışı bırakıldığını, masalar arası mesafenin gereğini hayli hayli yerine getirdiğini ve masalarda oturan kişi sayısının 3-4’ü geçmediğini görmek insanı gerçekten mutlu ediyor. Masaya oturup sipariş vermek istediğinizde, sizi tek kullanımlık size özel menüler karşılıyor, sizin incelediğiniz ve tüm sayfalarında el gezdirdiğini bu güpürleri sizden sonra asla bir başkası kullanmıyor. Harıl harıl yemek yemekle meşgul olsanız, hararetli bir şekilde sohbetinize devam etseniz de, görevliler her 15 dakikada bir gelerek, sizden müsade alıyor ve masanızı dezenfekte ediyor. Aynı görevli, masanızdan kalktığınızda sizi kibarca uyararak maskenizi takmanızı rica ediyor. Restoran içinde pek çok yere süreçle ve alınması gereken önlemler ile ilgili panolar yerleştirilmiş. Corona öncesinde de tuvaletlerinde her daim kullan-at ürünler bulunduran, tuvalet kullanımından sonra hijyenin önemini vurgulayan işletme, bu süreçte restoran içinde yer verdiği panoları WC’lerde de kullanarak size ne yapmanız ve ne yapmamanız gerektiğini sıklıkla hatırlatıyor. Hali hazırda tasarımları bir bütün olan ve bu süreçte yeni bir uygulama şansı bulunmayan bu gibi işletmelere, Big Chef’s’ten verilecek en büyük tasarım örneği de; tasarımının ana parçalarından biri olan ‘kalabalık aile sofraları’ konseptini hepimizin sağlığı için bu süreçte feda etmesi olmuş.
Mandarin Oriental Bodrum’dan “SİZİN İÇİN” Özel Uygulamalar
Bodrum Yarımadası’nın en büyüleyici koylarından biri olan Cennet Koyu’nda yer alan Mandarin Oriental, Bodrum, hem misafir alanlarında hem de çalışma alanlarında en üst kalitede son derece sıkı sağlık ve güvenlik önlemlerini “SİZİN İÇİN” kampanyası ile hayata geçirdi.
Mandarin Oriental Bodrum, asırlık zeytin ve çam ağaçlarıyla çevrili yemyeşil bir doğanın içerisinde, bölgedeki en geniş ve ferah konaklama ve peyzaj alanına sahip, tamamı teras veya balkonlu odaları, keyifli barbekü alanlarını içinde barındıran özel bahçe ve ‘infinity’ havuzlu süit ve villaları, tam donanımlı ve özel mutfaklı rezidans daireleriyle tüm misafirlerine ferah alanlarda unutulmaz bir tatil deneyimi sunuyor.
Mandarin Oriental, Bodrum, misafirlerinin güvende olmaları ve rahatlıkla tatillerinin keyfini çıkarabilmeleri için karşılamadan konaklamaya, yeme içme noktalarından SPA’ya, havuzlardan sahillere kadar birçok alanda en ideal atmosferi yaratmak adına “SİZİN İÇİN” kampanyası ile 2020 sezonunu karşıladı. Bu uygulamalar dahilinde, tüm transfer araçlarında sürücü ve misafir bölümleri arasına separatör konumlandırılmasının yanı sıra otel girişlerinde termal kamera ile tarama uygulamasından misafirlere maske temin edilmesine kadar her türlü detay düşünülüyor. Konaklama ünitelerinin girişlerinde bulunan ‘Valet Box’ sistemi sayesinde de misafirlerin bütün istek ve gereksinimlerini sıfır temas ile elde etmeleri sağlanıyor. Rezidans dairelerinde, villalarda ve farklı kategorilerdeki süitlerde bulunan özel mutfak ve geniş yaşam alanları, misafirlere kendilerini evlerinde hissettirirken, restoranların menüleri, ‘Oda Servisi’ kapsamında servis edilerek misafirlere odalarının konforunda farklı lezzetleri deneyimleme fırsatı sunuluyor. Tüm restoran ve barların sosyal mesafe gerekliliklerine uygun şekilde düzenlenmiş geniş, ferah ve konforlu oturma alanlarında misafirler, alakart menüler üzerinden zengin içerikli lezzetlerin tadına varabiliyor. Misafirler, özel fitness salonunda sosyal mesafe kurallarına özen gösterilerek verilen kişiye özel spor derslerinden yararlanabilirken, gün boyu en fazla vakit geçirdikleri plaj ve havuzlarda yine sosyal mesafe kuralları dikkate alınarak yeniden konumlandırılan şezlong ve kabanalarda güneşin keyfini çıkarabiliyor.
D-Resort Ayvalık ile Güvenilir Tatil
Ayvalık’ın oksijeni bol havasında, deniz ve ormanla bütünleşen atmosferinde keyifli bir tatil sunan D-Resort Ayvalık Murat Reis, güven ve hijyen şartlarını en üst seviyede sunduğu hizmet anlayışıyla 12 Haziran’da sezonu yenilikleriyle açıyor. Ayvalık deyimiyle Ege kokusunu hissedeceğiniz, muhteşem gün batımı eşliğinde gastronomik lezzetlerin yer aldığı D-Resort Ayvalık, misafirlerin sağlığını, güvenliğini koruyarak gönül rahatlığıyla özgürce tatil yapabilmelerine olanak sağlıyor. Bir yenilik olarak bu sene gönül rahatlığıyla, sağlıklı ve güvenilir bir şekilde otele ulaşmak isteyenler için kara yoluyla transfer hizmeti sunan Antur, D-Resort Ayvalık misafirlerinin bulunduğu şehirden, kapılarından özel araçla alınarak otele ulaşımını sağlıyor.
D-Resort Ayvalık, çalışan sağlığı başta olmak üzere misafirlerinin de güvenliğini korumak ve gönül rahatlığıyla keyifli, huzurlu bir tatil sunmak üzere Sağlık Bakanlığı ve ilgili kuruluşların almış olduğu tedbirleri eksiksiz uygulayarak, riskleri minimize etmek üzere tüm standartları titizlikle hayata geçiriyor.
Otel çalışanlarının hijyen eğitimlerinden başlayarak otel dezenfeksiyonu için yeni teknolojiler kullanan D-Resort Ayvalık, misafirin otele gelişiyle temassız ateş ölçümünden, oda, lobi, SPA, plaj, havuz, restoran, açık-kapalı genel alanlar ve personel alanlarına kadar tüm noktaları kontrol altında tutarak derinlemesine temizlik ve dezenfeksiyon prosedürlerini hayata geçiriyor. Tüm ortak alanlarda sosyal mesafe kuralının yanı sıra, çalışanlara kapsamlı eğitimlerle misafirlerine en iyi hizmeti sunuyor.
Nefes kesen orman ve deniz manzarasında her biri konforlu ve şık olarak tasarlanmış Comfort, Superior, Bungalov, Deluxe, Süit ve Villa olarak hizmet veren D-Resort Ayvalık, misafirlerin odalardan ayrılışı sonrasında boş bırakılarak havalandırma yapıyor. Bir sonraki misafirin konaklama sürecine kadar, yoğun temas edilen yüzeyler özenle temizlendikten sonra ozon makinesi ile dezenfekte edilerek hijyen ve güvenilir bir ortam sunuyor.
D-Resort Ayvalık Murat Reis, deniz manzaralı, büyüleyici ambiyansı ile yenilenen Olives ve yenilenen dekorasyonuyla sahile uzanan Deck Bar ise şimdiye kadar tattıklarınızın çok ötesinde mezeleri ile yine bu yazın en keyifli yemeklerini sunmaya devam edecek. Otel, gıda güvenliği konusunda her zaman uyguladığı standartlara ek olarak, açık büfe servisi yerine, kişiye özel porsiyonlanmış kapalı ambalaj seçenekleri sunuyor. Masa, sandalye ve servis ekipmanları misafirlerine özel olarak dezenfekte edilerek, odaya servislerde kapalı servisin uygulanmasıyla güvenilir ve sağlıklı bir yeme içme hizmeti sunuyor.
Mavi bayraklı plaj sertifikasına sahip olan D-Resort Ayvalık Murat Reis’te açık havuz ve plajlardaki şezlong aralıkları, güvenli fiziki mesafe kuralına göre ayarlanıyor. Plaj ve havuz havluları, kapalı poşetler içinde görevli personel tarafından misafir kullanımına sunuluyor.