Sağlıklı, temiz ve adil bir hayat için yavaş yemek: Slow Food

Slow Food (Yavaş Yemek Hareketi)

Last Updated on 15 Ağustos 2020 by Yaşar Çelik

Uluslararası Slow Food Hareketi’nin kurucusu Carlo Petrini tarafından, 1986 tarihinde İtalya’da Cuneo şehrinde başlamıştır. Slow Food hareketi Roma kentinde McDonald’sın açılmasına tepki olarak ortaya çıkmıştır (Yurtseven, vd., 2010:3; akt. Keskin, 2012:88).

Slow Food, yöresel yemek kültürünün ve geleneklerinin kaybolmasını engellemek, hızlı tüketimin ani yükselişine karşı koymak amacı ile 1989 yılında kurulan küresel bir harekettir. Başlangıcından bu yana iyi, temiz ve adil gıda teması ile yola çıkan birlik 160’dan fazla ülkede bu hareketin etkin olmasını sağlamış ve dünyanın her yerine yayılmıştır. Slow Food yiyeceğin kültür, politika, tarım ve çevre de dahil olmak üzere yaşamın birçok yönüne bağlı olduğuna inanmaktadır. Slow Food hareketine göre gıda seçimlerimiz ile gıdalarını ne şekilde üretileceğine ve nasıl dağıtılacağını kolektif olarak etkileyebilir ve sonuç olarak dünyayı değiştirebiliriz (https://www.slowfood.com/about-us/). 9 Kasım 1989’da Paris’te Opera Comique’de kurulan Slow Food Birliği 15 ülkenin temsilcilerinin katılımı ile (Almanya, Amerika Birleşik Devletleri, Arjantin, Avusturya, Brezilya, Danimarka, Fransa, Hollanda, İspanya, İsveç, İsviçre, İtalya, Macaristan, Japonya ve Venezüella) Slow Food Manifestosu imzalanarak resmileşmiştir (Serdane, 2017: 19; akt. Avcıkurt ve Özgürel, 2018:572).

Manifestonun amacı, yalnızca McDonalds’a tepki göstermek değil bunun yanı sıra küreselleşen ve toplu üretilen yiyeceklerin yerine bir alternatif geliştirmektir. 160’dan fazla ülkede yaklaşık 100 bin üyesi olan Slow Food Hareketinin başlangıcı olarak bu manifesto kabul görmüştür. Slow Food Manifestosuna göre, biyo çeşitliliğin tehlikede olması, tadın artık standart bir hale gelmesi, çevresel tahribat, küçük ölçekli işletmelerin yok olması, sebze, meyvelerin ve tahılların yok olma tehlikesi ve küresel kimlik kaybı gibi olumsuz sonuçlar bulunmaktadır. Sonuç olarak bu hareket antikapitalizmi kendine ana hedef edinmiştir. Küreselleşme sonucu hem gelenekselden uzaklaşılacağını hem de yiyecek üretim ve tüketim sisteminin bozulacağını vurgulamaktadır (Sağır, 2017:52).

SLOW FOOD PROJELERİ

Yavaş Balık Caribe (Slow Fish Caribe)

Tıpkı çiftçilikte olduğu gibi balıkçılıkta ’da Slow Food hareketi tüm bireylerin kaynaklara doğru şekilde ulaşabilmesi için küreselleşmiş gıda sistemini değişme hedefindedir.

Slow Fish Caribe

Uluslararası Yavaş Balık kampanyası, unutulmuş tatların yeniden keşfedilerek yeni ve güncel tarifler oluşturma eğiliminde olup bu yolla toplumların yemek yeme yöntemlerini kurtarmayı ve nehirlerin, göllerin ve denizlerin kaynaklarını korumayı amaçlamaktadır. Bu konuda başarı şansı yakalamak için bunu girişimin yerel düzeyde başlatılıp bir ağ içinde geliştirilmesi gerektiğini savunan proje bu sebepten dolayı projeyi birkaç bölgede uygulamaktadır. Bölgesel olarak zanaatkar balıkçılığın gelişimini teşvik eden Slow Fish Caribe deniz, kıyı kaynakları ve deniz koruma alanlarını bütüncül olarak koruma yaklaşımı benimsemektedir (https://www.slowfood.com/)

Bu kapsamda, Slow Fish projelerinde birisi olan Caribbean projesi, Biyosfer adı verilen koruma altındaki alanların gıda kaynaklarını sürdürülebilir hale getirmek için, Karayip kıyı ekosisteminin ve mercan resiflerinin biyolojik çeşitliliğinin korunması için çaba sarf etmektedir.

Yavaş Peynir (Slow Cheese)

Sadece üç malzemenin bir araya gelmesi ile yapılan peynir (süt, peynir mayası ve tuz) dünya genelinde farklı şekil, tat ve renkte 2000’den fazla türde üretilmektedir. Fakat bunların arasındaki en büyük fark endüstriyel ya da zanaat peynirleri olmasıdır. Endüstriyel peynirler arasındaki farklılıklar teknoloji, pazarlama ve ambalajlamanın sonucudur. Bunun yanı sıra zanaat peynirleri arasındaki farklılıklar peyzaj, otlaklardaki çeşitlilikler, çiğ süt, yerel ırklardan ve peynir yapımcıların becerilerine göre değişiklik göstermektedir. Slow Food hareketi bu süreçte dağlar gibi önemli bölgeleri savunmak(mera alanları), hayvancılık gibi önemli mesleklere saygınlık kazandırmak, yok olma riski altındaki ırkları korumak, çevre ve hayvan refahına saygılı çiftçilik sistemine teşvik etmek ve endüstriyel kültürden uzak doğal ortamda üretilen peynire değer katmaktır. Tüm bu hususlar doğal peynirin kullanımı ve üretimi kampanyasını yansıtmaktadır.

Bunların arasında ülkemizde listede 2 yer almaktadır. İlk Kars’ın Boğaztepe köyü, halen peynircilik geleneklerinin devam ettiği bu köyde gravyer peyniri üretilmekte ve doğallığını korunmaktadır. Ayrıca daha önceki bir yazımda bahsettiğim gastronomi müzelerinden birisi olan peynir müzesine buraya giderek ziyarette bulunabilirsiniz. (Mutlaka ziyaret edilmesi gereken 10 gastronomi müzesi!) Bu arada sadece bir Gravyer peyniri elde etmek için yaklaşık bin litre süt gerekli olduğu söylenmekte.

Yavaş Et

Yavaş et

Son yıllarda artan aşırı et üretimi ve tüketimi hayvanların sağlığına dikkat edilmeden pazarın artan talebini karşılamak için hem milyarlarca hayvanın yaşam koşullarını hem de sağlığımızı giderek tehdit etmektedir. FAO’ya göre küresel et üretimi 2050 yılına kadar 2 katını çıkacak ve 500 milyon tonu bulması ile de sistem çökecektir. Bu sebepten dolayı Slow Food, ortak üreticiler arasında daha iyi, daha temiz ve daha adil tüketim alışkanlıkları konusunda farkındalık sağlamak ve et üretiminin azalmasını teşvik etmek amacı ile Slow Meat hareketini başlatmıştır. Bu sayede hem üretim ve tüketim küresel ölçekte korunacak hem de küçük ve orta ölçekli üreticilerin çalışmalarına teşvik sağlanacaktır.

Bahsetmiş olduğum Slow Food projeleri dışında;

  • Yavaş Avrupa, Yavaş Balık, Yavaş Şarap, Arılar gibi daha birçok proje bulunmaktadır. https://www.slowfood.com/ adresine girerek daha detaylı bilgilere ulaşmanız mümkündür.

Sonuç olarak Slow Food Hareketi’nin ana gayesi, üretilen tüm gıdaların yerli ve taze olması, gerekli olgunluğa ulaşana kadar dalında kalması, ambalaj ve benzeri çevreyi kirletmeyecek ürünler kullanılmadan üretim yapılması sağlamaktır. Bu sayede tüketiciler ürünleri nasıl ve ne şekilde üretildiğini bilecek ve bunun yan sıra üretici tüketiciye direk ulaşarak arada başka aracılar olmayacaktır. Böylelikle üreticinin ürünü doğrudan tüketiciye ulaştırabileceği bir doğal Pazar alanı oluşacak ve üreticiler doğrudan emeklerinin karşılığını alabileceklerdir. Yani Slow Food Hareketi hem küçük ve orta ölçekli üreticileri korumakta hem de daha iyi, sağlıklı, temiz bir şekilde gıdaya ulaşmayı hedeflemektedir. Hatta bu durumdaki ciddiyetlerini göstermek için Slow Food kurucusu Carlo Petrini her yıl Güney Amerikalı köylülere krediler vererek, ürettikleri ürünleri dünya sunmaları için destek olmaktadır (Aytimur,2015:18).

ÜLKEMİZDE SLOW FOOD

GERMİYAN KÖYÜ (Çeşme-İZMİR)

TÜRKİYE’DE SLOW FOOD (YAVAŞ GIDA) HAREKETİNE KATILAN İLK KÖY

İzmir Çeşme’de bulunan köy Çeşme’deki tek Türkmen Köyü ve Türkiye’de ki İlk Slow Food hareketini katılan ilk köy. Ekmeklerini katkısız doğal ekşi mayadan pişiren köy halkı, sebzelerini kendi tarlalarından getirmekte ve yemeklerini bu sebzelerle yapmaktadır. Köyde kesinlikle mevsimsiz turfanda ürünler kullanılmamaktadır.

Germiyan Köyü

Germiyan Köyüne giderek Slow Food hareketiyle üretilen ekşili mayalı ekmeklere, kopanisti peynirine, hurma zeytinine, şekerci damat lokumuna, bazinara ve pirinçli mantıya ulaşabilirsiniz. Slow Food hareketi kapsamında üretim yapan dükkanlardan alışveriş yapabilirsiniz. Ayrıca köyde ki tüm evlerden neredeyse beyaza boyanmış ve farklı bir ambiyans yakalanarak çeşitli figürlerle süslenmiş. Bir Çeşme seyahatiniz sırasında mutlaka uğramanız gereken bir yer (https://www.azgezmis.com/germiyan-koyu-slow-food-yavas-gida/).

Germiyan Köyü

TÜRKİYEDE’Kİ SLOW FOOD TOPLULUKLARI

1. ADANA SLOW FOOD

Adana’da ve çevresinde çok fazla kullanılmayan ve nesli tükenmek üzere olan ürünleri ortaya çıkarıp, biyoçeşitliliği korumak ve yerel üretici-tüketicileri bir araya getirme hedefinde olan Slow Food Adana Topluluğu Pırıl Bilici önderliğinde yürütülmektedir.

E-posta: pirilbilici@gmail.com

2. ANKARA SLOW FOOD

Sözcü: Öney Tan Aylin
Rafet Canitez cad. 58/1, Oran Sitesi, Oran 06450 -Ankara
Telefon: +90 (312) 491 1791
E-posta: aylinoneytan@yahoo.com

3. ANTAKYA SLOW FOOD

Sözcü: Yurttagul Kenan
Antakya’da iyi, temiz ve adil yemek bilincini uyandırmak.
E-posta: kenan_yurttagul@yahoo.com

4. ANTALYA SLOW FOOD

Sözcü: Baglan Gülenç Ezgi
Gürsu mah.308.sk 6/6 Aygan APT Konyaaltı
07070 – Antalya
Telefon: +90 5547000148
E-posta: ezgibaglan@gmail.com

5. BALKON BAHÇELERİ (İSTANBUL)

Sözcü: Kabasakal Güzeloğlu Leyla
Barbaros Mah. Kentplus Sitesi 3. Etap D7 Blok No: 62 34726 – İstanbul
Telefon: +90 216 6881964
E-posta: leylakabasakal@yahoo.com

6. BOZCAADA (ÇANAKKALE)

Sözcü: Göztepe Yahya
Alaybey Mah. Çinarçarsi sok. No: 16 Bozcaada Çanakkale, Bozcaada
Telefon: +90 532657 11 13
E-posta: bozcaadali@hotmail.com

7. DELİCE (Ayvalık/BALIKESİR)

Sözcü: Kürsat Ali
Çamlık Caddesi, Şimşir Sokak No: 2 10400 – Ayvalık, Balıkesir
Telefon: +90 5323469268
E-posta: ali@kursat.com.tr

8. YERYÜZÜ PAZARI FOÇA

Sözcü: Barandır Sevtap
E-posta: sevtapbarandir@gmail.com

9. YERYÜZÜ PAZARI TARSUS

Sözcü: Fuat Togo
E-posta: fuattogo@hotmail.com

10. FİKİR SAHİBİ DAMAKLAR

Sözcü: Arslanoğlu Ayşegül
E-posta: aysenurarslanoglu@gmail.com

Yukarıda bahsetmiş olduğum topluluklar dahil ülkemizde toplamda 23 topluluk bulunmaktadır. Bu topluluklarla ilgili bilgilere https://www.slowfood.com/nazioni-condotte/turkey/ adresinden ulaşabilirsiniz.

KAYNAKÇA

Özgürel, G. & Avcıkurt, C. (2018). Yavaş Yemek (Slow Food) Hareketinin Yerli Turistler (Akademisyenler) Tarafından Algılanışı. Journal of Tourism and Gastronomy Studies, 6(4), 568-587.

Sağır, G. (2017). Küreselleşmeden Geleneksele Dönüşte Slow Food Ve Cittaslow Hareketi.TJSS,1(2),50-59.

https://www.azgezmis.com/germiyan-koyu-slow-food-yavas-gida/

Aytimur, R.(2015). Slow Food Hareketinin Beslenme Alışkanlıkları ve Sağlıklı Beslenmeye Etkisi Üzerine Bir Uygulama Çalışması Halfeti Ve Seferihisar Örneği. Marin Artuklu Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi.

Keskin, B.E.(2012). Sürdürülebilir Kent Kavramına Farklı Bir Bakış: Yavaş Şehirler (Cittaslow). PARADOKS Ekonomi, Sosyoloji ve Politika Dergisi, 8(1), 81-89.

https://www.slowfood.com/

Zihni BİLİR
Necmettin Erbakan Üniversitesi
Sosyal Bilimler Enstitüsü
Yüksek Lisans Öğrencisi