Last Updated on 4 Eylül 2020 by Turizm Günlüğü
Dosya Konusu ve Yayına Hazırlayan: Cem Bişkin
Dosya konumuzun bugünkü konuğu Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) Başkanı Müberra Eresin… İşte resort ve şehir otellerindeki son durum…
Konaklama sektöründe insan kaynağını koruyabilmenin ilk hedefleri olduklarını belirten Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) Başkanı Müberra Eresin; sektördeki toparlanmanın başlangıcının 2021 baharını bulacağını, bu nedenle sektöre sağlanan vergi indirimi, kısa çalışma ödeneği gibi desteklerin devam etmesi gerektiğini söyledi.
TÜROB Başkanı Müberra Eresin’in konaklama sektöründeki son duruma ilişkin değerlendirmeleri şu şekilde:
“SEKTÖRÜN TAMAMEN DURDUĞU BİR SÜREÇ YAŞADIK”
Bu yıl en iyi yılımız olacak derken, kendimizi, öngörüde bulunmak bir yana tahmin ve hayal bile edemeyeceğimiz bir sıkıntının içinde bulduk. Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye turizmi de COVID-19’dan en fazla darbe yiyen sektörlerden biri oldu. Aslında olumsuz etkilenmenin de ötesinde sistem birden bire durdu. Geçici de olsa sektörün tamamen durduğu bir süreç yaşadık. Bu süreç kısmen de olsa devam ediyor. Daha önce tanımadığımız, bilmediğimiz, deneyimlemediğimiz bir süreç bu. O yüzden deneme ve yanılma yoluyla deneyim kazandığımızı söyleyebiliriz.
“İNSAN KAYNAĞIMIZI KORUYABİLMEK İLK HEDEF”
Pandemi sürecinin başında en fazla etkilenen sektörün turizm olacağını, en son toparlanacak sektörün yine turizm olmasını beklediğimizi söylemiştik. Gelişmelere baktığımızda bu beklentimizin maalesef gerçekleştiğini söyleyebiliriz. Elbette ki insan sağlığını önem sıralamamızın zirvesine koymaya devam ediyoruz. Sektör olarak pandemi sürecini en az hasarla atlatabilmek, yeniden ayağa kalkabilmek, insan kaynağımızı koruyabilmek ilk hedef.
YAZ DÖNEMİNDE DURUM
Bildiğiniz gibi bahar aylarında pandemiden dolayı tamamen duran sektörde haziran ayı itibariyle yavaş da olsa iç turizm kaynaklı bir hareket başladı. Temmuz ve ağustos aylarında bu hareket hızlandı. Bu artış ağırlıklı yazlık bölgelerdeki (resort) faaliyette olan otellerde rezervasyon artışından kaynaklandı ve bu bölgelerle sınırlı kaldı maalesef. Kıyı bölgelerde açık olan otellerde doluluk ortalaması yüzde 50-60’lara çıktı. Başta Bodrum ve Çeşme olmak üzere bazı tatil bölgelerinde hali hazırda açık oteller için bu oranlar bir miktar daha yüksek oldu.
“ŞEHİR OTELLERİNDE HENÜZ HAREKET YOK”
Şehir otellerinde ise henüz kayda değer bir hareketlenme yok. Bu arada hem şehir otellerinde hem de kıyı bölgelerdeki otelleri arasında hâlâ büyük bir bölümünün faaliyete geçemediğine dikkat çekeriz. Bu sıkıntı İstanbul’da daha derin bir şekilde yaşanıyor. İstanbul’da faaliyetlerine geçici olarak ara veren otellerin yüzde 50’den fazlası hâlâ açılamadı. İstanbul’un konaklama sektörü açısından hem yabancı hem yerli turist yönünden henüz talep görmediğini, yani boş olduğunu söyleyebiliriz.
“MİSAFİRLERİMİZİN GÖNLÜ RAHAT OLSUN”
Türkiye özellikle COVID-19 önlenmesi konusunda çok ciddi önlemler aldı, rakip ülkelerin çok önünde tedbirler uyguladı ve uygulamaya devam ediyor. Otellerimiz, yeme içme mekanlarımız, turizme açık tüm mekanlarımız, seyahat acentelerimiz, tur otobüslerimiz neredeyse turizmle ilgili tüm hizmet alanlarımız belli standartlarda sertifikaya kavuşturuldu ve gerçekten bunun uygulamalarını da çok iyi şekilde hayata geçirdi.
Güvenli Turizm Belgelendirme Programı’nın dünyadaki hijyen sertifikası programları arasında en iddialılardan biri olduğunu ve turizm sektörüne hem ulusal hem uluslararası düzeyde rekabet avantajı sağlayacağını söyleyebilirim. COVID-19 önlemleri konusunda tüketici hassasiyetinin arttığı bir dönemde önlemlerini alan işletmelerin öncelikle tercih edilmesini bekliyoruz. Misafirlerimiz gönül rahatlığıyla Turizm İşletme Belgeli ve Güvenli Turizm Sertifikaları’nı almış otellerimizde konaklayabilirler, tek yapmaları gereken bu belgelerin varlığından emin olsunlar.
TOPARLANMA 2021’E SARKAR, DESTEKLER DEVAM ETMELİ
COVID-19’dan en fazla olumsuz etkilenen sektör olarak içinde bulunduğumuz sıkıntılı süreci aşabilmek zaman alacaktır. Özellikle yetişmiş insan kaynağımızı koruyabilmek en önemli hedeflerimiz arasında. Sektördeki toparlanma başlangıcı 2021 baharını bulacak. Bu nedenle sektöre sağlanan vergi indirimi, kısa çalışma ödeneği gibi desteklerin devam etmesi gerekir. Kısa çalışma ödeneğinin iki ay daha uzatılmış olması bizleri son derece mutlu etti ancak her defasında belirttiğimiz gibi kısa çalışma ödeneğinin turizmde yıl sonuna kadar devam etmesi önemli. KDV indirimi 2021’de de devam edebilmeli ve artık otel içindeki tüm hizmetlerde alkol hariç, tek bir KDV oranı kullanılıp, haksız rekabetin önüne geçilebilmeli diye düşünüyoruz. Desteklerin yansıması diğer sektörlerde olduğu gibi hemen hissedilmiyor. Bu yüzden desteklerin uzun süreli olması ve devamı çok önemli.
YABANCI PAZARLAR
Ülkemiz turizmi için ana pazarlar arasındaki Rusya ve İngiltere uçuşlara başladı. Almanya da dört ilimize yönelik seyahat kısıtlamalarını kaldırdı. Sektör olarak beklediğimiz ve bizi sevindiren, moral veren kararlar. Özellikle Almanya’nın kararının geç olduğunu düşünmekle birlikte turizme az da olsa olumlu etkisi olacağını inanıyoruz. Almanya’nın bu yönde bir karar alması sektör için önemli bir moral ve motivasyon kaynağı olacağı gibi diğer ülkelerin de Türkiye algısını olumlu yönde etkileyecektir. Ancak bu aşamada tahmini turist rakamlarını açıklamak çok doğru olmayacaktır zira talep artışı birbirinden bağımsız birçok unsura bağlı. Olumlu gelişmelere göre talep artarsa bazı kapalı otellerin tekrar faaliyete açılabileceğini biliyoruz. Bu noktada tahmini turist rakamlarından çok gerçek talebe odaklanmış durumdayız. “Bekle gör” durumuna göre oluşan talep dikkate alınarak faaliyetine ara veren otellerin tekrar açılıp açılmayacağına karar verilecektir.
—O—
İSTATİSTİKLER
TÜRKİYE DOLULUKLARI
Türkiye’nin Temmuz 2020 otel dolulukları, 2019 yılının aynı ayına göre yüzde 58.4 azalarak yüzde 31.4’e geriledi. Temmuz ayında ADR (Average Daily Rate) olarak ifade edilen ortalama günlük satılan oda bedeli yüzde 15.7 düşüşle 82.7 Euro olarak gerçekleşti.
Konaklama sektörünün en önemli gelir kalemi olarak kabul edilen toplam oda sayısı üzerinden odabaşı elde edilen gelirler (RevPAR) ise yüzde 64.9 düşüşle 26.0 Euro’ya geriledi.
Türkiye’nin Ocak –Temmuz 2020 dönemini kapsayan 7 ayda ise doluluk oranı yüzde 49.3 düşüşle yüzde 33.0, ortalama günlük satılan oda bedeli yüzde 17.3 düşüşle 61.2 Euro, oda başı elde edilen gelir yüzde 58.3 düşüşle 20.1 Euro oldu.
Temmuz 2020’de Avrupa destinasyonları doluluk ortalaması ise yüzde 56.6 düşüşle yüzde 34.2 olurken, ortalama oda fiyatı yüzde 21.6 düşüşle 93.6 Euro, oda geliri yüzde 66 düşüşle 32.0 Euro olarak tespit edildi.
İSTANBUL DOLULUKLARI
İstanbul’da açık olan otellerden alınan verilere göre, doluluk oranları geçen yılın aynı ayına göre yüzde 68.2 azalarak yüzde 26 olarak ölçüldü. Ortalama günlük satılan oda bedeli 71.1 Euro ile 2019’a göre yüzde 29.9 düştü.
Odabaşı elde edilen gelirlerde ise geçen yıla oranla yüzde 77.1 düşüş yaşandı ve 18.4 Euro olarak ölçüldü.
İstanbul’da ilk 7 ayda doluluk oranı yüzde 50.3 düşüşle yüzde 35.4, ortalama günlük satılan oda bedeli yüzde 16.7 düşüşle 71.7 Euro, oda başı elde edilen gelir yüzde 58.6 düşüşle 25.4 Euro oldu.
OTEL DOLULUKLARININ VE FİYATLARIN YILLARA GÖRE SEYRİ
TÜRKİYE | |||
Yıl | Doluluk (%) | Ortalama oda fiyatı (ADR)- Euro | Oda başı ortalama gelir (RevPAR) -Euro |
2011 | 64.5 | 112.5 | 72.3 |
2012 | 64.7 | 115.6 | 74.8 |
2013 | 63.3 | 112.2 | 71.0 |
2014 | 62.0 | 105.9 | 65.7 |
2015 | 61.7 | 105.4 | 65.0 |
2016 | 51.0 | 76.2 | 38.9 |
2017 | 60.2 | 66.8 | 40.2 |
2018 | 66.2 | 70.4 | 46.6 |
2019 | 67.6 | 77.4 | 52.3 |
2020 (ilk 7 ay) | 33.0 | 61.2 | 20.1 |
2020 (Temmuz) | 31.4 | 82.7 | 26.0 |
İSTANBUL | ||||||
Yıl | Doluluk (%) | Ortalama oda fiyatı (ADR)-Euro | Oda başı ortalama gelir (RevPAR)- Euro | |||
2011 | 69.7 | 152.2 | 106.1 | |||
2012 | 72.4 | 152.9 | 110.8 | |||
2013 | 67.5 | 148.7 | 100.3 | |||
2014 | 65.0 | 133.0 | 86.5 | |||
2015 | 64.9 | 121.3 | 78.7 | |||
2016 | 49.6 | 88.7 | 44.0 | |||
2017 | 62.66 | 76.3 | 47.7 | |||
2018 | 71.1 | 82.7 | 58.8 | |||
2019 | 74.0 | 89.6 | 66.3 | |||
2020 (İlk 7 ay) | 35.4 | 71.7 | 25.4 | |||
2020 (Temmuz) | 26.0 | 71.1 | 18.4 | |||
GÖRÜŞ BELİRTEN DİĞER KATILIMCILAR
Armağan Aydeğer: Kuzey Ege pandemi ile yeniden keşfedildi
İbrahim Halil Kılınç: Acentalarımız gerekli maddi desteği alamadı
Volkan Kantarcı: 2019 rakamlarının ancak %30’unu yakalayabiliriz
Abdullah Tunçdemir: İran pazarı Van’ın geçim kaynağıdır
Yüksel Türemez: Şartlı krediler acentalara ilaç olmadı