Turizm Otelcilik Yönetim ve Marka Danışmanı Sevda Yılgaz, otellerin Güvenli Turizm Sertifikası almak için günlerinin az kaldığına dikkat çekerek; bu süreçte yaşananları kaleme aldı.
Turizm Otelcilik Yönetim ve Marka Danışmanı Sevda Yılgaz, “30 oda ila 49 oda arasındaki konaklama tesislerinin hizmetlerine devam edebilmeleri için 1 Ocak 2021 tarihine kadar belgelendirmelerinin yapılmış olması gerektiğine” dikkat çekerek; bu süreçte özellikle butik otellerin ve belediye belgeli tesislerin yaşadığı sıkıntıları kaleme aldı.
Sevda Yılgaz, bundan sonraki süreçte “Güvenli Turizm Sertifikası”nın ve getirdiği standartların Türkiye’nin özellikle sağlık turizminde bir numara olmasına önemli katkılar sağlayacağını öne sürdü.
Sevda Yılgaz’ın konuya ilişkin kaleme aldığı yazı şu şekilde:
—O—
Güvenli Turizm Sertifika zorunluluğu 30 oda ve üzeri olmakla birlikte; “belediye belgeli tesislerini” de kapsayıp valilik denetimleri arttırınca kararın ciddiyeti anlaşıldı ve başvurulara yetişmekte zorlanmaya başladık.
30 oda ila 49 oda arasındaki tesislerin hizmetlerine devam edebilmeleri için 1 Ocak 2021 tarihine kadar belgelendirmelerin yapılmış olması gerekiyor.
50 oda ve üzeri olan tesisler 15 Temmuz 2020 tarihi itibariyle belgelerini alarak zaten hizmete hazır olmuşlardı.
Turist hastalığı da denilen akciğer embolisi, lejyoner hastalığı, SARS, MERS, Ebola gibi gelip geçecek diye düşünürken; COVID-19 maalesef uzun yıllara yayılacağı varsayılarak aynı hızla tüm Dünya’nın derdi oldu.
“SEKTÖR LABORATUVAR İŞLETMECİLİĞİ TİTİZLİĞİNE MECBUR KALDI”
“Güven ve imaj” bugüne kadar en büyük derdimizken; “sağlık, hijyen, güven” üçlemesi uluslararası akreditasyonla sektörün can simidi oldu.
BELGE ALMAYAN OTELLER YOĞUNLUĞA NEDEN OLDU
Ekim ayı itibariyle, TGA’nın (Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı) onayladığı belgelendirme kuruluşu olan TRB International’da Marmara Bölge Yetkilisi olarak göreve başladığım günden bugüne, geçtiğimiz hafta gibi bir hafta yaşamadım…
Valiliklerin ve Turizm İl Müdürlükleri’nin son kontrollerinde işi sıkı tutması sebebiyle belge almayan oteller ardı ardına aramaya başladı.
“Oda sayısı sınırı neden 30; neden 25 değil?” – “Bakanlık, Bilim Kurulu ile birlikte mi karar verdi?” bilmiyorum fakat sıkça sorulan sorular bunlar oluyor.
Kanımca, işletmenin küçüklüğü kontrolü daha kolay hale getiriyor.
“SAĞLIK TURİZMİNDE BİR NUMARA OLACAĞIZ”
Bu formül ile yani “Güvenli Turizm Sertifikası” ile restoran ve cafeler de hizmet verebildiğinde; eğitimli, sağlıklı hizmet ordumuz olacak diye düşünüyorum ben…
Ve böylece sağlık turizminde bir numara olacağız.
Güvenli Turizm Sertifika Programı, çalışanı, misafiri, çevreyi, işletmeyi aynı eşitlikte koruyan, teknik metotlardan oluşan bir bütündür.
“BELEDİYE BELGELİ TESİSLER SERTİFİKA PROSEDÜRLERİNDE ZORLANIYOR”
Belediye belgeli tesislerimiz daha çok esnaf ruhuyla işletilen; profesyonellik gerektirmeyen küçük işletmeler, bu yüzden belge prosedürlerinde zorlanıyorlar.
En basit örnek: Tesiste, COVID-19 sürecini takip edecek eğitimli bir pandemi sorumlusu gerekiyor (zaten kısıtlı elemanla çalışılan bu dönemde bu göreve bir kişinin atanması gerekiyor), misafir bilgilendirme kayıtları, ateş ölçümü çizelgeleri, hizmet alanlarının saat saat onaylı hijyen çizelgeleri, personel ünite kontrol ve doğrulama işlemlerinin eksiksiz takibi, olası şüpheli tespiti, karantina süreçleri, atık malzeme uygulama ve takibi vb. altyapı oluşumu ve titizlikle sürdürülecek çalışmayı gerektiriyor.
“BU ZOR DÖNEMDE İŞ YAPMA GAYRETİNDE OLAN HERKES ÇOK KIYMETLİ”
Zaman daraldıkça tesisler de panik olmaya başladı.
“Nedir bu başımıza gelen?” “İstenilen evraklar ve eksikleri bildirdiğimde Pandemi Üniversitesi diploması da verecek misiniz?” “Karne heyecanı içindeyiz” Sevda Hanım diyorlar :))
Bir an evvel belgeyi alacak işletmelere her türlü bilgi ve moral desteği vererek onların çabalarına destek olmaya çalışıyoruz.
Bir otelci olarak onları çok iyi anlıyorum; bu zor dönemde iş yapma gayretinde olan herkes çok kıymetli.
Her ay yenilenmesi zorunlu belge, bir haberli – bir habersiz denetimin sonucunda onaylanıyor.
Panik olmadan kamu – sektör iş birliğiyle, destekle bu süreci en az hasarla kuralları ihmal etmeden atlatmaya çalışacağız.
HER İŞİN BAŞI SAĞLIK!