Last Updated on 9 Mart 2021 by Turizm Günlüğü
Pandemi sırasında evde kaldığımız günlerde doğanın kendini iyileştirdiğine tanıklık ettik. Özellikle tüm dünyada hava kirliği seviyesinin düşüşü yeşil politikalara öncelik verilmesi gerektiği konusunda ders verici nitelikte. Küresel ölçekte karbon salınımının yüzde 2’den fazlasının havayolları sektöründen kaynaklandığını düşünürsek özellikle Avrupa’da demiryollarıyla seyahat de daha popüler hale gelmiş durumda.
Euronews tarafından hazırlanan, Avrupa’da tren ile gezebileceğiniz 7 şehir önerisi.
1- Dağ manzarası için: Bern
İsviçre’nin kartpostal görünümlü şehri Bern, kristal berraklığındaki Aare Nehri’nin kıyısında yer alıyor. Karlarla kaplı Alpler’in güzelliğiyle çevrili şehir, etkileyici bir doğa manzarası sunmasının yanı sıra mahzen barları, kafeleri ve el sanatları dükkanlarıyla dolu 6 km’lik korunaklı kumtaşı alışveriş merkezlerine ev sahipliği yapmakta.
Orta Çağ’dan kalma Altstadt’ın (Eski Şehir) en iyi manzarasını görmek için 344 basamaktan çıkarak, ülkenin en yüksek kilise kulesi olan Bern Katedrali’nin manzarasını seyredebilirsiniz.
Direkt trenler, Paris ve Frankfurt’tan Bern’e 4 buçuk saatte ulaşmakta. Brüksel ve Londra’dan da yolculuk 7 buçuk saat sürüyor.
2- Gurme lezzetler için: Floransa
Avrupa’da tek bir gurme noktası belirlemek imkansız denecek kadar zor ancak İtalya’nın büyüleyici şehri Floransa için isabetli bir seçim denilebilir.Yerel, sürdürülebilir ve mevsiminde yemekleri vurgulayan kentte, schiacciata gözleme ve lezzetli Floransa bifteği gibi Toskana lezzetleri en fazla tercih edilenlerden.
Sadece yerel trüf ve porcini mantarları ile yapılan tagliatelle ve bazıları için ülkedeki tartışmasız en iyi gelatoyu (dondurmayı) yemek için bile bu kente gidebilirsiniz.
Floransa’ya Münih’ten gece kalkan yataklı trenlerle 10 saat içinde ulaşabilirsiniz. Ayrıca Cenevre’den yolculuk 6 buçuk saatin altında.
3- Kültür meraklıları için: Amsterdam
Van Gogh ve Rembrandt gibi ünlü ressamlar sayesinde Amsterdam, ikonik bir sanat şehri. Hollandalı ustaların Rijksmuseum ve Stedelijk’teki eserlerine ev sahipliği yapan başkentin neden Avrupa’nın kültür merkezlerinden biri olduğunu anlamak güç değil. Ayrıca Amsterdam dünyanın en bisiklet dostu şehirlerinin başında geliyor.
Frankfurt’tan dört saat, Londra’dan 3 buçuk saatin biraz üzerinde, Paris’ten ise üç saat tren yolculuğuyla Amsterdam’a ulaşabilirsiniz.
4- Güneşli bir gezi için: Sevilla
Güney İspanya’nın Sevilla kenti, seyahat etmeye istekli ziyaretçileri cömertçe ödüllendiren canlı bir destinasyon. Burası, dünyanın en büyük Gotik katedralinden zarif Royal Alcázar sarayına kadar uzanan eşsiz mimari yapılarıyla tarih dolu bir şehir. Dolambaçlı yollar, lezzetli tapaslar ve Flamenko dansı sıcak iklimin de etkisiyle şehri daha da cazip kılıyor.
Sevilla, Madrid’den direkt trenle 2 buçuk saat uzaklıkta. Paris veya Lizbon’dan ise yolculuk 12 ila 13 saat arasında.
5- İlgi çekici mimari için: Köln
Almanya’nın Köln kenti, antik Roma duvarları ve ortaçağ kiliselerinin büyüleyici bir karışımı. Kölner Dom katedralinin ikiz kuleleri, ufuk çizgisinin ikonik bir parçası ve Güney Kulesi’nden şehrin göz alıcı manzarası 533 basamaklı bir tırmanışa değer. Sadece bu da değil parkları, Köln’e ruhunu veren Ren Nehri ve barlarıyla birlikte şehir mutlaka görülmesi gereken yerlerden biri.
Londra’dan Köln’e Brüksel’de istasyon değiştirerek 4 buçuk 5 saatte varabilirsiniz. Paris’ten direkt yolculuk ise üç saat, bu da kenti Avrupa’daki tren tatilleri için ideal bir seçenek haline getiriyor.
6- Yemyeşil üzüm bağları için: Bordo
Fransa’nın şarap başkenti olan Bordeaux, güzel üzüm bağları ile ziyaretçileri adeta mıknatıs gibi çekiyor. Burada, şarap yapım süreci hakkında bilgi edinmek ve tatmak için yüzlerce şarap tesisini veya şatoları gezebilirsiniz. Şehir ayrıca kendini ultra modern Cite du Vin müzesi ve sergiler aracılığıyla şarap mirasını genç nesle aktarmaya adanmış etkileyici bir mekan.
Bordeaux, Paris’ten trenle iki saat uzaklıkta. Ayrıca Londra veya Amsterdam’dan bir istasyon değiştirerek yaklaşık 5 buçuk saatte veya Brüksel’den 4 buçuk saatte gidebilirsiniz.
7- İmparatorluk ihtişamı için: Viyana
Avusturya’nın başkenti, Mozart, Beethoven, Brahms ve Strauss’u içeren mirası sayesinde dünyanın Müzik Şehri olarak biliniyor.
Viyana Filarmoni Orkestrası’nı bünyesinde bulunduran dünyaca ünlü Musikverein’i ziyaret edin veya yenilikçi Haus der Musik müzesindeki interaktif sergileri keşfedin.
Alternatif olarak, 13. yüzyıla kadar uzanan ve dünyanın en büyük saray komplekslerinden biri olan Hofburg Sarayı’nda Habsburg’ların bıraktığı imparatorluk mirasını keşfedin.
Viyana’ya Paris’ten tek değişiklikle 10 saatte veya Brüksel’den 11 saatte ulaşabilirsiniz. Frankfurt’tan direkt seyahat ise sadece 6 buçuk saat sürüyor.
