Last Updated on 30 Nisan 2021 by Turizm Günlüğü
Ocak – Mart 2021 dönemine ilişkin turizm verileri açıklandı. Antalya Kent Konseyi Turizm Çalışma Grubu Başkanı Recep Yavuz, son verileri ve yaşanan son gelişmeleri değerlendirdi.
Ocak – Mart 2021 dönemi ziyaretçi rakamlarını ve turizm verilerini değerlendiren Antalya Kent Konseyi Turizm Çalışma Grubu Başkanı Recep Yavuz, ziyaretçi rakamlarında yaşanan sert düşüşlere karşın kişi başı turizm gelirimizde yaşanan artışa dikkat çekerek, bunun ardında yatan nedenleri ele aldı.
Türkiye turizminin en zor baharını yaşadığını hatırlatan Recep Yavuz, Türkiye turizmde hareketliliğin Temmuz ayında başlamasının muhtemel olduğunu belirtti.
—O—
Recep Yavuz’un turizm verilerine yönelik değerlendirme ve turizm sezonu için öngörüleri şu şekilde:
YDTV
Bugün Türkiye İstatistik Kurumu (TUİK) 2021 yılının ilk çeyreğindeki turizm verilerini paylaştı.
Elimizde aynı dönemin geçen seneki verileri de olduğu için isterseniz gelin bu iki yılı karşılaştırarak korona sürecinin başından, sonuna doğru turizmimizin gidişatına bir göz atalım.
Göz ardı etmememiz gereken önemli bir konu 2020’nin ilk çeyreğinde ivmeyi yukarıya doğru bir artışa çeviren sezonu korona ancak kuyruğundan (10 Mart itibarı ile) ile yakalamışken, 2021’in aynı dönemini yarı ve kontrollü kapatmalar, çeşitli kısıtlamaların gölgesinde geçirdik.
O yüzden geçen seneki verilerin bu seneye göre daha iyi olması anlaşılabilir bir durum.
GELEN TURİST SAYISI (Ocak – Şubat – Mart)
Siz de tahmin edersiniz ki; Dünya 2021 yılının ilk aylarını kapanarak ve radikal önlemler alarak geçirdi ve haliyle Dünya genelinde turizm hareketliliği en aza indirgendi.
Haliyle biz de bundan payımızı aldık.
2021 yılının ilk çeyreğinde ülkemize gelen turist sayısı düştü ve geçen seneye göre neredeyse 3 milyon daha az turist ülkemize geldi.
Bu, geçen yıla göre %53 oranında bir düşüşe tekabül ediyor. Bu dönemde ülkemize 2 milyon 600 bin turist geldi.
Peki, ortalık toz duman, bütün Dünya koronadan kırıp geçilirken bu şartlar altında kimler geldi?
Gelenlerin %70’ini yabancılar oluştururken, %30’unu yurt dışında yaşayan Türk vatandaşları oluşturdu.
Yani bu dönemde neredeyse her üç turistten biri karantina ve test şartına ve hatta işverenlerin tehdidine rağmen bu zor dönemde eşini, dostunu, akrabasını merak eden, ülkesini ziyaret etmeye gelen yurt dışındaki Türk vatandaşlarımız oldu.
Hiçbir ülkeye doğru dürüst turistin gitmediği bu dönemde ülkemize gelen 775 bin vatandaşımıza sonsuz teşekkür borçluyuz.
Geriye kalan 1 milyon 826 bin turistin önemli bir bölümünü özellikle Antalya ve İstanbul’a yoğun bir şekilde gelen Rus turistler oluşturuyor.
İran ve Almanya’dan gelen turistler de ilk üçte yer aldılar.
Bu arada, yılın ilk 3 ayında gelen yaklaşık 400 bin Rus turist ile aynı döneme ait geçmiş yıllara göre rekor geliş gerçekleşti.
Eğer Rus turistler olmasaydı turizm tarihinin en kötü ilk çeyreğini yaşıyor olacaktık.
Son 3 yılı değerlendirdiğimizde ise düşüş artıyor.
2019 yılının aynı dönemine göre 2020’de %50; 2021’e göre %64 oranında bir azalma gerçekleşti.
TURİZM GELİRLERİNE BAKARSAK;
“Olmayan turizmin geliri mi olur?” diyeceksiniz. Çok da doğru ama yine de küçük de olsa her şeyin neredeyse durma noktasına geldiği bir ortamda bir yaşam belirtisi olması açısından önemsemek gerekiyor.
Geçen seneye göre aynı dönemde turizm geliri %40 düşerek; 2 milyon 452 bin $ olarak gerçekleşti.
Bu yıla 1 milyon 650 bin Dolar kayıpla başladık.
Gelirler, geliş kayıplarına paralel düşerken, kişi başı gelir ise şaşırtıcı bir şekilde artıyor. Aynı dönemleri, yıllara göre kişi başı gelir olarak kıyaslarsak tablo ilginç;
2019: 697 $
2020: 727 $
2021: 943 $
Geçen seneye göre kişi başı turizm gelirimiz 216 $ artmış.
Evet; şaşırtıcı bir durum, turist azaldıkça gelir artıyor mu?
Aslında biraz da öyle olmakla birlikte başka sebepler de tabii ki var.
Bu artışın bana göre en önemli nedenleri şöyle;
- Konaklama süresinin uzaması,
- Gelen ülkelerin (portföy) ağırlığının değişmesi,
- Sağlık harcamaları ile artan maliyetler,
- Ulaşım konaklama gibi alanlarda kısmi fiyat artışları.
İkinci maddedeki konu kısa konaklamalı sınır geçişlerinin azalmasını kapsamakla birlikte, ana etki “Yurt Dışındaki Türk Vatandaşlarının” yüksek harcamasından kaynaklanıyor.
Yurt dışından gelen vatandaşlarımız kişi başı 983 $ ile yıllardır hayal edilen kişi başı harcamayı gerçekleştirdiler.
Ayrıca diğer misafirlerin kişi başı harcaması da 943 $ olarak gerçekleşmiş ve bu göz ardı edilmemesi gereken bir rakam.
Mesela 51 milyon turistin geldiği bir yılda (2019) bu rakamlar gerçekleşse gelirimiz neredeyse 50 milyar dolara yaklaşır…
Gelirlerde bütün kalemler düşerken sadece sağlık hizmetleri %4.7 oranında artış gösterdi.
Bir kısmı COVID – 19’dan kaynaklanırken, bir kısmı sağlık turizminin içerdiği paketlerden meydana geliyor. Bundan sonra her tatilci tatilinin içine sağlık giderini de ekleyecektir.
TÜRK TATİLCİLER…
Bu dönemde 281 bin vatandaşımız tatil veya iş amaçlı yurt dışı seyahati gerçekleştirdi. Geçen sene aynı dönemde bu sayı 1 milyon 743 bin idi. Düşüş %84 oldu. Yani Türkler bu dönemde evde kalmayı tercih ettiler.
Bunun başlıca nedenleri;
- Birçok ülkeye seyahat imkanı zaten yoktu.
- Ekonomik şartlar Türk tatilci için daha zorlaştı.
- Koronadan dolayı oluşan endişe insanları evde kalmaya itti.
- Yurt dışındaki fuar, etkinlik, turnuva vb. organizasyonlar iptal oldu.
Bununla beraber her şeye rağmen yurt dışına çıkanlar kişi başı 840 $ harcadılar ki, bu neredeyse geçen senenin iki katına yakın. Sanırım bu da başka bir rekor!..
Bu giderlerin içinde koronadan kaynaklanan PCR Testi vb. maliyetler de var.
Özetle en zor ilk çeyreği geride bıraktık ve en zor ilkbaharı yaşıyoruz.
Birçok ülkenin tekrar açılmaya başladığı şu günlerde biz 17 günlük tam kapanma sürecine girdik. Onlar daha önce kapanıp, bahara ve yaza hazırlık yaptılar. Bizim baharımız en erken Temmuz’da olacak gibi.
Sabır ile bu zor dönemi atlatmalıyız.
Büyüklerin deyimiyle geç olsun güç olmasın!
Yurt Dışındaki Türk Vatandaşlarına (YDTV) tekrar teşekkür ederek, hepinize sağlıklı bir kapanma süreci diliyorum…🙏🙏🙏