Komşuya gidiyorum dersiniz ya, samimisinizdir ve her daim size kapısını açar, işte o komşuya gidiyoruz şimdi hep birlikte! “Batı komşularımız Yunanistan ve Bulgaristan’dır” diye ilkokul sıralarında öğrendiğimiz, “Balkanlar’dan gelen soğuk hava” kalıbındaki o Balkan ülkesidir Bulgaristan. O Bulgaristan’dan merhaba!
Aslında gidene dek bu kadar yakın olduğunu, gerçekten de yan komşuya geçermiş gibi kolay olduğunu, uçağın İstanbul’dan kalkması ve kısa bir süre sonra inişe geçmesiyle anladık. Emin olun ülkemiz içerisinde uçak yolculukları çok daha uzun 😊 Uçak tercih etmeyecekseniz işiniz daha da kolay, karayolu ile Kapıkule’den çıktıktan sonra güzel komşumuz sizinle!
Aslında yazının başında ulaşımdan değil daha önemli bir konudan bahsetmeliyim. Bunun da ne olduğunu eminim tahmin edeceksiniz. Tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 pandemisi ile değişen seyahat alışkanlıklarımız ve bu doğrultuda ülkelere göre seyahat kısıtlamaları. Vizeden, uçak biletinden veya konaklamadan daha önce geliyor artık. Ama “önce sağlık” diyerek devam ediyoruz.
Yazıdaki Başlıklar
BULGARİSTAN’A GİRİŞ ŞARTLARI
Bulgaristan, an itibariyle turizm maksatlı seyahate izin veren ve ülkemiz vatandaşlarına kapılarını açan ülkelerden birisi. Sizden istenen tek şey aşı olmanız. Aşı olduğunuz taktirde, geçerli aşı kartınız ile ülkeye giriş yapabilirsiniz. (Aşı olduğunuz tarihten itibaren en az 14 gün geçmesi gerekli). Ayrıca aşı şartlarını yerine getirenler ülkeye girişlerde koronavirüs testi ve karantina uygulamasından muaf. Yani eğer aşı olduysanız PCR testi olmadan veya karantinaya girmeden Bulgaristan’a girebiliyorsunuz.
Eğer aşı olmadıysanız; negatif PCR (en fazla 72 saat öncesine kadar) / antijen (hızlı test – en fazla 48 saat öncesine kadar) ibraz etmeniz veya Covid-19 hastalığını geçirdiyseniz bunu resmi bir belge (son 15 gün ila 180 gün arasında) ile kanıtlanmanız halinde yine Bulgaristan’a giriş yapabilirsiniz. Ülkemizde uygulanan Sinovac- CoronaVac ile Pfizer/Biontech aşıları da uygun görülen aşılar arasında yer alıyor. Son olarak aşı olmadan girmek isterseniz, 10 günlük karantina da sizi bekliyor. 😊
İlk husus tamam, gerekli şartları sağlıyoruz. Şimdi eski usul bir yazıya devam edercesine vizeden bahsedelim. Bulgaristan’a giriş için geçerli bir Bulgaristan veya Schengen vizesi gerekli. (Hususi ve hizmet pasaportlulara vizesiz).
BULGARİSTAN’A NASIL GİDİLİR?
Aşımız tamam, vizemiz tamam artık komşuya gidebiliriz. Bulgaristan’a ister karadan isterseniz de havayolu ile ulaşmak çok kolay. İstanbul’dan araçla 257 km sonra, yine İstanbul’dan kalkan uçakla da 55 dakikada komşudayız.
BULGARİSTAN HAKKINDA GENEL BİLGİLER
Ülkeye girdiğinizde ilk dikkatinizi çekecek şey eminim tenhalık olacaktır. Çünkü 85 milyonluk bir ülkeden sonra, nüfusu sadece 7 milyon olan bir ülkede kendinizi yalnız hissedebilirsiniz 😊 Bu arada ülkenin son 20 yıldaki nüfus artış hızı negatif. 2007 yılında üyesi olduğu Avrupa Birliği nüfusun azalmasında önemli bir faktör. Nedeni ise genç nüfusun Bulgaristan’dan ayrılıp Avrupa Birliği ülkelerine yerleşerek, yaşamlarına oralarda devam etmesi.
İkinci olarak dikkat kesileceğiniz husus ise okuyamadığınız Kiril Alfabesi ile yazılmış Bulgarca yazılar. Bu arada Kiril Alfabesinin doğum yerinin Rusya değil de Bulgaristan olduğunu biliyor muydunuz?
Okuma önerisi: Bulgaristan hakkında bilmediğiniz 25 gerçek!
681 yılında kurulan Bulgaristan’ın başkenti Sofya. Sofya hem ülkemizden direkt uçuş bulabileceğimiz hem de komşuya güzel bir başlangıç yapıp, Bulgaristan’da olduğumuzu hissettirecek bir şehir.
Başkent deyince akıllara çok büyük ve kalabalık bir yer gelmesin, oldukça butik ve tenha bir yer Sofya. En uzak yer olan havalimanından merkeze ulaşım bile 15 dakika.
Havalimanından şehre geçişte sizi ilk karşılayan ekip ise yol kenarlarında bulunan ıhlamur ağaçları. Mevsiminde geldiğiniz taktirde sadece görsellikleri değil, o mis kokularıyla da size büyük bir hoş geldin merasimi düzenleyeceklerinden emin olabilirsiniz.
BULGARİSTAN’A NE ZAMAN GİTMELİ?
Mevsim demişken, Bulgaristan ziyaretiniz için “ne zaman gidilmeli” sorusu aklınıza gelebilir. Cevabı ise oldukça basit, her zaman! Ülkemizde yaşanan mevsimlerin neredeyse tamamı, yılın aynı zamanlarında Bulgaristan’da da yaşanmakta. Bu sebeple yaz veya kış fark etmez, ne aradığınıza bağlı olarak (güneş/kayak/bahar) her daim gelinesi bir yer.
BULGARİSTAN’IN BAŞKENTİ SOFYA
Konumundan dolayı Antik çağdan günümüze sürekli bir yaşam sürülen şehirde, birçok topluluğa (Traklar, Romalılar, Bizans, Osmanlı, Slav ve Bulgarlar) ait izler görmek mümkün. Geniş yollar, büyük binalar ve komünizm destekçisi anıtlar ise ilk göze çarpanlar. Sebebi ise 1944’te yaşanan siyasi olaylar neticesinde kabul edilen ve 1990’a kadar devam eden komünist rejim.
Günümüzde parlamenter sistemle yönetilen ülkede elbette göze çarpan başka eserler de mevcut. Şehrin merkezinde, neredeyse tamamı birbirine yürüyüş mesafesinde bulunan birçok eseri, iyi bir planlama ile 1 güne sığdırarak gezmeniz olası.
Bu gezinize Sofya’nın belki de Bulgaristan’ın en simgesel mekanlarının başında gelen “Aleksandr Nevski Katedrali” ile başlayabilirsiniz. Katedral Belgrad’da bulunan Aziz Sava Katedrali’nden sonra Balkanlar’da bulunan en büyük katedral olma özelliğine de sahip. 1912 yılından beri hizmet veren Aleksandr Nevski Katedrali aynı zamanda dünyanın en büyük “Doğu Ortodoks” katedralleri arasında bulunmakta.
BULGARİSTAN’DA DİN
Bulgaristan’da birçok inanışa ait ibadethaneleri bir arada görebilirsiniz. İnanç özgürlüğünün bulunduğu ülkede inanılan dinler şu şekilde; %77 Hristiyan, %10 Müslüman %5 Ateist %8 diğer. Bu arada inanç özgürlüğü gibi maske özgürlüğü de var Bulgaristan’da 😃 Açık alanlarda maske takmak zorunlu değil. Sadece kapalı alanlarda zorunluluk söz konusu bilginiz olsun.
Aleksandr Nevski Katedrali yanı başında bulunan; şehre adını veren St. Sofia/Ayasofya Kilisesi ve meçhul asker anıtı birkaç adım atmanız halinde sizi bekliyor. Şehirde bulunan ve mutlaka görülmesi gereken tarihi ibadethaneler ise bunlarla sınırlı değil. Sveti Nikolay Mirlikiyski Rus Kilisesi, St. George Rotunda Kilisesi, Aziz Nedelya Kilisesi, Sveta Petka Kilisesi, Sofya Sinagogu, Kara Cami ve Mimar Sinan tarafından tasarlanan, 1500lü yıllardan kalma, şehirde ibadete açık tek cami olan Banyabaşı Cami kaçırılmaması gereken önemli yerlerden.
Bu yapılar birbirine yürüme mesafesinde, fakat 10. yüzyıldan kalma, 1979 yılından beri UNESCO Dünya Miras Listesi’nde bulunan Boyana Kilisesi Vitosha Dağı eteklerinde, şehir merkezine 20 dakikalık mesafede sizleri bekliyor. Hazır Boyana Kilisesi için oralara gitmişken, Ulusal Tarih Müzesi’ni ziyaret etmeden dönmeyin. Müze gezmeye başlamışken, Bulgaristan Arkeoloji Müzesi’ni, Bölgesel Tarih Müzesi’ni, Ulusal Sanat Galerisi’ni ve Ulusal Kültür Sarayı’nı listenize eklemelisiniz. Hatta müze gibi görürsek eğer; Kiril ve Metodii Kütüphanesi’ni ve Ivan Vazov Ulusal Tiyatrosu’nu da mutlaka ziyaret edin derim. Eğer denk gelirseniz, 1906’da inşa edilen, 1923’te oyun sırasında yanan ve 1924’te tadil edilerek günümüze kadar gelen bu tiyatroda bir oyun seyretmeniz çok daha güzel olacaktır.
Sofya’da görülmesi gereken yerlerin birbirine yürüme mesafesinde olduğunu yukarda belirtmiştim. Yürüyüşünüzün başında sahip olduğunuz o enerjik halinizin yavaş yavaş azaldığını düşünüyorum. Gelin kendinizi yeniden şarj edebileceğiniz ve bir şehrin güzel görünmesinde başrolü çeken park ve bahçelere gidelim. İçinde kaybolma garantisi verdiğim Borisova Parkı ve bulunduğunuz sürede gençleşeceğiniz Şehir parkı en iyi iki alternatif.
Okuma önerisi: Sofya’da mutlaka görülmesi gereken 25 muhteşem yer!
Yazımın başında şehrin ıhlamur kokusundan bahsetmiştim. Aslında şehirde buram buram kokan daha başka şeyler de var. Yüzyıllardır ortak değerlerde buluştuğumuz, iyi kötü anılara sığınan dostluğumuzun kokusu. Özellikle de altında ulu önder Mustafa Kemal ATATÜRK’ün imzasının olduğu hatıraların kokusu. Az önce dinlendiğiniz Şehir Parkı karşısında duran sarı orduevi binasında, 11 Mayıs 1914’te düzenlenen maskeli baloda, tüm dünyayı kendisine hayran bırakan o yeniçeri kol ağası kıyafetini giydiğini, O’nun bu sokaklarda, gelecekteki Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerini atma düşünceleriyle dolaştığını gözünüzde canlandırarak gezinize devam ettiğinizde emin olun o kokuyu her yerden alacaksınız.
Öyle ki, şehirde gezinize devam ederken bu duygu ve düşüncelerinizi pekiştirecek yapılar karşınıza çıkmaya devam edecek. Orduevi binasının az ilerisindeki “Bulgaria Restoran”da yemekler yediğini, Tsar Osvoboditel caddesi üzerinde bulunan “Sırmacıyev Binası”nda çalıştığını ve kendisine tahsis edilen, daha sonra 2. Dünya Savaşı’nda Sofya’nın bombalanmasıyla yıkılan tek katlı evinin yerine, aynı arsaya yapılmış ve halen Büyükelçiliğimizin olduğu bina ve çok daha fazlası…
SOFYA’DA ALIŞVERİŞ
Hadi gelin biraz alışveriş yapalım. Eteğinde bulunduğu dağın adını verdiği Vitosha caddesi şehrin en ünlü alışveriş ve yürüyüş caddesi. Araç trafiğine kapalı olan bu cadde üzerinde günün her saati ilginizi çekecek bir şey bulabilirsiniz. Yerel ürünlerden, zincir markaların satıldığı dükkanlardan alışveriş yaparken, cadde üzerindeki sokak sanatçılarının performanslarına şahit olabilirsiniz. Eğer daha yerel bir yer arıyorsanız da Sofya Merkez Kapalı Pazar’ı, yok ben alışveriş merkezi arıyorum derseniz de TZUM alışveriş merkezi tam sizlik.
BULGARİSTAN PARA BİRİMİ
Bu arada Bulgaristan’da kullanılan para birimi “Leva”. 1 Leva yaklaşık 5 TL civarı (Ağustos 2021). Peki Bulgaristan pahalı mı diyecek olursanız, her şeyi 5 ile çarpmasak ucuz olabilir diyebilirim. 😊
SOFYA’DA NEREDE NE YENİR?
Eğer bu tempo sizi yorduysa ve yemek için güzel bir yere arıyorsanız; “Shtastlivetsa” bir restorandan fazlası! Hem karnımız hem de gözümüz doysun diyenler için dekore edilmiş çok özel bir restoran. Damak tadımızın çok farklı olmadığı komşu Bulgaristan’a ait tüm yöresel yemekleri burada bulabilirsiniz. Dikkat edin porsiyonlar biraz fazla.
Sofya gezinize son vermeden, şehre eski adını veren “Serdika” kalıntılarını ve şu anki adını veren Azize Sofya Anıtı’nı ziyaret edebilirsiniz. Hatta bu yerlere giderken yanlarından geçeceğiniz dev binaların önlerinde durup, komünizm dönemi mimarisinin ne kadar büyük yapılar tercih ettiğini bizzat yerinde görmüş olursunuz. Ayrıca bu binaların gece ışıklandırmalı halleri, gündüz görünen hallerinden çok daha süslü haberiniz olsun.
SOFYA’DA NEREDE KALINIR?
Sofya’dan ayrılıp, Bulgaristan’ın sahip olduğu diğer güzelliklere geçerken aklınızda Sofya’da nerede konaklayabiliriz sorusu dönüp durmuş olabilir. 2020 Eylül ayında açılan ve henüz çok yeni olan, Sofya’nın adeta kalbinde bulunan Hyatt Regency Otel gayet güzel bir alternatif.
Bulgaristan seyahatinizi Sofya ile sınırlandırmak olmaz. Ülke genel itibari ile çok büyük yüzölçümlü olmadığı için birkaç saatlik araç mesafesinde ülkenin diğer güzelliklerine kolayca ulaşabilmek mümkün. Bu alternatifler arasında son dönemde adını sık duyduğumuz popüler kayak merkezi Bansko, adını maalesef çok duymadığımız ama şifa dağıtan şehirlerden biri olan Sandanski, buram buram Bulgaristan havasını yaşatan tarihi köyler ve tabi ki biz Türkler için olmazsa olmaz Filibe başı çekmekte. Ayrıca ülkenin sahip olduğu diğer önemli şehirlerden Varna ve Burgaz, tatiline deniz keyfini de eklemek isteyenler için güzel birer alternatif olabilir. Sofya’dan önceki başkent olan Veliko Trnovo şehri de planlamalarınıza girmesi gereken önemli yerlerden.
Yazı serimizin ilk bölümünü Sofya ile burada bitirelim. Bansko ile devam edeceğimiz ikinci bölümümüzde görüşmek üzere…
Melih Daşgın‘ın tüm içeriklerini görmek için linke tıklayın.