Last Updated on 11 Eylül 2021 by Yaşar Çelik
Yazın başından beri radarımda olan Kakule Bakery, Instagram algoritması sayesinde karşıma çıkan nadir olumlu şeylerden biri oldu. Çoğu zaman sosyal medyada sunulanın gerçek dünyadaki ile alakasız olduğu pek çok işletmenin aksine, Kakule Bakery tam da kendini sunduğu gibi sade ama düşünülmüş, vurucu bir iç mekanda damak çatlatan tatlar sunuyor misafirlerine! Bahsettiğim tüm bu gerçekçi kareler, Intouch Visual kadrajından çıkmış.
Kamu Sektöründen Pastacılığa Uzanan Yolculuk
Kakule Bakery’nin hoş sohbet sahipleri Esra Tekin ve Atalay Göktaş, önceleri, kamu sektöründe devam eden düzenli iş hayatlarını Kakule Kahve’yi 2016 yılında açarak biraz daha renklendirmiş anladığım kadarıyla. Kızılay’ın merkezinde yer alan, mis kokulu kahvelerin tüm iç mekanı sardığı bu kahve dükkanında istedikleri yolu çizebildiklerini gören çift, Covid-19’a rağmen 2020 Mart’ında Kakule Bakery’i açarak hayallerine bir adım daha yaklaşmışlar. Hayallerin sınırsız olduğunun ispatı niteliğinde olan Kakule Atölye ise 2021 Haziran’ında açmış kapılarını. Öncelikle kendileri, Fransız ekolünden gelen sıkı bir pastacılık eğitimi aldıktan sonra, mutfağı ve fırını işinin ehli Pasta Şefi Ayşegül Çalış’a bırakmışlar. Atölyede gelecek zamanlarda pastacılık üzerine workshoplar planlayan çift Korona nedeniyle bir açılıp bir kapanan yeme-içme mekanlarının istikrarsız gidişatına olumlu bir örnek bana kalırsa.
Kent Kültürüne Katkıda Bulunmak
Esra Hanım ile sohbetimiz sırasında en etkilendiğim cümle şu oldu: ‘Biz kişisel ihtiyaçlarımızdan yola çıkarak mekanlarımızı sırasıyla açtık ama; esas çıkış noktamız kent kültürüne katkıda bulunmak oldu.’ Zincir kuruluşlara, insanları Avm’lere gitmeye teşvik eden güzel tatlara bir alternatif olarak Ankara’nın en sevdiğim sokaklarından biri olan Büklüm Sokak’ta yer alan Kakule Bakery özlem duyduğumuz ‘mahalle kültürünü’ bize tebessümle yeniden anımsatıyor.
En Sevdiğim Müzik Grubu ile Örtüşen Pembe Bir Pasta
Ferah ve huzur veren atmosferi ile örtüşen birbirinden renkli tatların içinde gitmeden de listeme aldığım ‘Pink Floyd’ hayatımda yediğim en iyi tatlılarda ilk üçe oynar! Şefin özgün tasarımı olarak adlandırılan bu tatlı, görüntüsüyle sizi kendine çekerken, lezzeti ile zıt tatları bir arada sunan gerçekten ‘özgün’ bir lezzet! bir Yolunuz düşerse, günün tuzlu payını önden çay ile, sonrasında da kahve keyfine eşlik edecek olan Pink Floyd’u kesin öneriyorum.
Uzun Sohbetlere Ev Sahipliği Yapan Mahallenizin Pastacısı
Sizleri bilmem ama, küçük hacimli mekanlarda uzun soluklu zaman geçirdiğimde genelde üzerimde bir rahatsızlık oluyor benim! Uzun oturdukça gelen giden sirkülasyonunu olumsuz etkiliyormuşum gibi hissediyorum genelde. İçeride 3, dışarıda 4 küçük masa ile hizmet veren Kakule Bakery, küçük hacminin aksine, İç Mimar Seda Özcan’ın dokunuşları ile uzun uzun sohbet edilebilecek ev sıcaklığında, niş bir atmosfere sahip. Zira bana eşlik eden pek kıymetli iş arkadaşım ile zamanın nasıl su gibi akıp gittiğini anlamadığımız birkaç saat geçirdik birlikte, hem de hiç rahatsızlık duymadan!
Bazen sabah sessizliğinde içilecek olan keyif kahvesi, bazen sırf kendini dinlemek için, bazen de en sevdiklerinizle güzel bir sofrayı paylaşmak için Ankara’da gidilecek güzel bir mekan arıyorsanız, Kakule Bakery’i denenecekler listenize almanızı öneririm!