Turizm taşımacıları ülkenin bel kemiğidir. Turizm taşımacısı, büyük bir özveriyle ülkeye gelen turistlerin müze, ören yerleri gibi yerlere tüm ulaşımlarını sağlıyor. Her şey buraya kadar normal. Normal olmayan ise kurumların adeta turizm taşımacılarına ‘cehennem azabı’ yaşatıyor olması.
Pandemi turizm sektörüne var olan sorunları çözmek için koskoca iki sene verse de görünen oki TÜRSAB başta olmak üzere hiçbir kurum pandemi öncesi hiçbir sorununu çözememiştir. Turizm sektörü savaş bağlaşmasa bu sene çok iyi bir yıl bekliyordu ama var olan taşımacılık sorunu ile nasıl iyi bir yıl geçireceğimizi kimse açıklamıyor. Turizm Taşımacıları Derneği Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Öksüz, devam eden D2 sorununa ilişkin bir yazı kaleme aldı. Öksüz yazısında; “Turizm taşımacıları resmen Ulaştırma Bakanlığı, Turizm Bakanlığı ve belediyelerin arasında sıkışıp kalmış durumda” dedi. İşte Mehmet Öksüz’ün o yazısı…
- “Ülkenin en üst makamı olan Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı turizm taşımacılarına “D2” yani, ülke sınırları içerisinde grup taşıması ve arızi taşıma yapabilmelerine olanak sağlayan bir belge veriyor.
- Sonra o belgeye sahip çıkmıyor. Turizm taşımacıları, ellerinde bakanlık belgesi bulunmasına rağmen belediyelerin yol belgesi dayatmasıyla karşı karşıya kalıyor.
- Yol belgesi olmayan D2’li araç hiçbir şekilde turist taşıyamıyor.
- Bin bir türlü eziyet çeken turizm taşımacıları bu belgeyi de alıyor ve sorun tabii ki bitmiyor.
- Bu sefer Kültür ve Turizm Bakanlığı başka bir prosedür diyerek işleri daha da zora sokuyor. Gün sonunda ise turizm taşımacısı iş yapamaz hale geliyor.
- Turizm taşımacılarının ülkeye bu kadar büyük ekonomik katkısı olmasına rağmen sürekli araçları bağlanıp iş yapamaz hale getirilen yine turizm taşımacıları!
Mehmet Öksüz: Turizm Taşımacısı Cehennem Azabı Yaşıyor
Şehirlerarası otobüslerin 1 yılda yaptığı kilometreyi turizm otobüsleri yıllarca yapamıyor. Peki o zaman neredeyse hiç kilometre yapmamış bu yepyeni turizm otobüslerinin yaş sınırı neden 10?
Turizm taşımacısı ülkesine katma değer yaratmak için canla başla çalışıyorken yepyeni araçlara 10 yaş sınırı getirmek akıl alır gibi değil.
Avrupa ülkelerinde dahi 20 yaşında turizm araçları çalışmakta. Ülkemizde yaş sınırı uygulanması çok büyük bir milli servetin heba olması demektir.
Servis araçlarına tahdit verilirken turizm araçları neden kapsam dışı bırakıldı bunu da anlamak mümkün değil.
Turizm taşımacıları resmen Ulaştırma Bakanlığı, Turizm Bakanlığı ve belediyelerin arasında sıkışıp kalmış durumda.
Turizm otobüslerinin kullanım yaşı 15 sene ve üzerine çıkarılmalıdır. Yılda 20 bin kilometreyi ancak yapabilen bu yepyeni araçların yaş sınırı mutlaka yeniden düzenlenmelidir.
“Bakanlık ve belediye yetkililerine açıkça soruyoruz. Turizm taşımacıları kime bağlıdır?”
Bakanlık ve belediye yetkililerine açıkça soruyoruz. Turizm taşımacıları kime bağlıdır… Her türlü belgeyi almasına rağmen araçları 60 gün bağlanan turizm taşımacıları mağdur durumda. Bir aracın bağlanması demek otopark için 10 bin kira ve en az 10 bin lira da aracın ekstra masrafı demektir. Turizm taşımacıları bağlanan araçlarını hangi parayla çözüp alacaklar…
“Artık hükümet bir adım atsın, bizleri bu dertten kurtarsın”
Artık hükümet bir adım atsın, bizleri bu dertten kurtarsın. Kanun veya genelge, hangisi gerekiyorsa bir an önce yetkililer harekete geçmeli. Turizm taşımacıları hangi bakanlığa tabi? Bu sorumuzu açıklığa kavuştursunlar. Araçlarımızın sürekli bağlanmasından dolayı iş yapamaz hale geldik. Gerekli düzenlemelerin yapılmasında şüphem olmadığını arz ederim.”
Mehmet ÖKSÜZ
Turizm Taşımacıları Derneği Genel Başkan Yardımcısı
İstanbul Ticaret Odası Meclis Üyesi
TOBB Karayolu Yolcu Taşımacılığı Sektör Meclisi Turizm Komisyonu Başkanı