Last Updated on 11 Nisan 2022 by Yaşar Çelik
Batılı ve özellikle Amerikalı kültür gezginlerinde artış olduğunu söyleyen Şerif Yenen, bir an önce kültür odaklı ve yüz yüze tanıtım atağına geçme çağrısı yapıyor.
Profesyonel turist rehberi, seyahat yazarı ve uluslararası konuşmacı Şerif Yenen, kültür turizminde özlenen günlerin sinyallerini aldığını dile getirerek, son günlerde yaptığı tanıtım etkinliklerinin büyük ilgiyle karşılandığını söylüyor. Yenen, Amerika’nın başkenti Washington DC’deki dünyanın en büyük müze ve araştırma kompleksi Smithsonian’da en son yaptığı sunumda bunu somut olarak hissettiğini kaydediyor.
“Mutlaka görülmesi gereken yerlere ilave olarak daha az bilinen, çoğunlukla gözden kaçan eserlere yoğunlaştım.”
Yüz yüze tanıtımın gücü!
Uzun yıllar boyunca Amerikalı turistlerle çalışan bir profesyonel rehber olarak bağlantılarının kendisini bir dizi seminer yolculuğuna çıkardığını, pandemiyle birlikte bu seminerlerin sanal ortamda devam ettiğini anlatan Yenen, Smithsonian’daki son online sunumunun büyük ilgiyle karşılandığını anlatarak şunları ifade ediyor, “7 Nisan’da Smithsonian’da gerçekleştirdiğim online sunumuma 500’den fazla dinleyici katıldı. Ücretli yapılan bu etkinlikte, 160 görsel eşliğinde, bir buçuk saat boyunca İstanbul’un hem Bizans, hem Osmanlı tarihini anlattım. Mutlaka görülmesi gereken yerlere ilave olarak daha az bilinen, çoğunlukla gözden kaçan eserlere yoğunlaştım. İstanbul’un Anadolu yakasına dikkat çektim, su yapılarını, sarnıçları, su kemerlerini, kiliseleri, camileri, Büyük Konstantin’i, Fatih’i, Kanuni’yi, Yavuz Sultan Selim’i, Haçlıları ve Atatürk’ü anlattım. Sunum çok beğenildi, harika yorumlar geldi. İstanbul’a seyahat etmek isteyen Amerikalılardan konuyla ilgili epey soru geldi. 500’den fazla Amerikalı, para vererek böyle bir İstanbul sunumuna katılıyorsa, bu bir şeylerin göstergesi elbette. Demek ki artık İstanbul’a gelme hazırlığı içindeler. İşte yüz yüze tanıtımın gücü!”
Pandemi nedeniyle yaşanan seyahat endişesinin artık kalkmaya başladığını, Rusya-Ukrayna savaşının turizm için elbette olumsuz bir etken olduğunu, ama tüm dünyayı aynı derecede etkilemediğini savunan Şerif Yenen, bu tür tanıtımlardan binlercesini yapmamız, özel olarak bütçe ve zaman ayırmamız gerektiğinin altını çiziyor. Smithsonian’daki tanıtımı kendi özel girişimleriyle gerçekleştirdiğini söyleyen Yenen, benzer çalışmaların kurumsal yapılarla ve büyük bütçelerle yapılması halinde çok daha geniş kitlelere ulaşılabileceğine dikkat çekiyor. Yenen, “Biraz daha fazla olanak ve bütçemiz olsa! Neler yapılmaz ki?” diyor.
“Kültürel zenginlikler Türkiye turizminin lokomotifidir”
Dünyada birçok ülkede bulunmayan tarihi ve kültürel zenginliğin Türkiye turizminin lokomotifini oluşturması gerektiğini vurgulayan Yenen, pandemi sürecinin bu yönde evrilen seyahat tercihlerini körüklediğini hatırlatarak, “Batılı ve özellikle Amerikalı kültür turistlerinde artış var. Pandemi korkusu atlatılmak üzere ve savaşın olumsuz etkilerine rağmen seyahat hevesi yüksek büyük bir kesim söz konusu” diye konuşuyor. Yenen, içinde bulunduğumuz hassas dönemde tanıtım stratejilerinin kültür odaklı ve özellikle yüz yüze/birebir olması gerektiğini belirtiyor.
“Türkiye’nin tarihine, arkeolojisine, mimarisine ve kültürel değerlerine hakim bir tanıtım ekibi kurulmalı”
Türkiye’nin tarihine, arkeolojisine, mimarisine ve kültürel değerlerine hakim bir tanıtım ekibi kurulup, yurtdışı tanıtım ofislerimizin düzenleyeceği organizasyonlarla hedef ülkelerdeki kulüpler, kütüphaneler, müzeler, fuarlar, eğitim kurumları ve kültür kurumları ile işbirliği içinde değişik başlıklarda Türkiye tanıtım sunumları yapılması çağrısı yapıyor. Hatta, böyle kapsamlı bir projede severek görev alabileceğini de ekliyor.