Last Updated on 10 Mayıs 2023 by Turizm Günlüğü
Travelzone Genel Müdürü Barış Öztürk, TÜRSAB yönetiminde yaşanan sorunlar, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya arasında yaşanan iletişim sorununa ilişkin açıklamalarda bulundu. Bağlıkaya, Bakan Ersoy ile
Bir dönem, Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Yönetim Kurulu Başkanı Firuz Bağlıkaya’nın başdanışmanlığını da üstlenen Travelzone Genel Müdürü Barış Öztürk, TÜRSAB yönetiminde yaşanan sıkıntılar, mevcut TÜRSAB yönetiminin performansı hakkında açıklamalarda bulundu.
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya arasında yaşanan iletişim çatışması, iletişim sorunu hakkında da açıklamalarda bulunan Barış Öztürk; “bu sorunun Firuz Bağlıkaya’nın iletişim hatalarından kaynaklandığını” belirtti.
Barış Öztürk, bu konuya ilişkin olarak; “TÜRSAB Başkanı Firuz Bey, iletişimi becerip, daha iyi iletişim stratejileri yürütebilseydi; şu an yaşanan bazı sıkıntıları bugüne kadar getiriyor olmazdık” dedi. Bağlıkaya, Bakan Ersoy ile
Bir dönem TÜRSAB’ın yönetiminde ve TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya’nın danışmanları arasında yer alan Barış Öztürk; ilk olarak yaklaşık 5 yıl boyunca Kültür ve Turizm Bakanı olarak görev alan Mehmet Nuri Ersoy’un yürüttüğü çalışmalar ve sektöre yönelik katkıları hakkında açıklamalarda bulundu.
“MEHMET NURİ ERSOY, BENCE BAŞARILI BİR BAKANLIK DÖNEMİ GEÇİRDİ”
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un turizm ve seyahat endüstrisi açısından en zorlu süreçte görev aldığına dikkat çeken Barış Öztürk; şu ifadeleri paylaştı:
“Mehmet Nuri Ersoy’un bakanlığı en kötü döneme denk geldi. 2018 ve 2019 yılını hazırlık süreci olarak değerlendirirsek; hemen ardından pandemi süreci yaşandı. Ardından Rusya – Ukrayna Savaşı ve buna bağlı olarak uçuşlarda yaşanan sıkıntılar ortaya çıktı. Bana göre Türkiye turizmi, zorlu pandemi sürecini iyi atlattı. İlk defa uygulanan “Güvenli Turizm Sertifikası” ve hükümetin ülkeye girişlerde katı kurallar uygulamamasıyla en az hasarla pandemi sürecini atlattık. Bana “Hangi dönemde Turizm Bakanı olmak istemezsin?” diye sorsalar; kesinlikle bu dönemi seçerim. Ama ben genel olarak, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un hem tecrübesi hem de turizm bilgisiyle bu süreci çok iyi yürüttüğünü düşünüyorum. Bence başarılı bir bakanlık dönemi geçirdi.”
TGA PAYINA YÖNELİK AÇIKLAMALAR
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un bakanlık süresince; TGA Payı, Konaklama Vergisi gibi uygulamalar başta olmak üzere sektöre vergi yükü getirdiğine yönelik eleştiriler hakkındaki görüşlerini sorduğumuz Barış Öztürk; bu konuya ilişkin ise şu açıklamalarda bulundu:
“Ben bir seyahat acentası olarak TGA payı hakkında sağlıklı açıklamalarda bulunabilirim. Konaklama vergisi otelcileri, konaklama sektörünü ilgilendiren bir başlık… Evet, TGA Payı hayata geçmeden önce uygulama konusunda birtakım itirazlarımız oldu. Outgoing, incoming, etkinlik, uçak bileti satan acentalar gibi farklı segmentler için farklılık olmasını talep etmiştik. Bu itirazlar, daha sağlıklı şekilde değerlendirilip; daha adil bir şekilde uygulamaya geçirilebilirdi.
Ama buna şöyle bakmak gerekiyor: Sektör için, tanıtım ve pazarlama konusunda sürdürülebilir bir kaynak oluşturuldu. Sektör, kendine yetebilir hale geldi, her defasında devlete yalvarmadan yakarmadan kendi pazarlamasını, kendi tanıtımını ortaya çıkartabilir bir bütçe yaratılmış oldu. Ben bunun önemli olduğunu düşünüyorum.”
“SEKTÖR BAKAN’IN TECRÜBESİNDEN, SEKTÖR BİLGİSİNDEN YETERİNCE YARARLANAMADI”
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ve TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya arasındaki iletişim kopukluğu, iletişim çatışması hakkında da görüşlerini paylaşan Barış Öztürk; şunları söyledi:
“Turizmciler olarak uzun zaman boyunca sektör içerisinden bir bakan bekledik. Bu talebimiz sonunda gerçekleşti. Fakat seyahat acentaları olarak mevcut Bakan Ersoy’un sektör tecrübesinden, bilgi birikiminden yeterince faydalandığımızı düşünmüyorum.
“TÜRSAB BAŞKANI’NIN SİVRİ DİLLİ AÇIKLAMALARI BİR KUTUPLAŞTIRMA YARATTI”
Maalesef mevcut TÜRSAB Başkanı’nın sivri dilli açıklamaları bir kutuplaştırma yarattı ve iki tarafı birbirinden uzaklaştırdı.
“BAKAN MÜMKÜN MERTEBE HERKESE YARDIMCI OLMAYA, SORUNLARI ÇÖZMEYE ÇALIŞTI”
Ben TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya’nın danışmalığını yürüten bir isim olarak; Bakan Ersoy’un bakanlık süresince mümkün mertebe herkese eşit mesafede olmaya çalıştığına, herkesin telefonuna çıktığına, dertleri mümkün mertebe çözmeye çalıştığına şahit oldum. O dönemde kendisi biraz daha kucaklayıcı olabilirdi fakat bazı sivri dilli açıklamalar nedeniyle kendimizden uzaklaştırdığımızı düşünüyorum.
Bugüne kadar Mehmet Nuri Ersoy ile ne bir siyasi ne de ticari bir ilişkim söz konusu oldu ama başdanışmanlık görevim süresince hem benim hem de birçok arkadaşın telefonuna yanıt vererek; mümkün mertebe elinden geldiğince yardımcı olmaya, yanımızda olmaya çalıştı.
“FİRUZ BAĞLIKAYA, İLETİŞİMİ DAHA İYİ BECEREBİLSEYDİ; BAZI SIKINTILARI BUGÜNE KADAR GETİRİYOR OLMAZDIK”
Demek ki burada konu; TÜRSAB değilmiş ya da konu, partizanlık değilmiş, konu hangi sektör olduğu değilmiş, konu seyahat acentacılığı da değilmiş… Demek ki konu; iletişimmiş… TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya, burada iletişimi daha iyi becerebilseydi; sağlıklı bir iletişim kurabilseydi şu an yaşanan bazı sıkıntıları bugüne kadar getiriyor olmazdık.
“DEVLET TABİ Kİ KUCAKLAYICI TARAFTA OLACAK AMA SİZ DE İLK ADIMI ATACAK TARAFTA OLACAKSINIZ”
Geçmişte ne yaşadığınız önemli değil, arkadaşlığınız veya arkadaşlığınızın hangi boyutta olduğu da önemli değil, önemli olan; makam, mertebedir ve hiyerarşidir. Dolayısıyla devlet tabi ki kucaklayıcı tarafta olacak ama siz de ilk adımı atacak tarafta olacaksınız. Kişisel çatışmalar ya da geçmişten gelen kişisel problemler, temsil ettiğiniz 10 binden fazla acentanın çıkarını gözetmemenize yol açmamalı.
“TEK SORUN 1618 SAYILI KANUN OLARAK SUNULMAMALI”
Barış Öztürk, sık sık gündeme gelen “acentaların en önemli sorunun 1618 Sayılı Seyahat Acentaları ve Seyahat Acentaları Birliği Kanunu olduğu” yönündeki açıklamalar hakkında da değerlendirmelerde bulundu. Öztürk bu konuya ilişkin şunları paylaştı:
“TÜRSAB Başkanı’nın en önemli çıkış noktasından bir tanesi de yasa tasarısı, yeni yasaydı… Yeni yasa, birçok noktada seyahat acentalarının birçok sorununu çözebilecek bir noktadaydı. Yasa çıkmadı, çıkartılmadı ya da çıkarılamadı… Bunun nedenini sektörle paylaşılmadığı için bilemiyoruz. Ben de danışmanlık yaptığım süreç içerisinde yasayla ilgili hiçbir bilgiye sahip olamadım. Dolayısıyla yasa neden çıkartılmadı; ben bile bilmiyorum. Ama acentaların tüm sorunlarının çözümü, tek çaresi yeni yasa, yeni kanun olarak lanse edilmemeli.
“HER ŞEYİ KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI’NA BAĞLAMAMAK LAZIM”
Sektörün birçok konuda çok acil ihtiyaçları oldu: Kredi ihtiyaçları oldu çıkmadı, transferlerle ilgili problemler halen devam ediyor. Bunlar diğer kamu kuruluşuyla çözülebilirdi. Yine geliyoruz, Turizm Bakanlığı’na… Kültür ve Turizm Bakanlığı’na her şeyi bağlamamak lazım. Her şeyi Bakan’a bağlamamak lazım.
TÜRSAB’IN DİĞER BAKANLIKLARLA İLETİŞİMİ NE SEVİYEDE?
Sanayi Bakanlığı’nda işimiz var, Ticaret Bakanlığı’nda işimiz var, İçişleri Bakanlığı ile işimiz var. Hadi, sektör olarak Kültür ve Turizm Bakanlığı ile çatıştınız ve kavga ettiniz. Diğer bakanlıklarla ile ilgili durumunuz nedir? Nerede Ulaştırma Bakanlığı ile olan ilişkiniz? Nerede İçişleri Bakanlığı ile olan ilişkiniz? Ticaret Bakanlığı? Sanayi Bakanlığı? Bunlarla da hiçbir ilişki, sağlıklı iletişim kurulamadı. Demek ki konuyu bir tarafa atıp; orada bir düşman yaratıp kendinize sadece ve sadece bütün algıyı ben bu var diye görevi yapamadım demek doğru değilmiş.”
FİRUZ BAĞLIKAYA’NIN İCRAATLARI HAKKINDA DEĞERLENDİRMELER
Son olarak TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya’nın üç dönemlik performansı ve icraatları hakkında açıklamalarda bulunan Barış Öztürk, şunları kaydetti:
“Öncelikli olarak Firuz Bağlıkaya’nın TÜRSAB Başkanlığı süresince yaptığı iyi şeylerden bahsetmek gerekirse; TÜRSAB kurumsal bir yapıya kavuştu, yapılanlar ve gelir – giderler kayıt altına alındı. Profesyoneller ile çalışma tercihi son derece doğruydu. Bunlar başlangıçta çok doğru işlerdi fakat bugün geldiğimiz noktada eleştirdiğimiz birçok konu, yine gündemde yer alıyor.
“BAŞARAN ULUSOY’DAN GÖRMÜŞ OLDUĞU METOTLARIN TAMAMINI UYGULUYOR”
Örneğin BTK’lar ile hareket etme tarzı, BTK Başkanlarının seçilmesi ardından BTK Başkanlıklarının TÜRSAB Başkanı seçimlerindeki rolü… Bu konu, bizim eleştirdiğimiz konulardan bir tanesiydi ama bugün baktığımızda kendisi şu an için Başaran Ulusoy’dan görmüş olduğu metotların tamamını uyguluyor.
“BIRAKMASI GEREKİYORDU. BIRAKMADI…”
“İki dönem başkanlık” sözüyle geldi, üçüncü dönem için şu an için bizimle beraber, sözünü tutmadı. Bırakması gerekiyordu. Bırakmadı…
“İSİMLER DEĞİŞTİ, MEVKİLER DEĞİŞTİ, ORGANİZASYON ŞEMASI DEĞİŞTİ AMA MANTALİTE HİÇBİR ZAMAN DEĞİŞMEDİ”
Vizyoner olarak çok iyi başladı fakat uygulama noktasında, uygulayıcı olma konusunda bence son derece başarısız oldu. TÜRSAB’ın eski alışkanlıkları değişmedi. İsimler değişti, mevkiler değişti, organizasyon şeması değişti ama mantalite hiçbir zaman değişmedi.
Eleştirdiği, TÜRSAB’a zararları dokunuyor dediği her kişiyle kol kola girdi. En önemlisi bu! Demek ki burada amaç TÜRSAB’ı zarara uğratanlarla savaşmak değil kendi yoluna devam etmekmiş. Bizim, süreç içerisinde kendisiyle olan fikir ayrılığımızın en büyük sebeplerinden bir tanesi de buydu.” Bağlıkaya, Bakan Ersoy ile
Röportaj: Yaşar Çelik
Yayına Hazırlayan: Cem Bişkin