Last Updated on 11 Mayıs 2023 by Turizm Günlüğü
GSTC 2023 Küresel Sürdürülebilir Turizm Konferansı’na katılan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Sürdürülebilir Turizm Sertifika Programı hakkında açıklamalarda bulundu.
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Antalya Kundu Turizm Merkezi’ndeki “GSTC 2023 Küresel Sürdürülebilir Turizm Konferansı”na katıldı.
Bakan Ersoy, Küresel Sürdürülebilir Turizm Konseyi’nin (GSTC) her yıl farklı ülkelerde düzenlediği bu etkinliğinin Türkiye’de ilk kez yapıldığını belirterek, Antalya’da gerçekleşiyor olmasından duyduğu mutluluğu dile getirdi.
Bakan Ersoy, konferansın açılışında yaptığı konuşmada, “İlk aşamada konaklama tesisleri, belirlenen standartların yüzde 30’una, ikinci aşamada yüzde 70’ine üçüncü aşamada ise yüzde 100’üne uyum sağlayacak. 2030 sonuna kadar tüm tesisler Sürdürülebilir Turizm Sertifikalı olacaklar.” dedi.
Kovid-19 salgını sonrası başlayan iyileşme sürecinde krizlere dayanıklılığın hiç olmadığı kadar önem arz ettiğini şahit olduklarını kaydeden Ersoy, Türkiye’nin pandemi sürecinde Güvenli Turizm Sertifika Programı’nı hızla uygulamaya koyarak, bu süreçten en az etkilenen ülkelerden biri olmayı başardığını söyledi.
Salgın sonrası hayata geçirdikleri sorumlu ve sürdürülebilir politikalarla turizm sektörünü daha dayanıklı ve kapsayıcı bir yapıya dönüştürmeye kararlı olduklarının altını çizen Ersoy, “Ülkemiz Küresel Sürdürülebilir Turizm Konseyi ile hükümet nezdinde anlaşma yapan ilk ülkedir. Ulusal Sürdürülebilir Turizm Programı’nı da bu vesileyle hazırlamıştır. Bu yönüyle çalışmamız sürdürülebilirliğe yönelik global çapta örnek adım olmuştur. Başka ülkeler de bizi takip etmiştir.” diye konuştu.
“TOPLAM BELGE VE SERTİFİKA SAYISI 1584’E ULAŞMIŞTIR”
Türk turizmine ilişkin ortak bir anlayış geliştirmek üzere oluşturulan program kapsamında öncelikli olarak konaklama tesislerinin yer aldığına değinen Ersoy, programın üç aşamalı gerçekleştirileceğini anlattı.
Programın 2030’a kadar tamamlanacağını bildiren Mehmet Nuri Ersoy, şunları kaydetti:
“İlk aşaması 2023’te, ikinci aşaması ise 2025’de, son aşama ise 2030 yılında gerçekleşecek. Bu süreçte tüm uluslararası standartların sağlanması hedeflenecek. İlk aşamada konaklama tesisleri belirlenen standartların yüzde 30’una, ikinci aşamada yüzde 70’ine üçüncü aşamada ise yüzde 100’üne uyum sağlayacak. 2030 sonuna kadar tüm tesisler Sürdürülebilir Turizm Sertifikalı olacaklar. 25 Nisan 2023 itibarıyla gerekli kriterleri karşılayarak birinci aşama belgesi alan işletme sayısı 1382, üçüncü aşama belgesi alan işletme sayısı 202 olup, toplam belge ve sertifika sayısı 1584’e ulaşmıştır.”
Ersoy, yaptıkları çalışmaların sadece konaklama sektörüyle sınırlı olmadığını, Türkiye’nin 2022’de dünya üçüncülüğünü koruyarak mavi bayraklı plaj sayısını 531’e çıkardığını ifade etti. Sürdürülebilir Turizm Sertifika Programı
Antalya’nın dünyada en fazla mavi bayraklı plaja sahip şehirler sıralamasında birinci sırada yer aldığını kaydeden Ersoy, UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi’ne en çok unsur kaydettiren ilk üç ülke arasında bulunan Türkiye’nin bugüne kadar 25 değerinin listeye alındığını bildirdi.
Adana Arkeoloji Müzesi’nin de öneminden bahseden Ersoy, Türkiye’nin halen UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne kayıtlı 19 miras alanı olduğunu bildirdi.
“DÜNYANIN DÖRT BİR YANINDAN TURİSTİ TÜRKİYE’YE ÇEKİYORUZ”
Ersoy, Türkiye’nin sürdürülebilir ve sorumlu seyahati tercih eden bisikletçiler için de bisiklet dostu konaklama tesisi sertifikasıyla konforlu bir deneyim sunduğunu söyledi.
BİSİKLET DOSTU KONAKLAMA TESİSİ SERTİFİKASINA SAHİP TESİS SAYISI
Türkiye’de bisiklet dostu konaklama tesisi sertifikası kriterlerini karşılayan 42 tesisin olduğunu aktaran Ersoy, şöyle devam etti:
“Bunun arttırılmasını istiyoruz. 42 tesisimiz de Türkiye’de büyük bir potansiyel olduğunu gösteriyor ama daha fazla olabilir. Çünkü Türkiye bisiklet rotasının da en önemli noktalarından bir tanesi. O nedenle bu kısımda da çalışma yapmalıyız. Sürdürülebilirlik konusunda attığımız adımlara Türk mutfağını da eklemek gayretindeyiz. Günümüzde pek çok şef, mutfaklarında bitkisel gıdaya daha fazla yer veriyor ve çevreye duyarlı sürdürülebilir bir modeli benimseyen mutfak kültürleri ve restoranlar takdir ediliyor. Biz de bu noktadan hareketle mutfağımızı ve gastronomi zenginliğimizi, geleneğinde zaten var olan sürdürülebilir, sağlıklı ve atıksız yönleriyle dünyaya tanıtıyoruz.”
Ersoy, etkili reklam ve PR çalışmalarıyla dünyanın dört bir yanından turisti Türkiye’ye çektiklerini, 2022’de gelen turist sayısı ve gelir hedefini üç kez revize ettiklerini kaydetti.
GSTC ile yaptıkları iş birliğinin önemine işaret eden Ersoy, “Bu işbirliği inanıyorum ki turizm tesislerimizin standartlarını daha da yükseltecek.” dedi.