Londra’yı çocukla gezmenin keyfini ve heyecanını paylaşıyoruz. Çocuklarla ziyaret edilebilecek en eğlenceli ve öğretici rotalar, bu seyahatte keşfettiğimiz yerler ve tavsiyelerimiz bu yazıda sizleri bekliyor. İşte Londra’yı Çocukla Keşfetmek isteyenler için öneriler…
Londra, tarihi mekânları, müzeleri, sanat galerileri, doğal alanları, renkli sokak yaşamı ve şehrin kendine has atmosferi ile dünyanın en popüler seyahat rotaları arasında. Londra’nın en çok sevdiğim tarafı müzelerin ve parkların ücretsiz olması. (sadece girişte gönlünüzden ne koparsa bağış yapın yeter diyorlar, zorunlu değilsiniz tabiki)
Londra’nın Enleri
Avrupa’nın en pahalı şehri
Alışveriş cenneti
Park ve Bahçe Cenneti
Dünya’da metronun ilk kurulduğu yer
Çocukla Londra seyahatimizin rotaları, önerileri bakalım nereleri gezmişiz.
- Stansted Havalimanı’na İniş
Londra’da 3 Havalimanı var. Gatwick, Heatrow ve bizim kullandığımız Stansted Havalimanı. Şehir merkezine 1 saat kadar sürse de toplu taşıma kolaylığı ile bu süre bizi rahatsız etmedi. Liverpool üzerinden metro ve tüp ile otelin bulunduğu bölgeye varıyoruz.
- Lancaster Gate Hotel London
Hem şehir merkezinde hem de şehrin gürültüsünden uzak bir yerde otel arayanlar için ideal bir lokasyonda, Lancaster Gate metro istasyonuna yürüme yaklaşık 6-7 dakika mesafede Hyde park girişine 5 dakika yürüme mesafesinde, bu istasyondan Oxford Street ‘e 1 istasyon, yürüme mesafesi olarak yaklaşık 15 dakikada ulaşabilirsiniz ayrıca kırmızı hat üzerinden Londra’da bir çok noktaya kolay ulaşım imkanı vardır. Queeensway metro istasyonuna 5 dk’lık mesafede. Şehir içine ulaşımı çok kolay sağladık hotelden.
Otel 3 yıldız standartında klasik bir İngiliz oteli, oda ve banyo temiz, otel çalışanları güler yüzlü ve yardımsever, sabah kahvaltısı ortalama, yurtdışında bildiğiniz gibi yeterli miktarda bizdeki çok çeşit mantığı yok, açık büfe, domates, salatalık, kaşar peyniri, hindi salamı, çırpılmış yumurta, sosis ve bacon, mantar, tereyağı, reçel çeşitleri, tost ve normal ekmek, kruvasan ve konsantre meyve suları çay ve kahve servisi personel tarafından masaya yapılıyor.
Otel Hyde Park’ın karşısında olduğundan marketten içeceklerimizi alıp Hyde Park’ta zaman geçirdik. Otelin Mahallesi nezih, sakin bir yer. Oda kalitesi ve konforu fiyat fayda performansı gayet başarılı. Otelde genel olarak çok zaman geçirmeyeceğiniz için yurt dışı seyahatlerinizde 3 yıldız gayet makul. Burada şöyle bir önerim olacak, otel seçiminizde şehrin tam ortasında bir otelde kalmaktansa, parkın çevresinde merkeze biraz uzakta otel seçmek çok daha kafa dinlendirici ve çocukla gezerken konforlu ve önemlisi güvenli.
- Kraliçe Elizabeth Her Yerde
Malum, Kraliçe Elizabeth’in yaşamının son bulması ile yeni Kral olarak Prens Charles motifli hediyelikler gift shoplarda karşınıza çıkıyor. Ama kraliçelerini de anmayı ihmal etmemişler. Hemen her yerde Kraliçe Elizabeth’in gençliğinin ve son zamanlarının görsellerine rastlıyorsunuz.
Varış Günü Otel Çevresi
Londra’ya vardığımız gün otelin çevresini keşfettik, eşyalarımızı otele yerleştirdikten sonra bir şeyler yedik içtik, sakin bir gün tamamladık. Çok yürüyeceğimiz ve epey hareketli geçecek bir haftanın öncesinde.
1.Gün
Kahvaltı için Sandviçlerimizi ve içeceklerimizi alıp Hyde Park’ta bulduk kendimizi. Kocaman parklarda doğanın tam kalbinde hissediyorsunuz. Yürüyüş yapanlar, evcil hayvanları ile gezenler, koşanlar, piknik yapanlar, herkes için kocaman parkların olduğu Londra’da binaların arasından doğanın tam ortasına hızlı bir geçiş yapabiliyorsunuz. Sincaplar, parktaki göletlerde ördekler, çocukların çok keyif alabilecekleri minik deneyimlere ev sahipliği yapıyor.
Royal Albert Hall
Royal Albert Hall Londra’da bulunan en ünlü sanat merkezlerinden biridir. Sanat merkezi ve müze seçimleri çocuklu bir tatile göre planlandığından bu kısmı biz es geçtik. Ancak müzikle uğraşan bir çocuğunuz var ise ve ona ilham kaynağı olmasını istiyorsanız konser salonunu ziyaret edebilirsiniz.
Natural Science Museum – Doğa Tarihi Müzesi
Kesinlikle gezilmesi gereken yerlerden biri. Sadece ailenizin minik üyesi için değil, sizin de oldukça ilginizi çekecektir. Fosillerde, Dinazor iskeletlerine, vahşi canlılara, doğanın en saklı kalmış hazineleri bu müzede sergileniyor. Benim en ilgimi çeken dünyanın her yerinden özenle toplanan doğal taşlar oldu.
Bir bilgi;
“Londra’daki Doğa Tarihi Müzesi, 2021 Yılında Tam 552 Yeni Tür Keşfettiğini Açıkladı.”
Çok etkileyici bir deneyimdi. Hiç sıkılmadan tamamını gezebilirsiniz. İçerisindeki kafe çok tatlı bir şeyler yiyip içebilirsiniz, hediyelik eşya mağazaları da çok orijinal ürünler satıyor. Tüm müzeler gibi ücretsiz gezebilirsiniz. Öncesinde internetten rezervasyon yapmanızı öneririm kapıda sıra beklememek için linki bırakıyorum; https://www.nhm.ac.uk/visit.html
Science Museum – Bilim Müzesi
Doğa Tarihi Müzesine Bir kaç adım uzaklıkta yine çocukların eğlenerek öğrenmesi odaklı büyük bir müze. Eğitici, öğretici ve güzel bir deneyim. Uzay ve astronotlar, uçak ve motorları, robotlar, bisikletler ve daha fazlasını bulabileceğiniz, çocukların getirilmesi gereken güzel bir müze.
Bizim için 1-2 saat ayırmak yeterli oldu, sizin veya çocuğunuzun bilime ilgisi varsa bir gününüzü bu müzeye ayırmanızı tavsiye ederim. Müzede uzay bölümü insanı çok heyecanlandırıyor astronot kıyafetleri, uzay gemileri, yüzeyde gezen robotlar. Buharlı makineler, eski arabalar, eski bilgisayarlar var. Ay’dan getirilmiş bir yer parçası bile var. Ki doğa tarihi müzesinde de meteor kalıntıları sergileniyor. Çocukların da keyifle keşfedecekleri birçok şey var. Üst kattaki kafede bir şeyler içebilirsiniz Hediyelik eşya ve oyuncak mağazasında güzel şeyler bulabilirsiniz.
Giriş ücretsiz sadece kaydolmanız gerekiyor.
Kaydolacağınız linki bırakıyorum; https://www.sciencemuseum.org.uk/home
Harrods Mağazası
Kraliçenin alışveriş yaptığı mağaza için 2 saat ayırmanız yeterli. Mısır Uygarlığı unsurları ile işlenmiş iç mekan çarpıcıdır. İşlek bir caddenin üzerinde yer alıyor, burada yemek yiyebilir, pastanelerde değişik tatlılar deneyimleyebilirsiniz. Lüksün ve ihtişamın alışverişi Harrods görülmeye değer. Oyuncak katı çocukların ilgisini çekecek bir nokta. Yeni oyuncaklar tanıtılıyor, genelde çoğu Türkiye’de var ama ülkemizde olmayan enteresan oyuncaklarda var.
Hyde Park’ta Öğle Uykusu
Yoruldukça bize uyumlanan seviyesi düşen minik afacanımızı Hyde Park’ta öğlen uyutabildik, bir baktık ki bizde uyumuşuz 🙂
Bizimkisi 5 yaşında olduğundan bebek arabalı bir seyahat değildi. Arkadaşlarımızdan çocuk arabalarını alıp yoruldukça onu kullananlar olmuş ama bizimki istemedi. Bir öneri belki puset ile gelebilirsiniz.
Sokaklar Lüks Araba Galerisi Gibi
Dünyanın en zenginlerinin yaşadığı ve evlerinin bulunduğu Londra’da caddeler süper lüks araçların galerisi gibi. Özellikle Erkek çocukların ilgisini oldukça çekiyor. Türkiye’de henüz görmediği marka ve modelleri Londra’da gezerken görebildi ve bu onun için planlamadığımız harika bir deneyim oldu. Arapların Londra’ya akın etmesi de bu lüks araçların sebebi, çoğu ultra lüks arabanın içinde orta doğuluları görebilirsiniz
2.Gün
Kahvaltımızı otel çevresinde güzel bir restoranda yapıyoruz. İngiliz kahvaltısını denemeden olmaz dedik ve English Breakfast söyledik, omlet, sosis, mantar, bacon, french toast, kuru fasulyeden oluşan bu değişik kahvaltıda çayımızın yanında bir İngiliz klasiği tabi ki süt getirdiler.
Sürekli yürümenin yanında toplu taşıma da hem metro hem tren ve tüp ve ağırlıklı olarak iki katlı otobüsleri tercih ettik. Böylece bir yerden diğerine ulaşırken şehri görme fırsatı da yakaladık.
Buckingham Sarayı
Londra’ya gelen turistlerin mutlaka uğradığı bir yer. St. Jame’s Park, Green Park, Buckingham Palace Gardens ve hatta Hyde Park olmak üzere Londra Westminster’da, içinde göller ve doğal yaşam alanları bulunan ve Saray bahçesi hariç tamamı halka açık olan parklarla çevrili; yeşilliklerin ortasında Kral’ın atlarının, kendilerine özel yollarında tüm güzelliğiyle ihtişamını sergilediği bir deneyim.
Askerlerin nöbet değişim saatleri 11:00 de biz yetişemedik, dışarıdan sarayı izledik. Sarayın önündeki nöbetçi askerler ile Hatıra olarak mutlaka fotoğrafınız olsun. Etrafında güzel parklar var ve oldukça kalabalık.
Soho, China Town – Çin Mahallesi ve Hamley’s Oyuncak Mağazası
Soho, Kafeler, restoranlar, mağazalar, casinolar ve kulüpler, hepsi bu caddede. Çocukla seyahatte bizim rotamız Hamley’s oyuncak mağazası oldu. 5 katlı bu mağazada yalnızca oyuncak satılmıyor, workshoplar etkinlikler eğlenceler ile keyifli birkaç saat yaşadık.
Çin mahallesinde yemeğimizi yedik. Londra’nın temiz görüntüsünden sonra Çin mahallesi bambaşka bir konsept, hijyen arayışınızı minimuma indirerek Çin yemeklerinin tadını çıkarın. İyi ki şehrin karmaşasından uzakta kalıyoruz dedik çünkü burası çok kalabalık ve gürültülü bir yer. Çin lokantalarının sayısı çok fazla. Sushi ve vitrinlerinde pişmiş ördek sergileyen lokantalar var. Yeni tatlara açık olduğumuz için tereddüt etmeden denedik.
Soho’da M&M mağazası var biz gittiğimizde kapalıydı minik bir hayal kırıklığı oldu ama mutlaka görülmesi gereken yerlerden.
Otelimize yakın olan Kensington Bahçelerinde gezi ile günü sonlandırdık.
3.Gün
Legoland
Açık yeşil alanda kurulmuş, dev bir tema park çok güzeldi. Özellikle 12-13 yaşa kadar çok uygun olduğunu söyleyebilirim. Parkurlar, Lego konsept alanlar çok keyifli. 1 tam gün dolu dolu burada geçti. Mevsimi de dolaşması rahat bir mevsim seçmenizi öneririm. Henüz Türkiye pazarına sunulmamış çok yeni Legoları da mağazadan alabilirsiniz. Eğlenceli bir park lunapark tadında. Lego temalarına göre oyuncaklar var. 4-5 Yaşından sonra gidilmesi daha uygun bence, çünkü birçok aktivite de boy sınırlaması var.
Windsor Sarayı
Legoland dönüşü yolumuzun üzerinde olması ile uğradık, geç bir saat olduğundan saraya giremedik ama etrafını gezdik. Saray’ın etrafı ve caddelerde dolaşmak keyif veriyor, eski zamanlarda hissedeceğiniz bir yer. Tarihte en uzun süreli oturulan saray olması ile biliniyor. Britanya monarşisinin gücünü ve asaletini burada görebilirsiniz. Kaleyi gezdikten sonra çıkıştaki kafelerde yemek yiyebilir, ortamın tadını çıkarabilirsiniz.
4.gün
London Eye
Londra’nın sembollerinden biri olan dev dönme dolap London Eye üzerinde tüm şehri kuşbakışı görebilirsiniz. Londra ayaklarınızın altında. Her açıdan fotoğraf çekilmek muhteşem bir deneyim. Çok yavaş hareket ediyor, izlediğiniz zaman bile bunu görebiliyorsunuz. Binmeyi tercih etmezseniz Yanındaki köprüden geçerken çok iyi bir şekilde görebilirsiniz. Yaklaşık yarım saat sürüyor. Londra’nın güzel manzarasını göreceksiniz. Gece ışıklandırılması ayrı bir güzellikte.
İnanılmaz bir sıra sizi bekliyor olabiliyor ve biletleri online aldığınızda kesinlikle kapıdan çok daha ekonomik. Linki bırakıyorum; https://www.londoneye.com/tickets-and-prices/
Aynı zamanda Shrek macerası bileti ile birleştirebilir iki etkinliği tek seferde daha uyguna satın alabilirsiniz.
London Eye‘da sıra beklerken yanında ki parkta çocuğunuz keyifli zaman geçirebilir.
Shrek Adventure DreamWorks Tour
London Eye’ın birkaç dakika uzaklığında bulunan Shrek filmindeki tüm karakterler ile çocuğunuzun tanışabileceği bir etkinlik alanı. Farklı gösteriler ile kendinizi Shrek’in kentinde bulabilirsiniz. Yanında Sea World var onu da ziyaret edebilirsiniz. Yapılması gereken çocuklu aktivite anlamında deneyimin harika olduğunu söyleyebilirim ve grubun arkasında yürürseniz ön tarafta da biteceğiniz bir şekilde kurulu ki bu güzel düşünülmüş.
Zamanlama açısından ne bekleyeceğimizi bilmiyorduk. Aşamalardan personel tarafından geçiyorsunuz ve deneyim yaklaşık bir saat içinde bitiyor, bu yüzden tüm gün yapılacak bir şey değil.
Oğlumuz epey sevdi ve bütün gün bunun hakkında konuştu! En önemli özelliği, sonunda Shrek’le tanışmaktı.
Biletleri alabileceğiniz linki bırakıyorum; https://www.londoneye.com/tickets-and-prices/?
Chelsea
Gezimiz Chelsea de devam ediyor. Çok şirin bir yer Duke of York meydanında oturabilir, park ve göletlerin etrafında gezebilirsiniz.
5.Gün
London Zoo Hayvanat Bahçesi
Enteresandı çünkü bütün hayvanlar uyuyordu. Acaba uyutuluyorlar mı diye düşünmeden edemedik. Goriller, aslanlar, kaplanlar hepsi sürekli bir uyku halindeydi. Barcelona, Berlin ve Hollanda’dan sonra görmeye almışım olduğumuz bazı hayvanlar yoktu, kafesleri boştu. Timsah, Fil yoktu mesela bana biraz hayvan sayısı olarak zayıf geldi daha fazlasını hayal etmiştim gerçi penguenler çocukları çok heyecanlandırdı. Özellikle böcek ve örümceklerin olduğu alan bizimkinin çok ilgisini çekti, nezih bir ortamı var temiz diyebilirim. Bahçesinde piknik yaptık, çocuğumuz parkta oynadı. Özellikle Afrika’ya gidenler çok şey beklemesin bu hayvanat bahçesinden.
Tower Bridge Nehir Geçişi için Tasarım
Kısa bir tarihinden bahsedelim, 1876’da Özel Köprü ve Metro Komitesi kuruluyor ve yeni geçiş için bir tasarım bulmak üzere halka açık bir yarışma başlatılıyor.
Tower Bridge’de sergilenen 50’den fazla tasarım, değerlendirilmek üzere bu Komiteye sunuluyor.
Tower Bridge’i inşa etmek sekiz yıl, beş büyük müteahhit ve her gün 432 inşaat işçisinin yoğun bir çalışması oluyor.
İnşaatı desteklemek için nehir yatağına iki büyük iskele inşa ediliyor ve 11.000 tondan fazla çelik Kuleler ve yürüyüş yolları için çerçeve yapılıyor.
Köprüyü inşa etmenin tamamlanması sekiz yıl sürüyor ve 1 milyon sterlinin üzerinde bir maliyet tutuyor.
Thames Nehri’nin yatağına inşa edilmesine yardımcı olan dalgıçlardan, çeliğe 13 milyondan fazla perçin yerleştirerek Kulelerin yüksekliğini denetleyen perçin mangalarına kadar, yüzlerce farklı insan Köprünün inşasına dahil oluyor.
Tower Bridge sizi Viktorya dönemi Londra’sına götürüyor ve şehrin belirleyici simgesinin hikayesine tanık oluyorsunuz.
Yürüyüş Yollarında ikonik Londra manzaralarını keşfedebilir, muhteşem Cam Zeminlerde yürümeye cesaret edebilir ve Motor odalarının içindeki Viktorya dönemi mühendisliğinin başarısına hayran kalabilirsiniz.
“Bir adam Londra’dan bıktığında, hayattan da bıkmıştır, çünkü Londra’da hayatın karşınıza çıkarabileceği her şey vardır.” Samuel Johnson
6.Gün
M&M mağazasına gittik ve kapalıydı demiştik. Ama onu görmeden dönemeyiz malum tatilimiz çocuklu. M&M mağazası dünyanın her noktasında olduğu konseptte Londra’nın en işlek caddesinde yer alıyor. Farklı renk ve tatlardaki M&M ‘den poşetle istediğiniz kadar alabilir, üzerinde karakterlerin olduğu giysi ve hediyelik eşyaları satın alabilirsiniz.
Hemen karşısındaki Lego mağazası görüşmeye değer. Dev Legolar sergileniyor, içerisinde kendi Lego karakterlerinizi yapabileceğiniz bir Works Shop yer alıyor. Dünya mağazalarında henüz sergilenmemiş Legoları buradan satın alabiliyorsunuz. Çocuğunuza bir de Lego pasaportu isteyin, üzerine damga vurdukları bu pasaportla dünyanın her yerindeki Lego mağazasını gezebilir ve değişik mühürleri oralarda uygulayabilirsiniz. Güzel bir hatıra olduğunu düşünüyorum.
Covent Garden
Eski bir pazar yerindeki konser/opera/bale salonu. Çocukla pek ilgi çekici olduğunu söylemem, alışveriş odaklı, güzel bir dondurmacısı vardı, tezgahlarda bit pazarı mantığında garip şeyler satılıyor. Biz çok fazla sokak gösterileri, akrobatlar olduğunu duyarak gittik ama bina içerisinde opera dinletisi dışında bir etkinlik göremedik.
Diana’s Memorial Fountain
Canım Diana ne asil ne kadar iyi bir kadınmış. Bu alan onun anısına isimlendirilmiş. Bir süs havuzu var ama çocuklar burada çok eğleniyor, suya giriyorlar, yerden çıkan suyun üzerinde eğleniyorlar. Etrafındaki gölette ördekleri besleyebiliyorlar. Gölet’in üzerinde deniz bisikletine binebiliyorsunuz. Çok güzel vadelerin bulunduğu bir yer, parkta zaman geçirirken kafelerinden de keyif alacaksınız. Bol bol yürüyüş ve koşu yapabileceğiniz bir alan.
Notting Hill
Çok tatlı mahallerinin evlerin ve klasik İngiliz tarzı pub ve restoranların olduğu bu bölge daha çok yetişkinler için. Ama İngiltere’deki mekanların çoğunda kutu oyunu gördüğümüzden, çocuğumuz için de eğlenceli hale getirebildik. Mutlaka gidilmesi gereken yer demiyorum ama İngiltere atmosferini yaşayacağınız lokal bir deneyim olacaktır.
Kısa Kısa Notlar
Londra’da ulaşım dahil, her noktada Apple Pay ile ödeme yapabiliyorsunuz, yani cep telefonunuzla, bize inanılmaz kolaylık sağladı, Apple’ın bu uygulaması ne yazık ki henüz ülkemize gelmediği için çok büyük bir kolaylığı kaçırıyoruz umarım en yakın zamanda ülkemizde uygulanmaya başlar.
Oyster kart indiğiniz gibi alın biz de ki İstanbul Kart gibi içine para yükleyerek tüm toplu taşımalara binebilirsiniz. Çıkışta iadeleri almayı unutmayın, hatlar uzun olduğundan her çıkışta yeniden kartınızı okutmayı ihmal etmeyin. Yer aktı ulaşımın son noktası bir yer. Apartmanların altı bile tüp ve metro. Biz taksi hiç kullanmadık.
Son olarak göç meselesine değinelim.
Dünyanın globalleşmesi, aşırı nüfus artışı ve sınırların kalkması ile İngilizlerin azınlıkta olduğu bir Londra gözlemledik. Hintliler, uzak doğulular, orta doğu ülkelerinin vatandaşları, yerel yaşam oldukça kozmopolit bir hale gelmiş. Özgür ve istikrarlı bir ülkede yaşamak için, göçmenliğin 600 binin üzerinde rekor seviyelere ulaştığı bir yer. Son olarak Ankara anlaşması ile Türkiye’den de yüzlerce kişi İngiltere’ye yerleşip kendi işlerini kurmuştu.
Haziran bence gezilecek en güzel aylardan biri. Hava muhteşemdi 1 hafta boyunca 1 gün bile yağmur yağmadı. Londra halkı da bu duruma şaşırıyor olmalı, gökyüzü çok geç kararıyor. Güneş batmayan Krallık sadece mecazi değil, gerçekten güneş batmıyor. Çocuğunuzun geç uyumasını göze alacağınız bir seyahat olacak, ama bizimki o kadar yoruldu ki otele vardığımız gibi uyku moduna geçebildik.
Bu zamanda, bu kur da gidebildiğimiz için şanslıydık, Londra planınız varsa daha fazla ertelemeyin derim malum kurun ne olacağı belli olmaz. Biz 23 Haziran’da gittiğimizde kur 30 TL idi. Şu anda ülkemizde rekor bir pahalılığa ulaştığından, açıkçası çok da pahalı gelmedi fiyatlar. Gözümüz çoktan alışmış.
Yemek yediğimiz, bir şeyler içtiğimiz, kahve içtiğimiz, kahvaltı ettiğimiz mekanların önerilerimi tek tek yazmadım, listemiz çok uzardı, nerede yenir içilir fikirleri için benimle iletişime geçebilirsiniz.
sibelgur@yasuconsulting.com
Kendi rotalarımda ki mekanları paylaşabilirim.