Last Updated on 7 Aralık 2023 by Turizm Günlüğü
Türkiye turizm sektörünün temel taşlarından biri olan 1618 Sayılı Seyahat Acentaları Kanunu’nda yapılması planlanan reformlar, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) arasında yeni bir mücadele alanı yaratıyor.
Bu reform süreci, sektörün geleceğini şekillendirecek önemli değişiklikleri gündeme getiriyor. Bir yandan Bakanlık, yasanın sektörün günümüz ihtiyaçlarına uygun hale getirilmesini savunurken; diğer yandan TÜRSAB, acentaların haklarını ve sektörün bağımsızlığını koruma çabası içinde. Bu kritik süreç, Türkiye turizminin yol haritasını belirleyecek ve sektörün geleceğine yön verecek önemli kararlar içeriyor. 1618 Sayılı Kanun‘un yeniden şekillendirilmesi, seyahat acentalarının operasyonel çerçevesini ve sektörün genel dinamiklerini etkileyecek bir dönüm noktası olarak öne çıkıyor.
1. Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un İkinci Dönemi: Mehmet Nuri Ersoy, turizm ve seyahat sektörlerinde ciddi deneyime sahip bir iş adamı olarak, ikinci kez Kültür ve Turizm Bakanı olarak atandı. Bu atama, Ersoy’un deneyimi ve hükümetin ona duyduğu güveni gösteriyor. Ersoy’un ikinci dönemi, Anayasa Mahkemesi’nin TGA kararları ve turizm sektöründeki ekonomik zorluklarla başlamasına rağmen 2023 yılında Türkiye turizmde büyük bir başarıya imza attı. Kültür ve Turizm Bakanlığı verilerine göre, yılın ilk 10 ayında 50 milyon ziyaretçi ağırlayan Türkiye, turizmde hedeflenen rakamlara yaklaşıyor. Yabancı turist sayısındaki %11.58’lik artış, Türkiye’nin dünya çapında popüler bir destinasyon olduğunun kanıtı. Bu başarı, Türkiye’nin turizm sektöründeki etkin rolünü gösteriyor.
2. TÜRSAB ve Firuz Bağlıkaya: Firuz Bağlıkaya, 2011-2014 arasında TÜRSAB 2. Başkanı olarak görev yaptıktan sonra, 2018’den bu yana TÜRSAB Başkanı olarak üç dönemdir görevini sürdürüyor. Bağlıkaya, Anadolu Kültürel Girişimcilik aracılığıyla Türkiye’nin müze ve ören yerlerinin ticari işletmesini yürüterek, Türkiye’nin tanıtımına katkı sağlamaktadır. Bağlıkaya’nın başkanlığı döneminde, seyahat acentalarının kronik sorunlarına yasal zeminde çözüm üretilmediği eleştiriliyor.
3. 1618 Sayılı Seyahat Acentaları Kanunu: Bu dönemde, Bakanlık tarafından 1618 Sayılı Seyahat Acentaları Kanunu’nda değişiklik yapılması gündeme geldi. Ali Bilir gibi isimler, kanundaki değişikliklere destek verdi. Bakanlık tarafından hazırlanan yasa taslağı, TÜRSAB’ın yetkilerini azaltmaya yönelik maddeler içeriyor. Öte yandan, Bağlıkaya’nın hazırladığı taslak, TÜRSAB’ı daha güçlü kılmayı öngörüyordu. TÜRSAB’ın ve Bağlıkaya’nın Bakan Ersoy ile olan ilişkileri ve bu yasa tasarıları üzerine yaşanan gelişmeler, turizm sektörü için önemli dönüm noktalarını işaret ediyor.
4. Turizm Sektörünün Genel Durumu ve Geleceği: Ersoy ve Bağlıkaya’nın Politikalara Etkisi:
Turizm sektöründe Mehmet Nuri Ersoy ve Firuz Bağlıkaya’nın aldığı kararlar, Türkiye’nin turizm politikaları ve sektörün geleceği üzerinde büyük etki yaratıyor. Ersoy’un liderlik yeteneği ve stratejik vizyonu, ülkenin kültürel ve turistik değerlerinin geniş bir platformda tanıtılmasında önemli bir rol oynuyor. Diğer yandan Bağlıkaya ve TÜRSAB’ın geleceği belirsizliğini korurken, turizm sektörünün mevcut zorluklarının üstesinden gelmede kritik bir etkiye sahip olabilir. Bu iki figürün kararları, Türkiye turizminin yönünü belirleyecek önemli faktörler arasında yer alıyor.