Turizm sektörü temsilcileri ve kültür turu organizatörleri, Türkiye’deki ören yerleri giriş ücretlerinin kısa süre içinde üçüncü kez artırılmasının endişe verici olduğunu belirtiyor. Turizmci Recep Yavuz’un aktardığına göre, 1 Mart 2024 tarihi itibarıyla ören yerleri, tarihin en yüksek giriş ücretleriyle ziyaretçilere kapılarını açıyor. Bu durum, turizm sektöründe rekorlar kırılırken, ören yeri fiyatlarının da rekor seviyelere ulaşmasına yol açıyor. Ören Yerleri Giriş Ücretlerine Bir Yılda Üçüncü Zam
Detaylar ve Yeni Uygulamalar
Sicpa Türkiye tarafından turizm acentalarına yapılan bilgilendirmede, 1 Mart 2024’ten itibaren yabancı misafirler için giriş ücretlerinin Euro cinsinden belirleneceği ve günlük kurdan ödeme yapılacağı ifade edildi. Ayrıca, acentalar için gruplara yönelik %20 indirim uygulamasının devam edeceği belirtiliyor. Müze giriş ücretlerinin ise Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından belirlendiği kaydedildi.
Bu zam dalgasıyla birlikte, ören yerlerine sadece bir yıl içinde üçüncü kez fiyat artışı yapılmış oldu. İlk artış, 1 Nisan 2023’te ortalama %100’ün üzerinde gerçekleşirken, 1 Ağustos 2023’te ve ardından 1 Mart 2024’te fiyatlar tekrar artırıldı ve Euro’ya çevrildi.
Yeni düzenlemeler kapsamında, yabancı turistler için giriş ücretleri Euro olarak belirlenecek, bazı ören yerleri Deneyim Müzesi ile birlikte gezilebilecek ve birleştirilerek tek fiyat uygulamasına geçilecek.
Sektörün Tepkisi
Turizm sektörü, bu artışların ve yeni uygulamaların ziyaretçi sayısına olumsuz etkileri olacağından endişe ediyor. Kültür turu düzenleyen acentalar, bu gelişmeler karşısında zor durumda kaldıklarını ve defalarca Ankara’ya giderek yetkililere durumu anlatmaya çalıştıklarını belirtiyor.
Bir haftalık klasik bir kültür turunun maliyeti, bu artışlarla birlikte önemli ölçüde yükseldi. Özellikle Uzakdoğulu ve Güney Amerikalı misafirler için düzenlenen turlarda, ören yeri maliyetleri indirimsiz 200 Euro, indirimli ise 160 Euro civarına ulaştı. Bu durum, tur maliyetlerinin artmasına ve potansiyel olarak kültür turu içeriğinin zayıflamasına yol açabilir.
Turizm sektörü temsilcileri, bu fiyat artışlarının ve yeni uygulamaların Türkiye’nin kültürel turizm potansiyeline zarar verebileceğini ve kültür turlarının zorlanacağını ifade ediyor. Ören yerlerine yönelik ziyaretlerin bu yılın ortasına doğru nasıl etkileneceği merak konusu.
İşte Turizmci Recep Yavuz’un kendi bloğunda paylaştı yazının tamamı…
ÖRENYERLERİ GİRİŞ ÜCRETLERİ BİR YILDA 3. KEZ ARTTI
Birazdan okuyacaklarınızın hiçbir şeyi değiştirmeyeceğini biliyorum. Zira bu konudaki çaba ve çırpınışların şahidiyim. Maalesef değişen bir şey yok ve bugün itibarı ile (1 Mart 2024) ören yerlerimiz tarihinin en yüksek fiyatları ile kapılarını yabancı misafirlere açıyor. Turizm rekor kırarken Ören yeri fiyatları da rekor kırmış oluyor.
Acentalara Sicpa Türkiye tarafından yapılan bilgilendirmeye göre;
1. 1 Mart 2024 ten itibaren yeni ören yeri giriş ücretlerinin uygulanacağı,
2. Yeni ücretlerin yabancı misafirler için bundan böyle Euro olarak belirlendiği ve günlük kurdan ödeme yapılacağı,
3. Acentaların gruplar için %20 indiriminin devam ettiği,
4. Müze Giriş ücretlerinin T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından belirlendiği belirtilmiş.
Buna göre daha 1 yıl dolmadan ören yerlerine 3. kez fiyat artışı yapılmış oluyor;
*1 Nisan 2023 te ortalama %100 ün üzerinde artış yapıldı,
*1 Ağustos 2023 te zam yapıldı,
*1 Mart 2024 te tekrar zam yapılarak, fiyatlar euroya çevrildi.
Ancak bu kez sadece fiyat artırılmadı, bir takım yeni uygulamalar da hayata geçirildi. Bugünden itibaren uygulanacak yeni düzenlemeler şöyle;
1. Yabancı turistler için giriş ücreti Euro olacak ve günlük kur üzerinden ödemeler yapılacak,
2. Bazı ören yerleri Deneyim Müzesi ile birlikte gezilecek,
3. Bazı ören yerleri birleştirilerek tek fiyat geçerli olacak
İşte bütün bunlar birlikte hayata geçirilince bugünden itibaren Ören yeri fiyatlarımız aldı başını gitti. Çok geriye gitmeyeyim,
Örneğin;
– Geçen sene 1 Nisan da o günün kuru ile yaklaşık 20 € olan Efes ören yeri bugün 40 €,
– Yine geçen sene aynı gün 20 € olan Hierapolis/ Pamukkale ören yeri bugün 30 €,
– Galata Kulesi geçen yıl aynı dönem 17 € iken, bugün itibarı ile 30 €,
– Truva Ören yeri geçen yıl 10 € iken, bu yıl Müze de ilave edilerek 27 €,
– Topkapı Sarayı, Harem ve Agia Irene ilaveli 45 € oldu.
– Göreme Ören yeri ise 15 € iken 20 € oldu.
351 Ören yerimizden 155 tanesi ücretsiz 196 tanesi ücretli gezilebiliyor. En büyük fiyat artışı ise en çok talep gören ve ziyaret edilen ören yerlerine geldi. Onlara bir göz atalım:
Kültür turu düzenleyen acentalar Aralık ayında bildirilen ve Mart ayında uygulanan bu gelişme karşısında oldukça zor duruma düştüler. Bireysel olarak defalarca Ankara’nın yollarını tutup, yetkili kişilere dertlerini anlatmaya çalıştılar. Ancak bir sonuç çıkmadı.
Bir kültür turu için meydana gelen artış öyle böyle değil.
Klasik bir haftalık bir Kültür turundan yola çıkalım:
Örneğin özellikle İstanbul üzerinden tura başlayan Uzakdoğulu ve Güney Amerikalı misafirlerin turlarında ; Ayasofya-Topkapı-Göreme-Zelve/Paşabağ-Pamukkale-Efes-Truva ören yerleri mevcuttur. Bu turun bugün itibarı ören yeri maliyeti indirimsiz 200 €, indirimli 160 € civarındadır. Oysa bu turun maliyeti geçen yıl 1 Nisanda bunun yarısı kadardı.
Bu artışın karşılanması ancak turiste yansıtılması ile mümkün. Ancak satılmış ve yolda olan turiste bunun yansıtmak tabii ki mümkün değil. Ayrıca 160 € ya varan Ören yeri maliyeti çok büyük bir gider kalemi olarak ürünün fiyatının önemli ölçüde artırılması anlamına gelir ki, küçük artışların bile misafire yansıtılmasında yaşanan zorlukları bu işin içindeki herkes gayet iyi biliyor. Bu durumda Kültür Turları düzenleyenler ören yeri sayısını azaltarak maliyeti düşürmeyi düşüneceklerdir, bu da turların içeriğinin zayıflaması ve ziyaret edilen ören yeri sayısının azalması ve dolayısı ile ören yeri gelirlerinin düşmesine yol açabilir.
Karar vericiler bunları bilmiyor mu? tabii ki gayet iyi biliyorlar ve bu konular defalarca kendilerine Acentalar tarafından anlatıldı. Hepimiz ülkemizin değerlerinin hakkının verilmesini tabii ki istiyoruz. Zaten bunun için turistlerin her şey dahil otellerde pineklemesindense, 1500-2000 km yol katlederek ülkeyi tanımaları için Kültür Turlarının artırılmasına çabalıyoruz. Ancak zaten zor koşullarda yapılan turların böylesine yüksek maliyetlerde yapılması artık çok güç.
Size bir soru sorayım, ‘sizce Antalya’ya gelen 15,5 milyon turistin kaçı tatili esnasında bir ören yerini ziyaret ediyor’? İnanmayacaksınız ama bu oran maalesef %10 u bulmuyor. Oysa her tatil beldesinin hemen dibinde çok değerli ve güzel ören yerlerimiz var. Ancak bu Ören yerlerimiz neredeyse sadece Kültür Turu amacı ile ülkemize gelen küçük bir kesim ve gemilerle ülkemize uğrayan turistlerden tarafından ziyaret ediliyor. İşte bu yeni düzenlemeler ve zamlar bu kitleyi çoğaltmanın önünde önemli bir engel olacak. Zira bu fiyatlarla dünyadaki ortalama ören yeri fiyatlarının üzerine çıkıyoruz. Dünyada çok az antik şehir 40 € fiyata sahip.
Kültür turlarını oldukça zorlayacak olan bu fiyat artışlarının ören yeri ziyaretlerine yansımasını yıl ortasına doğru hep birlikte gözlemleyeceğiz.