Last Updated on 7 Haziran 2024 by Turizm Günlüğü
İstanbul’un kalbi Laleli, İsrail-Filistin çatışmasından kaçan Filistinli mülteciler için yeni bir umut kapısı oldu. Son bilgilere göre, Laleli bölgesindeki oteller şu anda 3.000’e yakın Filistinli mülteciye ev sahipliği yapıyor. Bu sayının Türkiye genelinde ise 10.000’e ulaştığı iddia ediliyor. Gazze’den ayrılarak, önce Mısır üzerinden Türkiye’ye ulaşan orta halli Filistinli aileler, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) tarafından koordine edilen bir programla Türk vatandaşlığına adım atıyor. Filistinli Mültecilerin Türk Vatandaşlığı
Filistin’den Türkiye’ye
Mısır’a varan Filistinliler, burada Türk yetkililer ile görüşerek Türkiye’ye gelişlerini sağlıyor. Türkiye’ye varışlarından sonra, İstanbul’un Laleli bölgesindeki otellere yerleştiriliyorlar.
AFAD, bu süreci dikkatle yönetiyor
İlk olarak otellerle iletişime geçerek yer durumunu sorguluyor ve uygun görüldüğünde rezervasyon gerçekleştiriyor. Filistinli mülteciler, otellere yerleştirildikten sonra her şey dahil bir konaklama imkanı buluyorlar.
Finansal Koordinasyon ve Gelecek Planları
Otel yönetimi, haftalık fatura düzenleyerek AFAD’ın Hasdal’daki merkezine evrak teslimi yapıyor. Bu işlemler sonrasında AFAD, otellere gerekli ödemeleri gerçekleştiriyor. Bu sürecin ne kadar süreceği hakkında ise henüz net bir bilgi bulunmuyor.
Türk Vatandaşlığına Hızlı Geçiş
Edinilen bilgilere göre, Laleli otellerine yerleştirilen Filistinliler, yaklaşık üç gün içinde Türkiye Cumhuriyeti pasaportu ve T.C. kimlik kartlarını alarak resmen Türk vatandaşı oluyorlar. Bu hızlı geçiş, Filistinli mültecilere güvenli bir sığınak ve yeni bir vatandaşlık ile umut vaat eden bir başlangıç sağlamış oluyor.
Yeni Bir Hayat
Türkiye’nin bu adımları, uluslararası alanda da dikkat çeken bir yardım ve entegrasyon örneği olarak öne çıkıyor. (!) Filistinli mülteciler için Laleli otelleri sadece bir konaklama yeri değil, aynı zamanda yeni bir hayata atılan adımların başlangıcı olarak görülüyor. Türkiye’nin genelindeki mülteci sayısının 10.000 olduğu iddiaları, ülkenin ev sahipliği yaptığı mülteci sayısının büyüklüğünü ve entegrasyon sürecindeki önemli rolünü gözler önüne seriyor.
