Last Updated on 23 Aralık 2024 by Turizm Günlüğü
Batman’da tarihi Hasankeyf’te başlayan turizm tutkusu, bugün İstanbul merkezli ve ABD’de ofisleri olan global bir marka olan Saladino Travel’a dönüştü. Genel Müdür Selahaddin Eyyubi Tezel’in liderliğinde, küçük bir girişim olarak başlayan bu yolculuk, müşteri odaklı hizmet anlayışı ve yenilikçi vizyonuyla turizm sektöründe ilham veren bir başarı hikayesine dönüştü.
Saladino Travel Genel Müdürü Selahaddin Eyyubi Tezel, turizm sektörüne adım attığı çocukluk yıllarından, global ölçekte bir marka haline gelen Saladino Travel’ın hikayesine kadar birçok konuda sorularımızı yanıtladı. Turizmin kendisi için sadece bir iş değil, aynı zamanda insan hayatına dokunma fırsatı olduğunu vurgulayan Tezel, şirketinin başarı hikayesini ve geleceğe dair vizyonunu paylaştı.
“Turizm, sadece bir iş değil, insanların hayatlarına dokunma fırsatıdır.”
Turizm sektörüne ilk girişiniz nasıl oldu?
Turizmle ilk tanışmam çocukluk yıllarıma dayanıyor. Batman’da büyüdüm ve 10’lu yaşlarımın başında, yaz tatillerinde tarihi Hasankeyf’e gelen yabancı turistlere rehberlik yapmaya başladım. O dönemde öğrendiğim tarihi bilgileri onlarla paylaşmak, beni büyük bir heyecanla motive etti. Turistlerin anlattıklarımı dikkatle dinleyip ilgiyle takip etmeleri, o yaşlarda benim için unutulmaz bir deneyimdi. Tabii bahşiş almam da işi cazip kılan bir detaydı. Ancak asıl kazancım, bu deneyimin bana kazandırdığı özgüven ve turizme olan ilgimin şekillenmesi oldu. Çocukluk yıllarımda başlayan bu serüven, zamanla hayatımın en büyük tutkusuna dönüştü.
Barselona’daki başlangıç hikayenizden biraz bahseder misiniz? Saladino Travel’ın kuruluş süreci nasıl şekillendi?
Barselona, hem kişisel hem de profesyonel anlamda hayatımda çok özel bir yere sahip. Üniversite eğitimim için geldiğim bu şehirde, ilk olarak sadece Türk turistlere hizmet veren bir DMC (Destination Management Company) olarak çalışmalarımıza başladık. Barselona’nın tarihi, sanatı ve kültürel zenginlikleri, turizm sektöründe eşsiz bir ilham kaynağı oldu. Şehrin uluslararası yapısı ve turizmdeki yüksek potansiyeli, işimizi hızlı bir şekilde büyütmemizi sağladı. Passeig de Gracia’da kurduğumuz küçük girişim, bugün global bir DMC olarak farklı pazarlarda tanınan bir markaya dönüştü. Saladino Travel’ın başarısının arkasındaki en önemli unsurlar, müşteri odaklı yaklaşımımız ve sektöre olan sarsılmaz tutkumuzdur.
2014 yılında gerçekleştirdiğiniz çok dilli genişleme kararını alırken sizi motive eden unsurlar nelerdi?
Barselona’da Türk turistler arasında bilinirliğimizi artırdıktan sonra, şehrin kozmopolit yapısı ve uluslararası turist profili, bizi çok dilli hizmet verme yönünde bir adım atmaya teşvik etti. Barselona’nın Arap ve Rus turistler için popüler bir destinasyon olması, Latin Amerika’dan gelen İspanyolca konuşan turistlerin yoğunluğu ve ABD pazarının büyüklüğü, bu kararı almamızda belirleyici faktörler oldu. İngilizce, İspanyolca, Rusça ve Arapça gibi farklı dillerde hizmet sunarak, hem müşteri tabanımızı genişlettik hem de Saladino Travel’ı global bir marka haline getirme yolunda önemli bir adım attık. Bu karar, büyüme stratejimizin temel taşlarından birini oluşturdu.
Türkiye pazarına giriş kararınız ve İstanbul’daki ofisinizi açmanız nasıl bir stratejik öneme sahipti?
İstanbul’daki ofisimizi açma kararımız, Türkiye’nin sahip olduğu eşsiz turizm potansiyelini değerlendirmek ve iş birliği yaptığımız İspanyol acentelerin taleplerine yanıt vermek amacıyla stratejik bir adım olarak hayata geçirildi. İlk aşamada, ağırlıklı olarak İspanyol turistlere yönelik turlar düzenledik ve kısa sürede bu çalışmaları Latin Amerika ve ABD pazarlarına da genişlettik. Türkiye, benzersiz tarihî ve kültürel zenginlikleriyle dünyanın en özel destinasyonlarından biri. İstanbul ofisimiz, bu zenginliği daha geniş kitlelere ulaştırmak ve ülkemizi uluslararası alanda tanıtmak misyonuyla faaliyetlerini sürdürmektedir. Bu karar, Saladino Travel’ın global büyüme stratejisinin önemli bir parçası oldu.
Kapadokya’da 2022’de bir operasyon merkezi kurma kararınız, hizmetlerinizi nasıl geliştirdi?
Kapadokya’da 2022 yılında bir operasyon merkezi kurma kararımız, Türkiye’deki hizmetlerimizi daha kişiselleştirilmiş ve kaliteli bir seviyeye taşıdı. Türkiye, tur operatörleri için dünyanın en zorlu destinasyonlarından biri olarak öne çıkıyor; çünkü paket tur rotalarının toplam mesafesi yaklaşık 3 bin kilometreyi buluyor. Bu nedenle, hizmet kalitemizi artırmak ve operasyonel süreçlerimizi daha verimli hale getirmek amacıyla en yoğun taleple karşılaştığımız bölgelerden biri olan Kapadokya’ya yatırım yapmayı stratejik bir adım olarak gördük. Kapadokya operasyon merkezimiz, müşteri memnuniyetini üst seviyeye taşırken, sunduğumuz hizmetlerin kusursuzluğunu ve sürekliliğini sağlamamıza da olanak tanıdı. Bu yatırım, Saladino Travel’ın Türkiye pazarındaki başarısının en önemli yapı taşlarından biri haline geldi.
Miami’de bir ofis açma kararınızın arkasındaki motivasyon nedir? ABD pazarındaki hedeflerinizle nasıl örtüşüyor?
Miami, ABD pazarına açılan stratejik bir kapı olarak bizim için özel bir öneme sahip. 2021 yılında Miami ofisimizi açarken, bu şehri seçmemizin temel nedeni, Kuzey ve Latin Amerika pazarları arasında bir köprü görevi görmesiydi. İş dünyasında güvenilirlik kadar samimiyetin de önemli olduğuna inanıyoruz ve Miami’de bir ofis kurarak acentelerle daha güçlü ve sıcak ilişkiler geliştirme fırsatı yakaladık. Bugün, Miami ofisimiz sayesinde ABD pazarında güvenilir bir ortak olarak tanınıyoruz. Bu yatırım, Kuzey ve Latin Amerika’daki büyüme stratejimizle mükemmel bir şekilde örtüşerek hedeflerimize ulaşmamızda önemli bir rol oynadı.
Saladino Travel’ı diğer DMC şirketlerinden ayıran en önemli özellikler nelerdir?
Saladino Travel’ı diğer DMC şirketlerinden ayıran en önemli özellik, empatiye dayalı yaklaşımımızdır. Her hizmetimizde misafirlerimizin ihtiyaçlarını anlamayı ve onları memnun etmeyi önceliğimiz haline getiriyoruz. Kendi seyahatlerimizde nasıl bir hizmet almayı bekliyorsak, müşterilerimize de aynı yüksek standartları sunmaya özen gösteriyoruz. Bu yaklaşım, Saladino Travel’ın müşteri memnuniyetinde fark yaratan en temel unsurlarından biridir.
Empati, Saladino Travel’ın iş modelinin temel taşını oluşturan ve tüm faaliyetlerimize yön veren bir değerdir. Yurtdışı seyahatlerimde, farklı ülkelerdeki tur operatörlerinden paket turlar satın alarak, onların sunduğu hizmetleri bizzat deneyimliyorum. Bu deneyimler, müşterilerimizin ihtiyaçlarını daha iyi anlamamı ve beklentilerini karşılamak için kendimi onların yerine koymamı sağlıyor. Misafirlerimizin tatillerinde karşılaşabileceği en küçük aksaklıkları dahi önceden öngörmek ve çözümler geliştirmek, bu empatik yaklaşımımızın bir sonucudur.
Ayrıca, turizmde geleneksel değerler ile yenilikçi yaklaşımlar arasında bir köprü kurmanın son derece önemli olduğuna inanıyorum. Turizm sektörü, sürekli değişen ve gelişen bir yapıya sahip olduğu için, seyahatlerimde yalnızca hizmet kalitesini değerlendirmekle kalmıyor, aynı zamanda sektördeki yeni trendleri, teknolojik yenilikleri ve sürdürülebilirlik gibi küresel yaklaşımları da yakından takip ediyorum.
Empati, sadece sunduğumuz hizmetlerde değil, şirketimizin tüm operasyonlarında bir standart haline geldi. Amacımız, müşterilerimizin yalnızca seyahat etmesini sağlamak değil, onlara unutulmaz bir deneyim sunmak. Bu da ancak onların beklentilerini anlamak ve bu beklentilerin ötesine geçmekle mümkün oluyor.
Yapay zeka destekli rezervasyon sisteminizi duyurdunuz. Bu yatırımınızın sektöre ve şirketinize nasıl bir katkı sağlayacağını düşünüyorsunuz?
Yapay zeka destekli rezervasyon sistemimizi şu anda Türkiye ve Dubai destinasyonlarında pilot olarak uyguluyoruz. Bu yenilikçi teknoloji, misafirlerimizin ihtiyaçlarını daha iyi analiz etmemizi ve onlara en uygun, kişiselleştirilmiş seyahat seçeneklerini sunmamızı sağlıyor. Aynı zamanda operasyonel süreçlerimizi hızlandırarak verimliliğimizi artırıyor ve daha kusursuz bir müşteri deneyimi sunmamıza olanak tanıyor.
Bir sonraki hedefimiz, bu sistemi Avrupa turlarına entegre ederek hizmet kalitemizi global ölçekte daha da yükseltmek. Yapay zeka teknolojisini iş modelimize dahil etmek, yalnızca mevcut operasyonlarımızı iyileştirmekle kalmıyor, aynı zamanda turizm sektöründe yenilikçi bir yaklaşımın öncüsü olmamıza da katkı sağlıyor.
Gelecekte Saladino Travel için planlarınız neler? Yeni pazarlar veya projeler üzerinde çalışıyor musunuz?
Gelecekteki önceliğimiz, ABD pazarındaki büyümemizi hızlandırarak bu bölgede daha derin bir etki yaratmak. Halihazırda ABD’de tur operasyonlarına başladık ve bu yatırımı daha da genişletmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. ABD’li turistlerin ihtiyaçlarını daha iyi analiz etmek ve onlara özgü, kişiselleştirilmiş turlar geliştirmek, büyüme stratejimizin temel taşlarından biri.
Bunun yanı sıra, mevcut yapımızı güçlendirmek ve daha fazla bölgeye hizmet sunmak için yeni projeler üzerinde çalışıyoruz. Hedefimiz, Saladino Travel’ı global ölçekte daha da güçlü bir marka haline getirerek, sektördeki yenilikçi ve müşteri odaklı yaklaşımımızı farklı pazarlara taşımak.
Saladino Travel’ın hizmet anlayışında sürdürülebilirlik nasıl bir yer tutuyor? Çevre dostu turizm uygulamaları üzerine bir çalışmanız var mı?
Sürdürülebilirlik, Saladino Travel’ın hizmet anlayışının temel taşlarından biridir. Karbon Sıfır projemiz kapsamında, turlarımızda kullanılan araçlar, uçaklar ve diğer karbon salınımına neden olan unsurların çevresel etkilerini uluslararası bir şirket aracılığıyla analiz ettik. Atmosfere salınan karbon miktarını bir yolcu başına hesaplayarak, Türkiye koşullarında bu miktarı sıfırlamak için hangi tür ağaçlardan kaç tane dikilmesi gerektiğini belirledik.
Ağırladığımız her turistin satın aldığı tur paketine göre gerekli miktarda fidan bağışında bulunuyoruz. Bu projeyle, doğayla empati kurmayı ve gelecek nesillere daha temiz bir dünya bırakmayı amaçlıyoruz. Turizm sektörünün doğayla iç içe bir alan olduğunu asla unutmuyor, attığımız her adımda çevresel etkileri en aza indirmeye özen gösteriyoruz. Saladino Travel olarak, sürdürülebilir turizmi bir sorumluluk değil, geleceğe yapılan bir yatırım olarak görüyoruz.
Türkiye’nin kültürel ve tarihi zenginliklerini tanıtmak için uluslararası arenada daha fazla görünür olmak adına neler yapıyorsunuz?
Her yıl Latin Amerika’nın birçok ülkesine seyahat ederek turizm fuarlarına katılıyor ve özel Türkiye tanıtım etkinlikleri düzenliyoruz. Bu etkinliklerde, Türkiye’nin benzersiz kültürünü, tarihini ve doğal güzelliklerini uluslararası arenada tanıtıyoruz. Amacımız, Türkiye’nin sahip olduğu kültürel değerleri ve turizm potansiyelini dünya genelinde daha görünür kılmak ve ilham verici bir destinasyon olarak konumlandırmak. Bu etkinlikler, potansiyel turistlere ve turizm sektörüne Türkiye’nin sunduğu eşsiz deneyimleri aktarma fırsatı sağlıyor.
Ayrıca, Türk turizmini global pazarlarda hak ettiği yere taşımak, Saladino Travel olarak en büyük sorumluluklarımızdan biri. Kültürel değerlerimizi ve hizmet standartlarımızı uluslararası platformlarda tanıtarak, Türkiye’yi dünya turizminin en gözde destinasyonlarından biri haline getirmeyi hedefliyoruz.
Sizi en çok ne motive ediyor ve gelecek için en büyük hayaliniz nedir?
Beni en çok motive eden şey, insanların hayatlarına unutulmaz anılar katabilmek. Turizm, sadece bir iş değil; farklı kültürleri bir araya getiren, insanları birleştiren ve dünyayı daha anlamlı hale getiren bir köprü. Misafirlerimizden aldığımız teşekkür mesajları ve yaşadıkları güzel deneyimlerin hikayelerini dinlemek, çabalarımızın en büyük karşılığı oluyor.
Gelecekteki en büyük hayalim, online satış alanındaki yatırımlarımızla Saladino Travel’ı dünya genelinde tanınan bir marka haline getirmek. Dijitalleşmenin turizm sektörünü yeniden şekillendirdiği bu dönemde, yenilikçi çözümler geliştirerek hem misafirlerimize daha kolay ulaşmayı hem de sektörde öncü bir rol üstlenmeyi hedefliyoruz.
Ancak bu sadece bir hedef değil; aynı zamanda Türk turizmini uluslararası arenada hak ettiği konuma taşımak için büyük bir sorumluluk. Her zaman şunu söylüyorum: Turizm, sadece bir iş değil; insanların hayatlarına dokunma fırsatıdır. Bu dokunuşu daha fazla insana ulaştırmak için çalışmaya devam edeceğiz.