Last Updated on 28 Haziran 2020 by zaggor
İYİ Parti İstanbul Milletvekili Hayrettin Nuhoğlu, İGA’nın acentaların pankartla yolcu karşılama yasağını TBMM’ne taşıdı. Nuhoğlu, yeni uygulamanın acenta haklarının İGA tarafından gasp edilmesine yol açtığını ve bunun kabul edilemez olduğunu belirtti.
İYİ Parti İstanbul Milletvekili Hayrettin Nuhoğlu konuşmasının başında, 1 Ocak itibarıyla uygulanmaya konan Güvenlik Komisyonu kararını; “isabetsiz yasalara aykırı ve Türk turizmine zarar veren bir karar” olarak niteledi.
Hayrettin Nuhoğlu, acentaların “yasayla güvence altına alınan transfer yapma faaliyetlerini güvenlik güçleri marifetiyle engellemek hiçbir gerekçeyle izah edilemez” dedi.
İGA'nın güvenlik gerekçesi ile acentalardan aldığı hak gaspı (turist karşılama) İYİ Parti İstanbul Milletvekili Hayrettin Nuhoğlu tarafından meclise taşındı…
Turizm Günlüğü paylaştı: 17 Ocak 2020 Cuma
“SURİYELİLERİN MİTİNGİNE İZİN VERİP VATANDAŞLARIMIZA İZİN VERMEYENLERİ KINIYORUM”
Acentaların İstanbul Havalimanı’nda yapmak istedikleri basın açıklamasının İstanbul Valiliği tarafından engellendiğine de dikkat çeken Hayrettin Nuhoğlu; “Suriyelilerin mitingine izin verip diğer taraftan da mağdur vatandaşlarımıza izin vermeyenlerin de kınıyorum” açıklamasında bulundu.
“BU İGA’NIN RANT YARATMA GAYRETİNDEN BAŞKA BİRŞEY DEĞİLDİR”
İYİ Parti İstanbul Milletvekili Hayrettin Nuhoğlu konuşmasının sonunda şu açıklamalarda bulundu:
“Doğrudan bir acentacılık faaliyeti olan turist karşılama işini para karşılığı yapmak hem yasalara aykırı hem de Türk turizmini baltalamak demektir. Bu İGA’ya yeni bir rant yaratma gayretinden başka bir anlama gelmez ve acenta haklarının İGA tarafından gasp edilmesine yol açar. Bu durum asla kabul edilemez.”
—O—
İYİ Parti İstanbul Milletvekili Hayrettin Nuhoğlu’nun Meclis kürsüsünden yaptığı konuşma şu şekilde:
Sayın Başkan değerli Milletvekilleri;
Selamlarımı sunarak sözlerime başlarken; 2020 yılında yapacağımız başarılı çalışmalarla Türk milletinin beklentilerine cevap vermeyi ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin itibarını artırmayı temenni ediyorum.
İstanbul Havalimanı’nda 1 Ocak itibarıyla uygulanmaya başlanan Güvenlik Komisyonu kararının isabetsiz yasalara aykırı ve Türk turizmine zarar veren bir karar olduğu için konuyu Türkiye Büyük Millet Meclisi kürsüsünden dile getirerek; başta Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İstanbul Valiliği olmak üzere bütün yetkililerin dikkatini çekmek istiyorum.
İstanbul Havalimanı Güvenlik Komisyonu aldığı kararda şunları söylemektedir:
Terminal, gelen yolcu katı gümrüklü salon çıkış kapısı önünde karşılama alanına yolcu yakınları dışında karşılama amacıyla gelerek elinde karşılayacağı kişilerin ismi, firma adı, numarası, pankart ve döviz bulunduran veya asan kişilerin bahse konu o alana alınmayarak terminal dışına çıkarılması ya da İGA Meeting Lounge alanlarına yönlendirilmesi uygun görülmüştür.
Bu açıklamada gümrüklü salon çıkış kapısı önünden karşılama alanına girerek turistleri karşılayan turist rehberleri ve transfer görevlilerine engel getirildiği anlaşılmaktadır.
Türkiye Cumhuriyeti’nin bir bakanlığı olan Turizm ve Kültür Bakanlığı ve yasayla kurulmuş bir kamu kuruluşu niteliğindeki TÜRSAB’ın acenta görevlileri için vermiş olduğu belgeleri yok saymak; yok sayarken de hanutçu ve çığırtkan tabir edilen kaçak olarak çalışanlarla aynı tutmak yasayla güvence altına alınan transfer yapma faaliyetlerini güvenlik güçleri marifetiyle engellemek hiçbir gerekçeyle izah edilemez.
Değerli arkadaşlar;
Bu konuda mağdur olan acenta sahiplerinin dün İstanbul Havalimanı’nda yapmak istedikleri basın açıklamasına İstanbul Valiliği engel olmuştur. Bir taraftan Suriyelilerin mitingine izin verip diğer taraftan da mağdur vatandaşlarımıza izin vermeyenlerin de kınıyorum.
Sessiz havalimanı konsepti diyerek; Dünya’da örneği olmayan bir uygulamayı başlatmak acenta faaliyetlerinin başlangıcı olan karşılama faaliyeti engellemek; 1618 sayılı yasa ve yasanın uygulanması için çıkarılmış olan Seyahat Acentaları Yönetmeliği’nde sayılan faaliyetleri de engel teşkil etmektedir.
Sessiz havalimanı konseptinin uygulandığı ülkelerde yapılan iş: anonsları azaltmak ve kapılarda anons yapmak şeklindedir. Bu durumu en iyi bilen ve takip edenlerin de ülkemize turistleri getiren acentaların olduğunu hatırlatmak isterim.
Hizmet veren sektör temsilcileri görüntü kirliliğinin önlenmesi ve pankartlara standart getirilmesine karşı olmadıkları gibi; belgesi olmayan kişilerin engellenmesine de taraftar olduklarını açıklamışlardır.
Değerli Milletvekilleri;
Çok önemli gördüğüm bir husus da bu karşılama görevinin İGA yetkililerine verilmiş olmasıdır.
Edindiğim bilgilere göre bu karşılama için gelen her turistten 4 avroya varan bir ücretin tahsil edilmesidir.
Doğrudan bir acentacılık faaliyeti olan turist karşılama işini para karşılığı yapmak hem yasalara aykırı hem de Türk turizmini baltalamak demektir.
Bu İGA’ya yeni bir rant yaratma gayretinden başka bir anlama gelmez ve acenta haklarının İGA tarafından gasp edilmesine yol açar.
Bu durum asla kabul edilemez.
Ülkemizin gönüllü elçileri olarak Türkiye’nin tanıtımında önemli bir rol üstlenen çok önemli döviz girdisi sağlayan onlarca sektöre ülkemize getirdiği turistlerin harcamaları yoluyla katkı yapan; cari açığın kapanmasında başı çeken turizm seyahat acentalarına yasa ile tanınmış haklarının gasp edilmesine göz yumulamaz.
Bu haksız ve yanlış karardan derhal dönülmesini talep ediyor. Ülke yararına çalışan turizm sektörünün temsilcilerine başarılar diliyorum.