Last Updated on 26 Şubat 2021 by Turizm Günlüğü
Frankfurt Havalimanı’nda Kovid-19 gerekçe gösterilerek işten çıkarılan işçiler açlık grevi yapmaya başladı. Açlık grevlerine başlayanlardan Abdükasım Terzi, “Hiçbir yetkiliye de sesimizi duyuramayınca son çare açlık grevi yapmak kararı aldık” dedi.
Sputniknews’in haberine göre; Almanya’nın Frankfurt şehrinde Kovid-19 bahanesiyle işten çıkarılan 230 işçiden 5’i açlık grevine başladı. Frankfurt Havalimanı’nda yer hizmetleri ve yolcu taşımacılığı alanında çalışırken Kovid-19 salgını gerekçesiyle işten çıkarılan 5 işçi açlık grevine başlarken, işten çıkarılan diğer 225 işçi ise açlık grevi yapanlara destek veriyor.
5 Turkish people in Germany’s Frankfurt airport went on a hunger strike after ground service company terminated contracts of 230 people most of whom have been working there for almost 20 years. pic.twitter.com/enTqJduJ9k
— Diaspora Daily (@DiasporadailyTR) February 26, 2021
”Son çare olarak açlık grevi “
Havalimanı’nda 21 yıldır çeşitli görevlerde çalışan ve 16 yıldır otobüsle uçaklara yolcu taşıyan Abdülkasım Terzi yaptığı açıklamada, 4 aydır maaş alamadığını belirterek hiçbir yetkiliye seslerini duyuramadıkları için son çare olarak açlık grevi yapma kararı aldıklarını söyledi.
Kendisinin de açlık grevine katılanlardan biri olduğunu ve işten çıkarılan diğer arkadaşlarının gelip eyleme her gün destek verdiğini aktaran Terzi, “Firma eski çalışanlarına yüksek maaş ödemek zorunda. Koronavirüsü bahane ederek çoğunluğu Türk bu eski çalışanların işine firma son vermek istiyor. 30 otobüs şoföründen 24’ü firmayı mahkemeye verdi. Bizi taşeron firmaya göndermek istedi, biz de mahkemeye itiraz edip taşeron firmaya gitmeyi kabul etmediğimiz ve işimizi geri isteriz dediğimiz için 4 aydır bize maaş ödemiyor” dedi.
“Biz işçilerin ise hiçbir hakkı yok”
Çok eski çalışanların işine son verildiğini ve çıkan işçiler yerine gelen taşeron firmanın aynı işi yaptığını belirten Terzi, “Amaçları çalışanlara daha az para vermek. Bunlar tekel olmuş, istedikleri zaman yeni firma açıyor, istediği zaman kapatıyor. Biz işçilerin ise hiçbir hakkı yok” ifadelerini kullandı.
Havaalanına gelen bavulları taşıyan işçilerin koordinatörü olarak çalışırken 17 aralık 2020’de işine son verilen Serkan Yurtaçan da işe 1999 yılında başladıklarını, 2017 yılında ise çalışma haklarını başka bir firmanın devraldığını söyledi.
“Sendika işverenden yana”
Bu firmaların 450 kadar taşeron firması olduğunu ve işçilere az maaş ödemek için koronavirüs salgınını bahane edip eski işçileri çıkardıklarını dile getiren Yurtaçan, “Aramızda kredi çekip ev ya da araba alan, borca giren ve çok zor durumda olan insanlar var. Eski işçi olduğumuz için yüksek maaş ödememek için salgın bahanesiyle bizden kurtulmak istiyorlar. Sendika da işverenden yana oldu. Şu an işler biraz düşük ama bu yaz salgın azalacak ve işler yine hızlanacak. Bu firmalara kalifiye eleman lazım. Biz hakkımızı sonuna kadar aramakta kararlıyız” dedi.
Şimdiye kadar yürüyüş, gösteri gibi eylemler yaptıklarını ancak bir sonuç alamadıklarını söyleyen Yurtaçan, açlık grevinin son çareleri olduğunu ve yetkililere seslerini duyurup işlerine geri dönmeyi talep ettiklerini belirtti.
